Ankara patlamasının ardından yaptığımız tahmin ve yorumlar bugün tek tek gerçekleşiyor ve her şey tahmin ettiğimiz gibi gelişiyor.
Zamana bırakmak, birkaç gariban fail bulmak ve bir türlü azmettiriciye ulaşmamak… Bunlar devletin karanlıkta bıraktığı olayların doğal sonucu olarak tahmin ettiğimiz gelişme.
Uğur Mumcu olayından bu yana bu tür olaylarda patlatılan bu kadar güçlü bombaların tamamında, uzun süre geçmesine rağmen maalesef olayların perde arkası aydınlatılmamıştır.
Haklı olarak, herkes bu olayları derin devlet veya onun karanlık hücrelerine bağlamaktadır ve oradan bilmektedir.
Bu tür bombaları sıradan örgütlerin yapması ve hiç iz bırakmadan patlatması çok zor hatta imkansız olarak biliniyor.
Ama biz halk olarak her zaman kullanılmaya müsait olduğumuz için bu bombaları bizden yani yine halkın içinden çıkan birkaç örgütten biliriz.
Dikkat edilecek olursa bu tür büyük patlamalar her ne kadar bir kişi ve kitleye yönelik olarak patlatılıyorsa da, amaç büyük halk kitlelerini ayrıştırmak ve çatışma ortamı hazırlamaya yöneliktir.
Evet, bu patlama toplumu ayrıştırmayı şimdiden başarmışa benziyor. Çünkü dünkü haber başlıklarına bakacak olursak: Konya’da oynanan maçta 97 barış şehidi için yapılan saygı duruşunda bazı Konyalıların ıslık çalarak protesto etmesi, İzmir’de Sabah Gazetesi tesislerine baskın yapan bazı gençlerin burayı kan gölüne çevireceğiz tehditleri ve daha birçok olay bu bombanın toplumun merkezinde patlatıldığı ve toplumu tamamen ayrıştırdığına şahit oluyoruz.
Peki, bu kadar basit bir şekilde biteceğini sanıyor musunuz, hayır asla bunun daha devamı var. Çünkü olay ve gelişmeler siyasi malzeme olarak kullanılmak için gerekli çalışmalar yapıldı ve önemli bir plan ortaya konuldu.
Bakın 36 saat olayın üzerinden geçtikten sonra, fail konusundaki şüpheler İŞİD üzerinden PKK’ye doğru kaydırıldı.
Şimdi bununla ilgili senaryoların yazılmasına başlanıldığına inanıyorum. Önce IP adresinden ulaşılan Tweetleri incelemeye aldılar. Olayın içinden bir PKK mensubunun çıktığını iddia ediyorlar. Ardından yakalayacakları birkaç PKK’liye bu eylemi kabul ettirerek yıllarca onları cezaevinde besleyecekler!
Olay günleri, günler haftaları, haftalar ise aylar ve yılları kovaladıkça tamamen unutulacak ve hafızalarımızdan çıkacaktır.
Tıpkı Uğur Mumcu, Fahriye Uçok, tıpkı Hürriyet Mahallesi, Suruç, Diyarbakır ve diğerleri gibi onlar mahkeme ve polis dosyaları arasında gidip gelirken bizler yaşayanlar ise başka gündemlerle oyalanacağız.
Uğur Mumcu olayını çok iyi biliyorum. Bazı İslamcı kesimleri ortadan kaldırmak için suç örgütü olarak tanımladılar ve birçok masum genci cezaevlerinde yıllarca süründürdükten sonra onların hepsini suçsuz olarak dışarı saldılar. Ama Uğur Mumcu’nun faili hala çıkarılmış değil. Bunca zaman ve bunca davaya rağmen.
Dün Cumhurbaşkanı ve önceki gün Başbakanın karanfil bıraktığı o meydan, o insanların acıları üzerinden daha çok siyaset ve politikalar üretilecektir bundan emin olun.
Günlerce sessiz kalan saray birden dün aklına karanfil bırakmak ve acılarını paylaşmak geldiğine göre, senaryo tamamlanmış ve her şey tezgahlanmıştır. Bundan sonra devlet rahat bir nefes alabilecektir.
Başka bir olaya kadar Allah kerim. Devlet gücünü ve büyüklüğünü bir kez daha göstermiş oldu. Bugün o masum 97 cana olan oldu. Yarın kim bilir kime? Belki de bize…
İmsak | Güneş | Öğle | İkindi | Akşam | Yatsı |