Batman’da son olarak HDP’nin yaptığı miting bizlere birçok konuda mesajlar vermekteydi. Tabi bu mesajı almak isteyenler için.
Öncelikle böyle hassas bir dönemde, kitleleri bir araya getirerek, meydanlara toplamak ne kadar mantıklı ve akılcı olur? Bunu organize komitesine sormak lazım.
Canlı bombaların her tarafta serseri mayınlar gibi dolaştığı bu günlerde herkesin toplu yerlerden kaçındığı bir zamanda kitlesel eylemler yapmak ne kadar mantıklı!
Bir de bölgemizde açık ve sıcak bir savaş ortamı yaşanırken her gün halk ve güvenlik güçlerinden, cenazelerin ailelerine gönderildiği bir bölgede, hem sinirler gergin, hem yaralar sıcak, hem de öfke doruk noktasında.
Halk ile güvenlik güçlerini karşı karşıya getirip de mitingi olaysız sonlandırmak gerçekten çok zor bir iş. Nitekim mitingin sonunda yine beklenen oldu; taşlar ve göz yaşartıcı bombalar ortalığı toz dumanla kapladı, kaçışmalar, bağrışmalar ve istenmeyen tablolar…
Miting bahar havası denilecek bir havada, ancak alan o kadar uyumlu ve elverişli değildi. Refüjler ve kaldırıma toplanmış kitle çok tedirgin ve bir o kadar şaşkındı.
Eski mitinglerden eser yoktu. Halk şaşkın ve tedirgin, bir o kadar öfkeli ve heyecansız bir şekilde, kimisi banklarda, kimisi çimlerde oturarak, sıcak güneşin keyfini çıkarıyordu.
Herkes tanıdık bir sima arıyordu. Çünkü gelenlerin yüzde doksanı organizeli ve örgütlü gelmemişti. Kitle merak ve dikkat çekmek için o alanda bulunuyordu.
Slogan atan ve coşku oluşturan birkaç genç topluluğun dışında, ses pek çıkmıyordu. Ses cihazı bile eski günlerdeki gibi gür ve tiz sesini çıkaramıyordu.
Belli ki her şey eskisi gibi olmuyordu ve olmayacaktı. Çünkü güvenlik güçleri tüm araç ve gereçleri, silah ve mühimmatları ile birlikte full time orada çok önceden tüm tedbirleri almıştı.
Herkes meraktan orada HDP Eş Genel Başkanını beklerken Sayın Demirtaş’ın alana gelmesi yaklaşık bir saat gecikme ile olunca, kitle yorgunluk ve rahatsızlıktan nerdeyse dağılmak üzereydi…
Artık eski tahammül ve eski sabır da kalmamıştı, HDP’nin kitlesinde. Benim gözlemlediğim bu tablo artık bölgemizde demokrasi ve özgürlüklerin askıya alındığının açık göstergesiydi.
Her zaman, her yerde, istediğin gibi eylem yaparak, istediğin sloganı atmana bu sistem izin vermeyecek, yani bir süre demokrasi askıya alınmış vaziyette.
Bu durumun düzelmesi ve eski günlere dönülmesi pek yakın görünmüyor, çünkü iki tarafta kılıçları çekmiş ve kimsenin barış, demokrasi, özgürlükler konusunda samimi davrandığına inanmıyorum.
Savaş ve barış bir arada yürümez ve beraber olmaz… Savaşın olduğu yerden barış kaçar, barışın olduğu yerden de savaş kaçar…
Bu yüzden iki tarafın da halkı kandırmasına gerek yok. Yüksek düzeyde ve acımasız bir savaşın yaşandığı bölgemizde, barış adına mitinglerin yapılması ve barışçıl gösterilerin yapılması tam bir lüks olur, bu lükse maalesef halkımız alışmamış. Önce silahları gömelim, bombaları susturalım, düşmanlığı ortadan kaldıralım, sonra mitinglerimizi yapalım.
Aksi halde barış için halkın katılımı, coşku ve heyecanını yakalamak, çok zor olur.
İmsak | Güneş | Öğle | İkindi | Akşam | Yatsı |