Newroz ve ateşi, Türkiye’deki Kürt hareketinde çok önemli bir referans olarak bilinir ve bu ateşin yakılması Kürt hareketinde çok büyük anlam taşır…
Türkiye Kürtlerinin mücadelesi ile birlikte yani PKK’nin kuruluşu ve ondan önceki fraksiyonların, hareketi ile birlikte Newroz kutlanmaya başlanmış ve Newroz ateşi yakılmıştır.
Bu ateşin önünde yetişen ve doğan Kürt hareketi, bugün bu ateşin alevlenmesi ile kendini güçlendirmesini bilmiş ve adeta Kürt hareketi, Newroz ateşinden doğmuş diyebiliriz.
Yani Newroz ateşi, Kürt mücadelesini alevlendiren bir meşale olmuştur. Kar, kış, yağmur, çamur ve her türlü engellemeye rağmen bu ateş yakılmaya çalışılmış, her türlü yasak ve engellemelere rağmen, ne kadar can ve mala sebep olursa olsun Kürtler Newroz ateşini yakmışlar, etrafında halaylarını çekmişler…
Cenaze, yas, ölüm ve hapis olmasına rağmen, bu ateş etrafında zılgıtlar atılmış, halaylar çekilmiştir. Bu yüzden, bu bayramın kutlanması Kürtler ve özellikle Kürt siyasal hareketi için çok büyük anlam ve önem taşımaktadır.
Kürt halkının bir araya geldiği ve beraber coştuğu tek eylem ve tek ateş olan bu ateşin söndürülmesi demek Kürt hareketinin sönmesi ve bitmesi anlamına geliyor. Özellikle PKK hareketinin ve onun siyasi kanadı olan HDP’nin siyasi olarak bitmesi anlamına geliyor.
Bunu çok iyi bilen Türkiye Devleti, terörle mücadelesini bu alana kaydırarak bu ateşi söndürmek için yeni politikalar peşinde olduğu gözden kaçmıyor…
Bir taraftan örgütün güçlenmesi için her yerde Newroz ateşini yakmak için büyük bir çaba içinde olan PKK ve HDP, diğer yanda ise bu ateşi ve bu mücadeleyi söndürmeye çalışan güvenlik güçleri…
Devlet güçleri çok iyi bildiği ve bu alanlarda ona karşı çok mücadele verdiği bu ateşin yandığı ve alevlendiği sürece bu mücadelenin de güçleneceğini iyi biliyor.
HDP ateşi söndürmemek için demokratik yollardan gerekli izinleri alarak bu ateşi tüm Türkiye geneline yaymaya çalışırken, devlet ise bu ateşi söndürmeye ve bu ateşin etrafındaki canlı topluluğu bu ateşin küllerine çevirmeye çalışıyor.
Bu Newroz’un çok anlamlı ve çok çekişmeli bir Newroz olduğu iki güç arasındaki strateji savaşından anlaşılıyor…
Nedenine gelince iki taraf da çok insancıl ve çok duygusal bir ortam olan yas ortamına rağmen bu mücadelesinden vazgeçmiyor.
Hendek ve sokağa çıkma yasağının yaşandığı il ve ilçelerde her gün cenazelerin iki taraftan yaşandığı bir Newroz’a rağmen, bu kutlamalardan ve halaylardan vazgeçilmemesi…
Canlı bombaların her gün onlarca can alan eylemlerinde, kimsenin en güvenli yerlere bile gidememesine rağmen, bu kadar sıkıntılı bir durumda hiçbir taraf bu ölen ve yaralanan insanların anısına saygı amaçlı da olsa bir sefer mahsus olmak üzere etkinlikleri iptal etmiyor.
Fenerbahçe-Galatasaray derbisi bile iptal edildi, ama Diyarbakır Newroz’u iptal edilmedi. İstanbul ve Batman Newroz’u her şeye rağmen kutlanmaya çalışıldı.
Bu Newroz da iki tarafın da sinsi planı şöyle, Devlet: Baskı ve tehditlere rağmen izin verdiği alanlarda, Newroz ateşinin etrafına az bir kitlenin gelmesi ve HDP ile PKK’nin halk desteğini yitirdiğinin resmini çekmesi.
HDP ise her türlü baskı ve tehdide rağmen beslendiği bu ateşi yakarak yeniden canlandığını ve küllerinden alevlendiğini ispatlaması, savaşını veriyor bu Newroz da…
Bu Newroz ateşi bu yıl farklı yanacak ve farklı yakacaktır ama yanacak olan Halkımız olacaktır!...
Newroz Piroz be, bê çek u bê mırın be…
İmsak | Güneş | Öğle | İkindi | Akşam | Yatsı |