Tam bir savaş yaşayan ve büyük yıkımlara, yangınlara, enkazlara dönüşen Diyarbakır’ın Sur İlçesi, bu günlerde hem Türkiye’nin hem de dünyanın gündeminde…
Bu kadar kan ve göz yaşından, talan ve sürgünden sonra şimdi de rant savaşına sahne olan talihsiz Sur İlçesi, daha nelere muhatap olacak bilemem…
Ama bildiğim tek şey ölen öldü, talan olan oldu ve ekonomik kriz içine giren girdi. Ateş düştüğü yeri yaktı, siyasiler ise bu krizden nasıl bir fayda çıkaracaklarının hesabı peşindeler…
Hemen bugün Cuma namazını Sur’un enkazı üzerinde kılmaya gelen Başbakan ve ekibi acil kamulaştırmanın altını doldurmaya çalışacak…
Ama bunu bu bölgenin insanı çok iyi biliyor ki devlet bundan sonra Sur sakinlerine rahat yaşam ve rahat hareket etme imkanı vermeyecektir.
Özellikle bu olayların başından beri iddia edildiği gibi Hendekler ve çatışmaların bir plan dahilinde yapıldığı o bölgenin bu insanlardan temizlenmesi için ikili bir planın sonunda gerçekleştiği…
YAVAŞ YAVAŞ DOĞRULANIYORMUŞ GİBİ
Ben iki gün önce Diyarbakır’ın Sur İlçesi’nde dolaşmak için o bölgedeydim. Dicle Üniversitesine gitmek için Sur’dan geçen güzergahı kullanmama müsaade etmedi güvenlik güçleri…
Seyrantepe Kavşağı’ndan geçtiğim üniversitenin aşağı kısımları yani Dicle Nehri kıyıları tamamen yasak bölgeydi…
Yine Eski Hal tarafından Sur bölgesine giriş çıkışlar araçlar için yasak ve kapalıydı. Hemen birkaç saat sonra çıkan çatışma da ise iki kişinin öldürüldüğü Sur semtinde ise bugün tüm bariyerler kaldırılmış, yollar açılmış ve Camileri ibadete hazır hale getirilmiş!
Bunların tamamı insanı düşündüren ve kuşkuya düşüren olaylar. Bu şekilde tam olarak bu sonuçlara uymak zor, inanmak imkansız…
Şimdi bu bölgenin arsa ve arazi rantiyecileri arasında bölüşmesinin planları yapılmaktadır. Bugün olan olaylar ve çıkan kavgalar bu kan üzerinde yapılan hesapların çirkin planların sonucu olduğu tahmin edilmektedir.
Devlet tüm kurum ve kuruluşları ile yüklenirken, Sur bölgesi için başka bir cephe olan HDP ve ona bağlı sivil toplum kuruluşları ise kamuoyu oluşturarak bu planda kendi yerini almayı düşünüyor.
Onun için tüm kamuoyunu harekete geçiren iki taraflı bazı güçler halkı hayrete düşürüp, kafalarının karışmasına neden oluyorlar.
Savaşta olduğu gibi barış ortamında da zararlı çıkan yine zavallı halk olacak ve yine bu işin mağduru onlar olacak…
Kim ne derse desin, kim ne yaparsa yapsın, Sur halkı her şekilde zararlı çıkan ve perişan olan taraf olacaktır.
Kimsenin gariban halkı düşünüp zavallı mağdurların lehine bir iş yapacağına inanmıyorum.
Bu halk devleti ile örgütü arasında kalmış ve iki taraftan çekiştirilen bir halk olmuştur. Bu halk kendi iradesi ile kendi özgür düşüncesi ile bir taraf meyil ederek, bir tarafa çalışma imkanı bulamamıştır.
Yani kısacası, aşağı tükürse sakal, yukarı tükürse bıyık… Kimin ne yapacağı ve kimin nereye gideceğini bilmediği bir ortamda ve bir siyasetin içindeyiz.
Bu gidişle Sur İlçesi, değil Toronto kadar, Kobane kadar bile canlılık kazanamayacaktır.
İmsak | Güneş | Öğle | İkindi | Akşam | Yatsı |