Batman her seçimde olduğu gibi demokrasi yerine diğer unsurların devreye girdiği bir seçimin arifesinde.
Batman Üniversitesi rektörlük seçimlerine yaklaşık iki aydan beri hazırlanan bazı kesimler, bu adaylara katılan yeni adaylar…
Bugüne kadar aday olarak ortaya çıkan ve akademisyenleri dolaşan adayların tamamı bugünkü idarenin tornasından geçmiş ve her türlü usulsüzlük ile uygunsuzluğa göz yumarak imza atmış kişilerden oluşmaktadır.
Çok kaliteli bir kadrosu olmazsa da, kişisel çabaları ile birçok bilimsel çalışmaya imza atmış olan bu yapının, bugüne kadar aday olanlar arasında seçimini yapması çok zor…
Bir taraftan eski rektörün desteğini alan adaylar, bir taraftan ise idari kadro tarafından piyasaya zorunlu olarak çıkan adaylar…
Son olarak profesörlükleri senato tarafından onaylanan iki yeni ama sürpriz olmayan aday ortaya çıkınca işler tamamen karıştı diyebiliriz.
Batman kamuoyunun gözünde pek ciddiye alınmayan bu seçimlerden, toplumun pek ilgili davranmadığı gözlenmektedir…
Ama bu güne kadar aday olanların tamamı, kendini iktidara ve siyasi yapılanmaya yakın görmekte, hepsinin iktidar partisine göz kırptığı gözlenmektedir.
Kimisi kendini İktidarın sendikasına, kimisi cemaat ve Vakıflarına yetiştirerek, bir nevi siyasi destek almaya çalışmaktalar…
Bunlardan en ehveni kim derseniz? Bence bu rektör geldiği günden beri onun danışmanı ve akıl babalığı yapan ama kimi zaman kendi boyunu aşan olaylara seyirci kalan bir isim…
Kendisi istemese de, rızası ile olmasa da Rektörün yanlışlarına kerhen de olsa rıza göstermek zorunda kalan, içinde pek kötülüğün olmadığı ve bu gün ki idari kadroyu içine sindirmeyen biri olan Profesörlüğü son anda onaylanan Prof. Dr. Tahir Nalbantçılar olduğu kanaatindeyim.
Yanlış anlaşılmasın kötülerin içinde en iyi olarak önereceğim biri, en azından, neyi nasıl yapacağını bilen, kendi iradesi ile hareket edecek biri ve tüm yanlışları bilen biri…
Ama son olarak şunu söyleyeyim iktidar partisi ve iktidar Batman Rektörlük seçimlerinde, siyasi oynayacak ve partinin merkezden seçeceği bir Rektör adayını göndereceği kanaatindeyim.
Çünkü ulusal basın ve genel basının iktidar yanlısı yayınlarına ve köşe yazarlarının yayınlarına bakılacak olursa, Paralel yapılanma korkusu ile 40 Üniversitenin rektörünün, seçimle değil atama ile yapılacağı iddia ediliyor…
Meraklılarının son günlerde Haber Türk ve Star gazetelerinde çıkan haber ve yorumlara bakmasını öneririm.
Bu yüzden son günlerde, sürpriz adayların çıkması ve hiç yoktan bir ismin oraya atılmasına şaşamamak lazım.
Batman Üniversitesi önemlidir ve çok uzun süre ihmal edilerek, kötü eller ve emeller tarafından yönetilerek, çok tahribata uğratılmıştır.
Hem yerli kesimler, hem de Rektörlük ile idari kadro tarafından tam bir çiftlik gibi kullanılan, Akademisyen ile öğrencilerin hiç hesaba katılmadığı bir yönetim tarzı ile vurgunlar, yolsuzluklar ve ihmalkarlıklar ile bu güne kadar Türkiye de en sondan üç üniversite arasında kalmaya mahkum edildi!