Siyasiler seçim tarihi yaklaştıkça, gerçek politikalara ve halkın özellikle sokaktaki vatandaşın, beklentilerine cevap vermeye başladılar.
Sokaktaki vatandaş, makam araçları, Kabe ve inançlardan önce karnını doyuracak ve işini verecek siyasi partiyi tercih edecektir.
Bu yüzden siyasiler halkın nabzını tutmak için ekonomik politikalarını bir bir sıralamaya başladılar. Bu toplumun en rahat ve en mutlu kesimi, köylü ve çiftçi olurken, en sıkıntılı ve en zor durumda olanı asgari ücretli ve işsiz vatandaşlardır.
Yani sokaktaki vatandaş, asgari ücretin ne kadar olacağı ve istihdam alanlarının ne kadar artacağı ile ilgileniyor.
Tabi sokak en çok etkilendiği temel gıda maddelerinin yükselen enflasyon oranını düşürecek siyasileri daha çok dinliyor.
AKP iktidarının talihsizliği mi? Beceriksizliği mi? Bilemem. Ama bu seçim öncesinde başına gelenler bir iktidar partisinin seçime giderken, arzu etmeyeceği ve fırsat vermeyeceği bir durumdur.
Peş peşe bozulan ekonomik göstergelerle seçime gidilmesi gerçekten çok cesaret isteyen bir iştir.
Döviz almış başını gidiyor, Petrol fiyatlarlı yükseliyor, borsa düşüyor, enflasyon yüzde 8’e yükseliyor, işsizlik oranları, yüzde 11 seviyelerine çıkıyor…
Buna bağlı olarak, tüm temel gıda maddelerinde yüksek fiyatlar ve el yakan faturalar ile vatandaş ezilirken, toplumda mutlu ve yarınından umutlu hiçbir kesim yok.
Bu olumsuzlularla iktidar seçimlere gidiyor ve 400 milletvekili iddiasını sürdürüyor. Buna akıl erdirmek çok zor.
Bugüne kadar hükümetin yanında ve iktidar ile omuz omuza yürüyen TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu bile kötü gidişatı ve ekonomik krizi kendi camiası için bir felaket olarak belirliyor!
Bu kadar olumsuzlukların üzerine muhalefet partileri de iktidar partisinin en zayıf noktası olan ve vatandaşı en iyi etkileyecek olan bu alana yöneliyorlar…
Bu yüzden öncelikle asgari ücret belirleme yarışı başladı ve her siyasi parti lideri kendine göre bir asgari ücret ve bu ücretin altını dolduracak kaynağı kamuoyu ile paylaşıyor.
Bu açıklamalar doğrultusunda, halkın ücret beklentileri yükselmiş durumda ve iktidardan bu tekliflere alternatif teklifler sunmasını bekliyorlar.
Batman için bu beklentiler biraz gecikeceğe benziyor. Çünkü henüz siyasi partiler ve vekil adayları halkın arasına inerek, seçim beyannamelerini ve ekonomik programlarını Batmanlı ile paylaşma fırsatı bulamadılar.
Özellikle genel başkan ve genel merkez tarafından atanan, adeta ağzı var, dili yok özelliğine sahip Batman vekil adaylarının bu konuda pek doyurucu bir politikayı yerelde anlatabileceklerini tahmin etmiyorum.
Yerel politikaların olmayışı ve yerelde, henüz seçim lokallerine uğramayan siyasilerin, basına açıklama yapma gibi bir arzularının da olmadığına şahit oluyoruz.
Yani Batman’da siyaset genel başkan ve genel merkezlerin genel basın ve yayın organlarında, yapılacak propagandalarla yetineceğe benziyor!
Kendine yetemeyen, memlekete yetişemeyen siyasilerin, bu ülke ve insanına ne kadar yeteceği merak konusu!
İmsak | Güneş | Öğle | İkindi | Akşam | Yatsı |