Bizler yani Batmanlılar; Bombaların patladığı, silahların ateşlendiği, faili meçhul cinayetlerin her gün yaşandığı bir ilde yaşadığımızı neredeyse unutacağız…
İnsanoğlunun bu unutkanlık özelliği olmazsa, yaşamı sürdürmesi çok zor olurdu herhalde. 1994 yılında Hürriyet Mahallesi’ndeki tablacıların sebze sattığı pazarda patlatılan bomba ile o zamanlarda, hatırladığım kadarıyla birkaç ölü ve birkaç yaralı patlamaya kurban gitmişti.
Yine hatırladığım kadarıyla, bomba C4 patlayıcı, piknik tüpü içine sıkıştırılmış ve bilyelerle güçlendirilmişti!
Neredeyse aradan 20 yıl geçti ve yine aynı düzenekle düzenlenmiş iki bomba bu sefer Diyarbakır mitinginde patlatılıyor!
Yirmi yıldan bu yana bu bölgedeki diğer faili meçhul cinayetler gibi, bu bombalı saldırı olayı aydınlanmadığına göre, bugün yapılan bu saldırının da aydınlatılabileceğine inanmıyorum.
Yirmi yıl önce Hürriyet Mahallesi’ndeki pazaryerinde patlatılan o bomba kime ve neye hizmet ettiyse bugün patlatılan bombanın da aynı amaçlara hizmet ettiğine inanıyorum.
O gün karanlık elin adı Jitem veya Yeşil gibi derin devlet eliyle bu bölgede yapılan cinayetlerle anılmaktaydı.
O patlamanın ardından Batman başta olmak üzere, tüm bölgede Hizbullah, PKK çatışması alevlendi ve bölge cehenneme dönüştü.
Faili meçhul cinayetler, güpegündüz sokak ortalarında, çarşı pazarlarda yapılan infazlar, bombalı saldırılar, birçok cinayetler…
Bu karanlık günlerin sonunda ortalık bir anda duruldu ve örgütler tasfiye edilirken, faili meçhul cinayetler, karanlık örgütler birer birer yerini sokak çetelerine ve başıboş gençlere bıraktı.
Derken örgütler siyasi partilere, miting ve sokak eylemleri siyasi birer seçim propagandasına dönüştü. Tabi bunların hepsini organize edip, değiştiren ve dönüştürenlerin bizim içimizden çıkan akıl ve fikirlerin ürünü olduğuna inanmıyorum.
Bir üst akıl dün terörle bu halkı terbiye etmeyi planlamışken bugün o eli silahlı ve bombalı gençleri siyaset arenasına çekerek, onlarla demokrasiyi güçlendirme projesini uyguladı.
Geçen Cuma günü patlatılan piknik tüpü bilye ile güçlendirilmiş C4 patlayıcıların menşei belli, adresi belli, hatta yapımcısı bile devlet tarafından belli ve bilinen birer patlayıcı olduğuna inanıyorum.
Bu bir işaret ve gelecek günler için bir kıvılcım olarak benim tarafımdan değerlendirildi. Şimdi bundan sonra yapılacak aşırılık ve etkinliklerde, devlet kendi karanlık gücünü yeniden sahneye koyacak ve halkın içine korku duygularını yaygınlaştıracaktır.
Muhtemelen bugünden sonra yani seçimlerden sonra, örgüt ile devlet kılıçları çekecek ve güç hakimiyeti savaşına gireceklerdir.
Her zaman olduğu gibi devlet elini yakmamak için maşa kullanacaktır. Maşa ise halkın kendisi olacaktır.
Yani halkı halk ile terbiye etme, onları bir birine kırdırma projesini yeniden devreye koyacağının işaretlerini alıyorum, bu patlamaların ardından.
Sıra bizde ve bizim ne kadar akıllı ve mantıklı davranacağımıza geliyor. Bu tür olaylar karşısında ne kadar deneyimliyiz? Bu tür olayları etkisiz hale getirmek için ne kadar akıllıyız? Bu soruların cevabını ise önümüzdeki günlerde alacağız.
Çünkü bu piknik tüplü ve bilyeli bombalar, halkın içine konulduktan sonra halkın bir birine karşı mantıklı davranmasına müsaade etmeyecek kadar etkili birer bilyelerdir!
İmsak | Güneş | Öğle | İkindi | Akşam | Yatsı |