Yarın 21 Mart Ortadoğu ve Asya ülkelerinin ortak bayramı olarak bilinen Newroz bayramı, bu bayramı uzun yıllardan beri, Kürt siyasetçiler kutlarken, devletin güvenlik güçleri de bu kutlamaları sürekli engellemeye çalışmıştır…
Kimi zaman çok güçlü katılımlar ve coşkulu kutlamalar yapılırken Newroz bayramlarında bazen ise taş, sopa, kavga, acı ve ölümle sonuçlandığına şahit olmuşuz Newroz bayramlarının…
Ben yukardaki Kürtçe kutlamayı yazarken, hiçbir şekilde tepki almam ve yadırganmam ancak bu kutlamayı Kürtçe yazan ve okuyan siyasi ve ayrılıkçı politikalar güden örgütler için suç unsuru olabiliyor…
Bundan sonra bu coğrafya da, tüm insanların Kürt, Türk, Arap… herkesin kendi dilinde, özgürce, korkusuz ve barış içinde Newroz bayramlarını kutlamalarını diliyorum.
Çünkü bu bayram bu coğrafyada yaşan tüm kavimler ve ulusların ortak bayramıdır. Çeşitli efsanelerin ve mitlerin üzerine anlatıldığı bu bayramla ilgili birkaç açıklamayı köşeme alarak, bu günden herkesin bu Newroz bayramını kutluyor, bu bayramın barış ve kardeşlik içinde geçmesini diliyorum.
Bu yıl ülkemizde OHAL kurallarının hakim olması nedeniyle, yasakların hakim olduğu ve özgürlüklerin kısıtlandığı bir dönemde Newroz bayramını geçireceğimiz için çok üzgünüm…
Hatta valilik tarafından önceden yapılan açıklama ile bu yıl Batman da Newroz bayramının kutlanmasının yasaklandığını biliyorum…
Ateşlerin yakıldığı, kadınların rengarenk elbiseler içinde, genç erkelerin süslenerek, halayların çekildiği ve herkesin eğlendiği o rengarenk Newroz bayramlarına kavuşmak ümidiyle…Newroz un tarihçesi şöyle açıklanıyor bazı kaynaklara göre:
“Newroz’un tarihsel kökenine inildiğinde günümüzden yaklaşık 4350 yıl gerilere dayanan bir geçmişinin olduğu görülmektedir. Bu dönemde Gutilerin tapınaklarda Zagmuk adında bir bayram yaptıkları bilinmektedir. Zagmuk da ‘Yeni gün’ anlamındadır. Zagmuk bayramı törenlerinde ateşler yakılır ve kral halkın arasına girer. Daha sonraki yüzyıllarda Zagmuk geleneğinin Zerdüştlükte de ortaya çıktığı görülür ve bu tören gelenekleri Gutilerden sonra Hurri, Kassit, Mitani, Urartu ve Medler zamanında da korunur.
Bugün Newroz mitolojisi olarak bilinen ve özgürlük tutkusuyla bütünleşmiş olan Demirci Kawa efsanesi şöyledir:
Çok eski zamanlarda, henüz yeryüzünde kimsenin olmadığı dönemlerde Zervan isimli tanrının iki oğlu olur. Biri Hürmüzdür, bereket ve ışık saçandır. Diğeri ise Ehrimandır, kötülük ve kıtlık saçandır. Fırat ve Dicle’nin yaşam bulduğu, AhuraMazda’nın kutsadığı topraklarda Hürmüz iyinin ve uygarlığın geliştiricisi, Ehriman da onun düşmanıdır.
Hürmüz yeryüzünde temsilini yapması için Zerdüşt’ü gönderir ve yüreğine sevgi akıtır. Zerdüşt de oğullarını ve kızlarını Hürmüz’e verir Ehriman bu durumu kıskanır ve yıllarca iyilerle savaşır.
20 Mart’ı –21 Mart’a bağlayan gece sabaha kadar demir ocağının başında sabahlar ve oğlunu zalim Dehak’ın katlinden kurtarmak için çareler düşünür. Ve göğün yedinci katındaki iyiliğin temsilcisi, Ninowa’nın yoksul, yüreği sevgi ve umutla dolu olan demircisi Kawa’nın bileğine güç, aklına ışık verir. Ona zalimin pençesinden kurtuluşun yolunu öğretir. 21 Mart sabahı olduğunda Kawa kendi eliyle oğlunu Dehak’ın eline teslim etmek ister ve zulmün ve kötülüğün kalesine girer. Oğlunu zalim Dehak’ın huzuruna çıkarırken örsünü Dehak’ın kafasına indirir. Dehak’ın ölü bedeni Demirci Kawa’nın önüne düşünce kötülüğün alevi Ninowa’da söner. Kısa sürede bütün Ninowa ve bölge halkı isyan eder ve ateşler yakarak saraya yürürler. Zulme karşı isyanı başlatan Kawa, demir ocağında çalışırken giydiği yeşil, sarı, kırmızı önlüğünü isyanın bayrağı, ocağındaki ateşi ise özgürlük meşalesi yapar. Ninowa cayır cayır yanarken meşaleler elden ele dolaşır, dağ başlarında ateşler yakılır ve kurtuluş coşkusu günlerce devam eder. Zalim Dehak’tan kurtulan halklar 21 Mart’ı özgürlüğün, kurtuluşun ve halkların bayramı olarak kutlar. Demirci Kawa; başkaldırı kahramanı, Newroz ise; direniş ve başkaldırı günü olarak tarihe geçer.Newroz’un bir bayram olarak kutlanışı ile Demirci Kawa olayı birbirinden ayrı tutulmalıdır. Newroz Gutiler’den bu yana bir bayram olarak kutlanmakta olup 4000 yıldan daha uzun bir tarihe sahiptir. Demirci Kawa’nın zalim Dehak’a karşı kazandığı zafer ise M.Ö.612 tarihlidir. Newroz’u yüzyıllar boyunca kutlayan Kürtler ve öteki Ortadoğu halkları 21 Mart’lar da Kawa’nın zaferiyle farklı bir coşku yaşamışlardır.”
Tüm Halkların Nevruz, ve Newroz unu kutlarım, güzel , mutlu, neşeli ve eğlenceli bayramlar dileği ile…
