USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

İnovasyon zamanı…

15-12-2016

Kriz ve bunalım dönemlerinde, yapılan iş ve üretilen işlerin daha verimli olması için yeni arayışlar içine girildiği dönelerdir…
Özellikle dışa bağımlı olduğumuz teknolojide yeni yatırımların ve yeni kaynakların araştırılması zamanıdır…
Bu günlerde ekonomik istatistiklere baktığımızda her şeyde düşüş yaşanırken, dolar ve işsizlikte yükseliş olduğuna şahit oluyoruz…
Bunun nedeni ise üretime ağırlık vermeyişimiz ve yerli üretim ve teknolojide verimli ürünlerin üretilmesinde yenilik yapılmaması…
İnovasyon yani verimlilik için, tüm çalışmalarımızı yeniden gözden geçirmemizin zamanıdır, hem istihdam yaratmak, hem de yerli ürünlere rağbet sağlamak için. 
İnşaat sektöründeki ürünlere bakacak olursak, ihtiyaca cevap verecek ve bu ihtiyaçları en ekonomik şekilde karşılayacak, yeni yatırımlara ve imalatlara yönelmeliyiz.
Örneğin daha sıcak ve daha serin tutacak malzemeleri yerli ürün olarak üretim bunu inşaatlarda uygulamak, yeni inşaat malzemelerinin daha sağlıklı ve daha güvenilir olanlarını yerli imalat ile daha ucuza mal etmek…
İnşaatlarda şişirilen maliyetler ve aşırı karlar yerine, inşaat girdilerinde daha ekonomik, malzemeler yönelerek, karı maksimize etmek…
Giyim ve tekstil sektöründe en önemli maliyet olan kumaşın daha yeni teknolojilerle, örneğin Nano teknolojiyi daha etkin kullanarak, tekstilde iş gücünü daha minimize şekilde kullanarak, ucu ürünlerin Çin piyasası ile rekabet edecek seviyeye çıkarılması…
Ürünlerde çeşit ve kalitenin yanı sıra, ucuza mal ederek, her kesimden insanların, yeni ve şık giyim imkanı sağlayarak, bu krizi verimlilik temelinde fırsata çevirmek… 
Daha dün ekonomi dünyasında yeni bir uyarı ile karşılaştım. Baharat sektöründe bu yıl kıtlık yaşanacağı ve bir çok ürünün piyasada, bulunmasının bile imkansızlaşacağı iddia ediliyordu.
Bu sektörde yani gıda sektöründe verimliliği artırmak için, yeni teknolojiler ve ucuz maliyetli ürün elde etmenin imkanları araştırılmalı, özellikle limon tuzu, tuz ve karbonat…
Bunlar gibi ürünlerin daha verimli elde edilmesi için yeni teknolojilere yönelmek gerekiyor. Karabiber, kimyon ve pul biber gibi… Bitkisel baharat çeşitlerinin, yeni teknoloji ve modern yöntemlerle, uzun süre saklanması ve besleyici özelliğinin arttırılması için çalışmalar yapılarak, kriz döneminin faydalı bir şekilde atlatılması gerekir…
Bizler yaptığımız hizmet işlerinde ve ürettiğimiz ürünlerde, daha fazla verim elde etmek ve daha fazla gelir elde etmek için, mutlaka verimliliğini arttırmanın yollarını aramalıyız…
Bu yüzden Verimlilik üzerinde çok durmalı ve bu konuda yeni bilgi ve teknolojilere açık olmalıyız…   
“Üreticiler için “İnovasyon” yani “yenilik” – “iyileştirme” son yılların en önemli kavramlarından biri haline geldi. İnovasyon sayesinde halihazırda üretilen ürünlerin bile üretim modelinde yapılan değişiklikler -ki kimi durumlarda bu değişiklikler inovasyonun kendisi oluyor-  ciddi bir olumlu etki ve sonuç yaratabiliyor. Örnek vermek gerekirse inovasyon sayesinde havacılık endüstrisinde yapılan %1’lik yakıt tasarrufu, küresel olarak bir yılda 2-3 milyar dolar civarında bir kazanım sağlıyor. Ya da sağlık sektöründe %1 verimlilik artışının etkisi yine sadece bir yılda 4-5 milyar dolar arasında bir etki sağlayabiliyor. Dolayısı ile inovasyon; hem şirketler hem de ülkeler için milli gelir artışının, büyümenin anahtarı.
İnovasyon için doğru ortamın, doğru ekosistemin yaratılması inovasyonun etkilerini görmek kadar kolay değil. Bu ortamın yaratılması için hem şirket kültüründe köklü değişikliklerin yapılması hem de devletlerin bu ekosistemi destekleyecek uygulamaları geliştirmesi gerekiyor. Şirketlerin birçoğunda ezber bozan yeni fikirlerin hayata geçirilmesi noktasında alınması gereken risk için bu fikri bulan kişiye fırsat tanınmıyor. Dolayısı ile başarıya ve inovasyona giden yoldaki başarısız girişimlerin korkusu, inovasyon için gereken ekosistemin yaratılmasını engelliyor. Aynı zamanda devletlerin girişimciler için sağlayacağı güvenceler ve destekler olmazsa birçok iyi fikri hayata geçirmek için alınması gereken riskler hiçbir zaman alınmamış, ulaşılabilir inovasyonlar kaçırılmış oluyor.”

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?