Nerede devlet, nerede millet?

Devlet öncelikle ekonominin, kalkınmanın ve büyümenin en büyük lokomotifidir. Bazı ülkelerde devlet doğrudan yatırım ve kalkınmaya müdahil olur, yani devlet yatırımcı, sanayici ve tüccar…
Bazı ülkelerde ise devlet özel sektörden, iş ve yatırım hayatından tamamen çekilmiş ve sadece iş adamının, tüccarın, esnafın iş yapması için ona rehberlik yapar.
Örneğin Amerika gibi ülkelerde, devlet hem yatırım yapmaz, hem de yatırımlarını, hizmetlerini tamamen özel sektöre devretmiştir…
Amerika da tüm hizmetler, adalet, eğitim, güvenlik… Gibi temel hizmetlerin tamamı, özel firma ve şirketlere ihale ettirerek, bu alanda tam bir sivil yönetim örneği göstermektedir…
 Bizde ise bazı alanlarda, devlet tam bir tüccar ve sanayici gibi, hem üretimde, hem de ticarette kendisini gösteriyor ve ekonominin çarkında önemli bir dişli görevi görüyor…
Bunun nedeni ise geri kalmış ve az gelişmiş ülkelerde, yeterli insan kaynağı ve yeterli maddi kaynağın olmayışı, diğer bir neden ise devlet gücüne güvenerek riskli alan ve bölgelerde yatırım yapmaya mecbur olması…
Örneğin bizim gibi riskli ve geri kalmış yörelerde, iş adamı ve sanayici yüksek risk nedeniyle, ne yatırım yapar, ne de ticaret yapmaya cesaret eder…
Öyle bir sistem ve öyle bir çark dönüyor ki, feodal yapının hakim olduğu bu bölgede zaman, zaman devlet güvenlik zafiyeti gösterince, devletin bile yatırım ve hizmetleri zarar görüp aksamaya neden oluyor…
İşte tam bu güvenlik ve asayiş sorunu bahane edilerek, millet yani özel sektör, bölgemize yatırım yapmaktan kaçındığı gibi, devlette kendisini gösteremiyor veya zaman, zaman aksaklıklara neden oluyor.
Örneğin bu güne kadar bölgenin altyapısı ve ekonomik kalkınması için devletin özendirici paket ve torba yasalarının, hiçbir etkisinin olmadığı görülmektedir.
Ayrıca bu güne kadar verilen teşvik ve desteklerin bile kalkınmamıza hiçbir faydasının olmadığı ortada..
Öncelikle bölgenin kendine has siyasi ve demografik yapışı, eğitim ve kültür yapısı, sermaye ve insan kaynakları nedeniyle, özel sektöre bırakılacak bir bölge değildir…
Özel sektörün aldığı devlet ihalelerinde bile, denetim ve kontrolün sağlıklı yapılamaması nedeniyle, yüzde 30 seviyelerinde verimlilik elde edile biliniyor…
 Bu yüzden bu bölgede devletin öncelikle güvenliği sağalması ve altyapıyı oluşturduktan sonra, özel ve tüzel iş ortaklığı sistemi ile bölgemizde yeni bir ekonomik yatırım ve ortaklık sistemi geliştirmesi lazım.
Bunun için ihtisaslaşmış şirketlerin kurulmasını sağlamak, iş alanında devlet, millet iş birliği ile kalkınmanın ve yatırımların önünü açabiliriz.
Bu güne kadar hiç denememiş bir ekonomik ve kalkınma projesi uygulanarak, bölgemiz ve ilimizin kalkınmasını sağlayabiliriz…
Bu günlerde Batı illerinde öyle dev yatırımlar ve çılgın projelere imza atılıyor ki, biz batman dan sadece baka kalıyoruz.
Bundan bir süre önce, başbakanın halka arz ettiği, bölgesel kalkınma projeleri ve verilecek desteklerle ilgili açıklamalarına rağmen, bu güne kadar hiçbir hareket görülmemektedir.
Batı da dev tüneller, büyük sanayi tesisleri, hava alanları, metrolar, enerji projeleri ve kalkınma planları hemen hayata geçirilir ken, bizde maalesef hiçbir hareketlilik yok.
Nerede milletin özel şahısların yapacağı yatırımlar, nerede devletin kuracağı sanayi tesisleri ve altyapı çalışmaları?