Öğretmenlerin Gözü Aydın!...

Daha önce görevden uzaklaştırılan 900 öğretmenden yaklaşık 700 Öğretmenin yani çoğunun, Cuma günü verilen bir kararla görevlerine iade edilmesi, öğretmen aileleri kadar, bizleri de sevindirmiştir.
Yalnız Batman için değil bu karar, tüm bölgede işten uzaklaştırılan toplam 6007 öğretmenin görevlerine iade edildiğini MEB açıkladı…
Şimdi bu karar ve sonrası bu süre zarfında çile çeken, endişe ve sıkıntılara kapılan, umutsuz bekleyiş ve çaresizliğin, verdiği psikolojik durum ve bu öğretmenler ile ailelerinde oluşturduğu travma…
Bunun hesabını kim verecek? Bu olumsuzluklardan kim sorumlu tutulacak, bu keyfi uygulamalar imza atanlardan hesap sorulacak mı?
Bu soruların cevabına ulaşmak zor, tıpkı bu kararı kimin verdiğine ulaşmak gibi… Delinin biri bir taş atar kuyuya onu onlarca akıllı çıkaramaz…
Ama bir gerçek var ki, hukuku, adaleti, şeffaflığı ve sistemi askıya alırsanız olacakların sonu budur, bu olacaktır…
Bizler aylarca yazıp, söylüyoruz, insanları bir şüphe, bir şikayet, bir iddia üzerine, işinden, özgürlüğünden, yerinden yurdundan etmenin anlamı yok…
Hukuk çerçevesinde, haklarında kesin kanıt ve delil bulunanların, yargı yolu ile gerekli vatan hainliği cezasına çarptırılması daha uygun olurdu.
O zaman insanların kendini savunma hakları ellerinden alınmaz, hatta bu tutum ve davranışlarının sebep sonuçları ile bununla ilgili niyetleri anlaşılırsa, hain olmadıkları da anlaşılır…
Bir suç düşüncede kaldıkça, fiiliyata dökülmedikçe, suç sayılmaması gerekir. Suçun şahsiliği ve suçlunun masumluğu söz konusu olabilir…
Ülke sanki bir kurtuluş savaşından çıkmış gibi, herkes suçlu ve delil kanıt aramadan, devletten yana olmayan herkesin cezalandırılması gibi uygulama yapılıyor. 
İstiklal mahkemesi kararlarını andırıyor! “ Aşağıda ad ve soyadları verilen hainlerin idamına, delillerin bilaahere toplanmasına karar verilmiştir” denilerek, idam mangalarına birçok suçsuz insan gönderilmiştir.
İyi ki idam kanunu çıkmadı yoksa bu karışıklıkta birçok masum kişinin canına mal olurdu… Yine her şeye rağmen birkaç yıllık hapis ve bir iş ile bir maaşla yetinildi…
Çağımız insanları çok şanslı, İstiklal mahkemelerine ve onların verdiği kararlara göre, hiç olmazsa canından olan yok, tabi intiharlar dışında!
Bence devletin istihbarat vr haber alma kaynaklarının çok sağlıklı çalışması lazım, bunların bilgi ve belgeleri doğrultusunda, hatta birkaç süzgeçten geçtikten sonra, maddi, açık ve belli delil, kanıt olduktan sonra, sözde suçlular hakkında bir hüküm verilmelidir…
Aksa halde hem devletin kaynakları heba olmakta, hem de halk çok mağdur olmaktadır, telafisi güç sonuçlarla karşı karşıya kalabiliriz…
İşten atılan veya açığa alınan memurların, ev, otomobil ve ev demirbaşları yüzünden borçlandıklarını göz önüne alacak olursak, hem ekonomiye, hem de insan hayatına doğrudan zarar verilmiş olunuyor…
Bu gün iş başı yapacak öğretmenlerimize, yeni hayatlarında başarılar diliyorum, biliyorum ailece yaşadıkları sevinci, tıpkı Nasrettin Hocaya eşeği kaybettirilip, bulununca, yaşadığı sevinç gibidir…
Yeniden işe alınmış gibi, sevinçli ve heyecanlıdırlar, onların devlete bağlılığı arttırıldığı gibi, sisteme karşı hiçbir zaman düşüncelere kapılmayacak kadar, frenlendiklerine inanıyorum…
Sistem bu birkaç aylık ceza ile öğretmenlere, düşünmeyin, düşündürmeyin, yönetmeyin, yönlendirmeyin konusunda tam bir ders vermiş oldu! Haksız mıyım?