USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Ölüm ve Sıtma…

01-10-2017

Aslına bakılırsa bu bir atasözü, bu atasözü ile ben bu günkü hükümetin yaptığı uygulamalarda vardığı sonucu vurgulamak istedim… 
Hükümet her başı sıkıştığında, her krizi aşmak istediğinde, halka önce ölümü gösteriyor sonra onu sıtmaya razı ediyor.
Aslında sıtma ölüm sıtması olunca pek farkı olmuyor ama insanoğlu daha yaşıyorum ya deyip sesini çıkarmıyor…
Bakın son günlerde hükümetin yani iktidarın içinde düştüğü ekonomik ve sosyal çıkmazlarına o zaman bana hak vereceksiniz…
Önce işe son olarak çıkarılan KHK lerde kanun ve hukuk devletinden çok aile, aşiret ve padişahlık rejimlerinin, dikta özentilerinin içine düştüğü manzaradan farklı bir manzara göstermiyor…
Herkesin dilinde ve her yerde dönüp dolaşan bir konu var, özellikle Sultan ın verdiği bir karar olarak iddia edilen ATO seçimlerinin ertelenmesi…
Daha sonra bu karar öncesi KHK ile seçimlere sadece iki yılını dolduran firmaların katılabilmesi ve ardından ülke geneline yayılan seçim ertelemeleri…
Bunlar kendi yandaşlarına karşı kendi ailelerini korumaya yönelik aile kararlarının kanun hükmüne dönüşmesi olarak, iddia ediliyor.
Bunların dışında ekonomik yönden sıkışan ve bir türlü çare bulamayan hükümetin her gün bir ürüne yaptığı zamların ardı arkası kesilmiyor ve istatistiklerle, iş kurtarılmaya çalışılıyor…
Bunu bir taraf bırakalım gelelim bir ülkenin en hayati ve en önemli konusu olan Eğitim konusuna, bu alanda yapılanlar ve iptal edilenlere bakılacak olursa…
Yıllardır TEOG ve YGS… gibi bir çok sınavın yıl başında iptal edilerek, bu alanda hazırlanan ve yıllarını veren çocukların bir anda geleceğini karartmak ve onları şaşkına çevirecek iptaller!
Bu çocuklar şimdi ne yapacaklarını ve neyle karşılaşacaklarını bilmeden, yele tutulmuş saman gibi oraya buraya savrulmaktadırlar…
Bir diğer handikap ise eğitim sisteminin tamamının İmam hatip liselerine çevrilme politikası ile dışarda kalan on binlerce lise öğrencisinin çırpınışları…
Bunlara bir çare bulmaktan aciz olan iktidar, topu taca atmak için farklı çalışmalar sergilemekte ve bu başarısızlığını örtmeye çalışmaktadır…
Son bir hizmet ise başarılı olduklarını iddia ettikleri, sağlık sektöründe ise Şehir hastanelerinin devreye girmesi ile ortaya çıkacak olan kara delik!
Tüm bunların maliyeti olan dış borç ve dışa bağımlı ekonomi ile dibe vuran ekonomi ve ödeme sıkıntısı içine düşen devlet kaynak bulmak için vatandaşın boğazına sarılmaktadır…
Ama ondan önce onun boğazını sıkmadan önce ona ölümü yani, vatan, bayrak ve ezanın elden gideceğini göstererek, onu acı çekerken ses çıkarmamaya alıştırıyor…
Suriye de kurulacak bir Kürt devleti korkusu hatta ölüm senaryosu, son olarak Irak Kürdistan referandumu ile ölümün korkulu acısını tattırmak ve bu ölüm ile savaştığını his ettirmektedir.
Oysa dünya alem biliyor ki, Irak Kürdistanı 25 yıl önce kurulmuş ve bu kuruluşu bizzat bu hükümet tanıyarak, kabul etmişti.
Irak Kürdistanı nın en yakın müttefiki ve ekonomik olarak can damarını oluşturan bu iktidar idi ve hala odur o olacak!
Dünya ile entegre olan bu siyasi yapılanmanın Dünya ya rağmen, bir harekete geçmesi ve adım atmasının mümkün olmadığını herkes bilmesine rağmen…
Savaş çığırtkanlığı ve sınırda tatbikatlar yaptırarak, şimdiden, sanki vatan bölündü, ezan susturuldu, bayrak indi….
Bunun gibi senaryolarla ölümü gösteren iktidar, bu kargaşa ve bu toz duman içinde, vergilere zam, akaryakıta zam ve enflasyona zam getirerek, insanların sesini çıkarmasının önünü keserek…
Bütçesini yeniden denkleştirmek ve yaptığı israfların üstünü örterek, vatandaşına sıtmaya razı olmasını sağladı…
Bu bile büyük bir başarı, her krizden bir fayda sağlayan bu iktidar hepimizin yarınını ve çocuklarımızın geleceğini öldürüyor amam maalesef bunu his ettirmiyor…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?