USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Yanlış Politikalar…

29-01-2017

Hangisini anlatayım? Neresinden başlayayım? İçten mi? Dıştan mı? Ekonomik mi? Siyaset mi? Tüm politikalarımız iflas etmiş durumda…
Hafta sonu Cumartesi günü, uyanınca Batman ın beyaz bir örtü ile örten Kar ve onun getirdiği soğuk havanın altında iş yerine geldim.
İlk önce iç ve dış siyasete ve uzun yıllar süren Suriye de ki gelişmelere baktım. Türkiye nin Suriye politikası bir kez daha, yanlış ve tehlikeli aşamaya geldiğine şahit oldum.
Fırat kalkanı operasyonu, tamamen muhalif güçlere karşı Suriye ordusu, İran silahlı güçleri ve Rus silahlı güçlerine kalkanlık yaptığı sonucu ortaya çıkıyor…
 ÖSO, Fetih El Şam, Ahrar u Şam ve Şukur u Şam arasında savaş patlak verdiği bildirildi. Bu açıklama aynen şöyle: “Fetih el Şam bir süredir, Fırat Kalkanı’nın bileşeni olan ÖSO çatısı altındaki grupları sistematik olarak hedef alıyordu. Son çatışmalar ise Fetih el Şam’ın İdlib’de ABD öncülüğündeki DEAŞ karşıtı koalisyonun hava saldırılarında ağır kayıplar vermesiyle başladı. Örgüt, son iki ayda tırmanışa geçen ve üst düzey liderlerinin de öldüğü hava saldırıları için karargâhlarını işaretleyenlerin ÖSO grupları olduğunu düşünüyor. Fetih el Şam, Halep’in kuzeybatısındaki Anadan, Hureytan ve Hayyan’da Türkiye’ye yakın Şamlılar Cephesi ve ÖSO karargâhlarını ele geçirdi. Bölgedeki muhalif aktivistler Fetih el Şam’ın, Fırat Kalkanı bileşeni ve Suriye sahasında Türkiye’ye en yakın grup olan Ahrar’uş Şam üyesi 15 militanı da esir aldığını iddia etti. Bunun üzerine Ahrar’uş Şam, Sukur’uş Şam ve ÖSO güçleri, İdlib’de Fetih el Şam ve müttefiklerine ait noktalara saldırı düzenledi. Çatışmalar Türkiye sınırına 10 kilometre mesafedeki Dana ve Sarmada’da yoğunlaşırken, Fetih el Şam’ın Hatay’ın Reyhanlı ilçesindeki Cilvegözü Sınır Kapısı’nın karşısında bulunan Bab el Hava kapısına operasyon hazırlığında olduğu iddia edildi.”
Bu sonuca göre Fırat Kalkanı harekatı, amacının dışına çıktığı gibi, orda Türk askerlerinin kalması çok tehlikeli bir hal almış oldu…
Bunun yanı sıra TRUMP un güvenli bölge oluşturma planlarının da, yine Türk dış işleri tarafından temkinli yaklaşıldığı ve bunun bir Kürt koridoru oluşturmaya doğru gittiği açıkça ifade ediliyor…
Bana göre Türkiye nin alacağı en mantıklı karar, bir an önce uluslararası, geçerliliği olan milli sınırlarına çekilerek, misak ı milli sınır hevesinden vaz geçmelidir…
Çünkü bundan sonraki gelişmeler Türkiye için Can kaybı ve Mal kaybından başka bir şey olmaz tahminime göre…
Birde Türkiye için diğer büyük bir tehlike ise Ekonomik göstergelerin her gün kötüye gitmesi ve bu kötü gidişata dur diyen bir plan veya politikanın ortaya çıkmaması…
“Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch’in gece geç saatlerde Türkiye’nin ‘BBB-’ ile yatırım yapılabilir seviyede olan kredi notunu ‘BB+’ ile spekülatif seviyeye indirdi. Fitch’in kararı öncesinde ise 20 Temmuz’da Türkiye’nin ‘BB+’ seviyesindeki notunu ‘BB’ye düşüren ve not görünümünü negatif yapan ve kasımda görünümü durağana çeviren diğer bir kredi derecelendirme kuruluşu Standard&Poor’s’un kararı geldi. S&P Türkiye’nin görünümünü yeniden negatife indirdi.
Fitch, not indiriminde etkili olan yüksek dereceli unsurların başına siyasi ve güvenlik gelişmelerinin, ekonomik performans ve kurumsal bağımsızlığı zayıflatmasını koyarken, anayasa referandumu sonrasında zaten aşınmış olan kontrol ve denge mekanizmasını kalıcı hale getireceği endişesini dile getirdi”
Bu ekonomik göstergeler ise artık sürdürülebilir bir ekonomik politikanın kalmadığı ve bu şartlarda, hem işsizlik artacak, hem kişi başına milli gelirde ciddi bir düşme olacak, hem de hafta içinde borsa da ciddi düşüşler, döviz cephesinde ise yükselişlere şahit olacağız…
Bu siyasi ve ekonomik şartlarda, bu kötü tablo içinde, Referanduma gidilmesi halinde, nasıl bir sonucun çıkacağını kestirmek pek zor değildir…
Referandum sonrası, siyasi kriz ve istikrarsızlık tam bir kaos ortamının oluşmasına neden olabilir Siyasilerin dikkatli olması gerekir.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?