USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

CORONA TATİLLERİ!...

15-03-2020

Her on yılda bir, dünyamızı bir virüs sarıyor ve birçok İnsanın, hayvanın, hatta bitkinin ölmesine telef olmasına neden oluyor!

2020 yılının virüsü talihsiz Corona olması onun bu ölümcül etkisinin bu kadar korkunç hale gelmesi, çağımız Kapitalist sistemlerinin planlaması sonucu!

İnanın bizim bu dünya düzeninde hiçbir etkimiz ve hiçbir yetkimiz yok, bizler birer kukla, birer robot vay birer asalak olarak parazitlerden bile daha anlamsız varlıklarız…

Dünya tröstleri, para baronları, sermaye sahipleri, dünyayı yönetirken, çıkar esaslı ve kar amaçlı olarak, tüm doğaya bakmaktalar, onlar için canlıların hiçbir anlam ve önemi yok!

Mesela ürettikleri silahları satmak istiyorlarsa, önce belli yerlerde savaşları patlak verdirirler, mesela bir elbise satmak isterlerse, önce onu moda haline getirirler…

İşte Corona’nın çıkış hikayesi bu. Sars, Domuz gribi, Kuş gribi, bunların tamamı dikkat edilecek olursa, Kış aylarında çıkan ve solunum yolları ile bulaşan, bronşit enfeksiyonlardır…

Birde çok önemli bir kapitalist hastalık daha vardı onun adı da, HIV virüsü olarak bilinen AİDS hastalığı bu hastalığın bu gün akıbetini bilen var mı? Tahmin etmiyorum…

Bu hastalık ile birlikte yine tıp dünyasının ürettiği, prezervatifler ve cinsel ilişkide bazı ülkelerde özel bir yasağın gelmesi oldu!

Bu tür virüslerin yayılması diye bir şey yok, zaten bu virüsler her zaman İnsanoğlunu tehdit etmekte ve her zaman bu virüslerle hayatını kaybeden insanlar hayvanlar olmaktaydı…

Biz bu griplerin etki ettiği bronşit hastalıklarından ve üst solunum yolları hastalıklarından, yılda yaklaşık 3000 bine yakın insanımızı kaybediyoruz…

Bu bulaşıcı hastalıklar ile ilgili istatistiklere sağlık bakanlığı verilerinden ulaşabilirsiniz, ama işin ilginç yanı, tıpkı siyasi ve idari olduğu gibi, sağlık alanında bile kendi başımıza hareket etme yetkimiz yok!

Corona hikayesi olarak en canlı ve en akılda duracak bu virüsün, Türkiye deki serüvenine bir göz atacak olursak!

Bir ay önce bu Virüs İran a kadar geldiğinde bir yazı kaleme alarak bu virüsün dört yanımızdan teğet geçerek, Avrupa merkezine geçmesinin akıl karı olmadığını belirtmiştim…

Ama o gün için devleti Ali Osmani! Ferman buyurmadığı için maalesef bu iddiam pek değer kazanmamıştı!

Ne zamanki işin içinde, büyük İlaç tröstleri girdi ve aşı için çalışmalar son aşamaya gelince, birde Dünya bankasının bu virüsün tedavisi 50 milyar dolar kredi vereceğini açıklayınca…

Tuttuk tüm bronşit ve yüksek ateşli hastalarımızın Corona virüslerini açığa çıkardık, dünya aleme bu hastalarımızın olduğunu ilan ettik!

Bu da yetmedi, tüm dünya dan daha radikal önlemler alarak, kendimizi tam bir virüs mağduru olarak ilan ettik, bunun içinde birde idari, siyasi ve ekonomik çıkarları hesaba katınca…

Gözü yaşlı şehit analarını, batmakta olan ekonomik durumu, kaybedilen siyasi prestiji hep birlikte kurtarmak için!

Okulları kapattık, yurtları boşalttık, iş yerlerine kilit vurduk, maçları seyircisiz, yolları araçsız bıraktık, marketlere hücum, kolonya ya saldırı başlattık!

Ne zamların, ne enflasyonun, nede acılı yuvaların hatırlanmasına mı-sade ettik, hele birde yeni kurulan partiler ve Cuma namazına akın eden dindarların hali!...

Bu Corona virüsü insanda ne din bırakıyor ne iman, ne inanç bırakıyor ne de can! Ama gücümüze güç, kanımıza kan, siyasetimize nefes oluyor!...

Dikkat ettiyseniz, algı oluşturmak ve halkı daha fazla tedirgin etmek için, bu virüsün haber yapılması engellenmediği gibi, sosoyal medya hesapları da kapatılmadı, havuz medyası ise her gün ve hatta her saatte bir yurtta ve dünya da Corona salgını haberlerini en çarpıcı şekilde vermektedir!

Basın özgürlüğünün gözünü seveyim, ne kadar özgür ve ne kadar yurttaş gazeteciliği yaptıkları nasılda anlaşılıyor!

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?