Mehmet Şimşek’in rezalet ekonomi politikaları, piyasaları ve ekonomik dünyayı yerle bir ederken, olan sıradan vatandaşa oldu!
Kur politikası, yüksek faiz ve dış borçlanma ile ekonomiyi çevireceğini düşünen Mehmet Şimşek iktidarın büyük tepkisi ile karşı karşıya!
Döviz kurunu tutmak için merkez bankasını soyup soğana çeviren, stokları tamamen eriten bu politikaları.
Yüksek faiz ile üretim ve sanayiyi durma noktasına getiren, sözde vergi toplayacağım derken, vatandaşın kanını sülük gibi emen bir politika.
Vatandaşın hiçbir ihtiyacını karşılayamayan bir devlet, sürekli vergi ve idari cezalar ile vatandaşın cebinden elini çıkarmayan politikalar.
Bu güne kadar yaptıkları yani 2020 yılından bu yana bastırmaya çalıştıkları döviz kuru iç piyasada enflasyonu patlatırken, dış piyasada rekabet gücünü iyice yok ettirdi.
İhracatçının, turizm sektörünün ve dış ticaretin tamamen durma noktasına geldiği bir ortamda, şirket zararları ve iflasları hızla artmaya başladı.
Döviz satarak bastırılan döviz kuru stoklarının sonuna gelindi ve dış destek, kredi veya finansman bulamayan Şimşek bürokratları, valizlerini hazırlamaya başladılar.
Ekonomistlerden önce iktidar medyası tarafından işine son verilen Şimşek, bakanlıktan affını istemek üzere, önün yerine gelecek kişinin adı bile kamuoyunda açıklanıyor!
Bundan sonrası için gizli saklı hiçbir şey kalmadı, insanlar acaba bundan sonra ne olacak, kim gelip bu enkazı devralacak diye bekleme içinde.
Bu yaz aylarında ekonominin kaynayacağını iddia eden ekonomistler, doların 72 veya 102 TL’ye kadar çıkacağını tahmin ediyorlar.
Bunun ilk etapta belki deprem gibi etki yaratacağını söyleyen bilim adamları ama sonrası için ekonominin rahatlaması için gerekli olduğunu iddia ediyorlar.
Ücretlerde hiçbir olumlu gelişme beklemeyen ekonomistler, yüksek enflasyon ve yüksek faiz nedeniyle, piyasalar ve ekonomik yaşamın tamamen duracağını iddia ediyorlar.
Vatandaşın bundan sonra yapacağı tek işi, iktidarın değişmesi ve yeni ekonomik programlar ile ülkenin sıfır noktasından dizayn edilmesi, ekonomik yönden buna ihtiyaç duyulmaktadır.
Siyasal ve sosyal yönden ise, tamamen çökmüş bir sistem ve bir dış ilişki ile belirsiz ve güvensiz bir politika ile dünya da itibarsız ve yitik bir ülke!
Yönetimi ve idaresi ABD’nin iki lafına bağlı olan, dış siyasetinde güdümlü ve başıboş bir politika ile Ortadoğu yeniden dizayn edilirken, tamamen çaresiz bir ülke!
Bu ülkenin ekonomik yapısı kadar dış siyaseti ve iç politikasının da tamamen değişmeye ihtiyacı vardır.
Bundan sonrası dış ve iç siyasette olduğu gibi, ekonomik politikalarında da liyakatli ve aklı başında politikacılara ihtiyaç vardır.