USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Ekonomide yanlış kararların telafisi…

01-11-2018

Yeni sistemin oluşması ile başlayan, yeni ekonomik kriz ve bu krize karşılık alınan kararların, konulardan ve gündemden uzak olması…
Alınan tedbirlerin ekonomik kriz ve piyasa gerçeklerinden uzak olması nedeniyle, istenen sonucu vermediği, gün gibi ortada…
Bir ay önce dövizin yükselmesini ve faizin artışını, enflasyonun fırlamasını, içerdeki mal ve eşya tedarikçileri ile satıcıların stokçuluğuna bağlayan irade…
Çarşı Pazar, ekmek satıcıları, simitçiler ve gıda satan bakkal ile manavlara saldırarak, bir sürü cezalar kesip medya da zamlar ile savaşıldığını gösterdiler!
Oysa enflasyon ile ve döviz, faiz ile mücadele bu şekilde olmayacağını, sokakta seyyar satıcıyı, mahallede, bakkalı, hal de komisyoncuyu cezalandırmak…
Çeşitli AVM’lerde “ Enflasyon ile top yekûn mücadele” pankartları asmak ve herkesi bu kampanyalara zorlamak, işin mantığına ters bir uygulama olduğu biliniyordu.
Ama kimsenin bu yapılanlara ve oldubitti kampanyalarına itiraz etmemesi, bu çalışmaların eleştiriye kapalı olması, daha doğrusu, saraya karşı kimsenin laf etmemesi…
İşte bu sessizlik maalesef bu yanlış kararların alınmasına ve bu olumsuzlukların devamına neden oldu, böylece yanlışlarda ısrar edildi.
Son olarak maliye bakanının herkesi indirim yapmaya davet ettiği kampanyasında, biz yani ben bu köşede yazmıştım, indirim kampanyasında en önemli ayak olan devlet ayağı eksik…
Evet… Herkes her alanda elini taşın altına koymalı ama en büyük oyuncu olan devlet elini taşın altına koymazsa, maalesef kampanya amacına ulaşmaz…
En nihayetinde bir ay sonra bu maliye otoritesi tarafından anlaşıldı ve düğmeye basıldı, ÖTV ve KDV de büyük indirimlere gidildi…
İşte şimdi beklenen canlanma olabilir, olabilir diyorum, bunun bu sonucu vermesi için yani piyasanın canlanması için, diğer faktörlerin de uygun olması gerekir.
Örneğin ithalat ve ihracat dengesi, örneğin güven endeksi, örneğin insanların harcama eğilimi, örneğin sıkı para politikası…
Bu günden itibaren, beyaz eşya satışları, otomobil ve mobilya satışlarında gözle görülür bir artış olabilir, diğer şartlar olgunlaşırsa.
Maliyenin en kısa sürede yani bu iki aylık vergi indirimi kampanyası süresinde, öncelikle piyasaya güven vermesi ve sıcak para transferi yapması şart.
Son yayınlanan güven endeksine göre ise: “Ekonomide sert daralma Dış ticaret açığı yüzde 77 düşerken, güven endeksi üç aydır azalıyor. Tüketici ve üreticilerin ekonomiye ilişkin beklenti ve eğilimlerini özetleyen güven endeksi, üç aydır değer kaybediyor. Ekonomik güven endeksi Eylülde 71 iken, ekimde yüzde 4.8 oranında azalarak 67.5 oldu.
Ekonomik güven endeksindeki düşüş, tüketici, hizmet ve perakende ticaret sektörü güven endekslerindeki düşüşlerden kaynaklandı.
TÜİK ve Ticaret Bakanlığı işbirliğiyle oluşturulan geçici dış ticaret verilerine göre ise, eylülde dış ticaret açığı yüzde 77.1 azalarak 1 milyar 869 milyon dolara geriledi. İhracat geçen ay, 2017’nin aynı ayına göre yüzde 22.4 artarak 14 milyar 456 milyon dolara yükselirken; ithalat da yüzde 18.3 azalarak
16 milyar 326 milyon dolara düştü. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre 2018 Eylül’de bir önceki aya göre ihracat yüzde 1.3, ithalat yüzde 3.9 azaldı. Ekonomistlere göre açıklanan veriler, eylülden itibaren sert bir ekonomik daralmanın başladığını ifade etti.“ 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?