USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

EVDE KAL YERİNE MASKE TAK!...

25-06-2020

Trafik işaretleri de korona virüs pandemisi gelişimine göre uyarılarını değiştirmeye başladı, daha önce kırmızı ışık ta “evde kal” uyarısı yerine bu günlerde “ maske tak” uyarısı yazılmaya başlandı.

Bu trafik ışıklarındaki uyarı bile bizim bu virüse karşı artık ikinci aşamada olduğumuzu gösteriyor, yani sürü bağışıklığı kazanma gibi bir şey…

Yetkililer bir yasak veya bir uygulama için çok fazla ısrar ediyorlarsa bunda cumhurun değil, cumhuriyet in faydasını aramak lazım…

Biz toplum olarak bir salgına karşı nasıl davranacağımızı bilmiyoruz, bizi yönetenler bu konuda fazla canımızın ve sağlığımızın derdinde oldukları için, bize bazı uygulamaları dayatıyorlar!

Aslında maske de ısrarın nedeni, bu salgına karşı bir önlem alındığının işareti olduğu için ısrar ediliyor, aksi halde dünya aleme nasıl bu mücadeleyi ifade edecekler…

Bu günlerde dış ülke temsilcileri ile yapılan tüm siyasi ve ekonomik, hatta askeri görüşmelerin tek mezesi haline geldi Covit 19 Pandemisi…

Telefonda Rus mevki daşı ile görüşen cumhurbaşkanı Libya sorunu ve Suriye’yi görüşürken, corona virüs tedbirlerini de görüştü, Ukrayna cumhurbaşkanı ile ikili görüşmeler ve corona virüsü…

Yani her dış ilişkiye mutlaka bir corona maddesi eklenerek, iş ciddi bir siyasi madde haline getiriliyor!

Geçen gün sağlık bakanı Koca’nın yaptığı açıklamalar, hiç te korkutucu olmamasına rağmen çok umut verici olmasına rağmen, bu sıcakta maske takmaya devam demesi dikkatimi çekti…

Ne yapsın garibim, o da emir kulu, her ne kadar olayların bilincinde olsa da, YKS sınavına karşı olsa da, 65 yaş üstü şahısların sıkıldığını bilse de, gençlerin maskeden nefret ettiğini bilse de….

Yine de saraydan gelen emirleri uygulamak zorunda ve bilimi emirlere kurban etmek zorunda kalıyor, bakın son kararların tamamında siyasi otorite etkinliğini görürsünüz…

Son açıklamasının bir bölümü çok dikkatimi çekti, özellikle ölüm oranlarında 75 yaş ortalamasından söz etmesi…

Bu yaşlarda olanların hafif bir gribal enfeksiyona bile dayanamayacak yaşta olmaları onların kaçınılmaz kaderleri olduğunu bildiği halde bunun iyi bir gelişme olduğunu söyleyemedi…

Birde vaka tespitlerinin de 30 yaşlarına doğru gerilediği ve iyileşen hasta sayısının bir hayli fazla olduğunu açıklaması, beni sevindirmiştir.

Yani bu sonuçlara göre, bağışıklık sistemi güçsüz olan ve yaşı ilerleyenlerin bu virüse yakalanması halinde yaşama riski olduğu…

Ayrıca virüsün yayıldığı genç nüfusun da direnç göstererek, iyileşmeye başladıkları, bu sayede bu virüsün artık bundan böyle hayatımızın bir parçası olarak, devam etmesi halinde, bizim işimizi, gücümüzü ve sosyal hayatımızı bırakmamamıza neden olmayacağı…

Yakında Trafik ışıklarında “hayata sarıl” veya “dışarda rızkını ara”  veya “evden çık” gibi sloganlarla değiştirileceğini bekliyorum…

Nedenine gelince ölüm ve hastalık korkusu ile hayattan kopma ve işimizden olmaya değmez, zaten hayat çok kısa bu kısa hayatı da evde oturarak veya evde uyuyarak geçirmemiz mümkün değil…

Siyasiler ne ders edesin hayat her zaman hastalık, kaza ve bela riskleri ile doludur, bunun için, hayattan kopma çözüm değildir…

Tedbirleri alalım, trafik ışıklarını dikkate almadan, hayata sarılalım…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?