USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

HERKES ADALET DİYOR, AMA KİMSE İNANMIYOR…

14-11-2019

Bu ülkede, kimsenin tam anlamıyla, kimden, neyi nasıl istediğini ve niçin istediğini bildiğine inanmıyorum…
Dünün Ergenekon davasından yargılanan ve bu gün Kumpas a kurban gittiğini iddia edenler, dün adalet beklerken, bu gün aynı durumda olanlar hakkında aynı tavrı takınıyorlar…
Sistemin düşman, suçlu ve terörist ilan ettiğini, onlarda yargılamadan aynı şekilde suçlu ve sabıkalı olarak ilan edip suçluyorlar…
Dün Ergenekon adı altında, suçlu bulunanlar, bu sistem tarafından dışlanmış ve bu sistemin başka bir oyuncağı ve yarattığı kuklaları tarafından yargılanmaktaydılar…
Bu gün o suçlular! Bir anda suçsuz ve günahsız ama yine sistemin yanında ve iktidarın en güvenilir adamları gibi hareket ederek, başka bir kitleye yönlendirilerek onlarla çarpıştırılıyorlar…
Ergenekon da devletin ve sistemin yararına çalıştığına inanan bu vatanın fedakar birer evlatları olduklarını iddia ettikleri vatandaşlarımız! 
FETÖ denilen terör örgütü ile bu örgüt suçlanarak, yıllarca mahkemeler ve cezaevlerinde süründürüldüler, gün geldi onların eli ile idam sehpaları ve yargısız infazlar yapıldı.
Kumpasa geldiklerini iddia eden Ergenekoncular, o yıllarda, bu günü terörist olarak suçlanan örgütü tarafından yargılandı ve suçlandılar.
Gün geldi iktidar ve sistem kendini bu yeni güce karşı zayıf ve savunmasız his edince, terör ve darbeci olarak tanımladıkları, bu örgütü masum ve günahsız ilan ederek, onları sistemin kanatları altına aldı.
Bu gün birçok Ergenekoncu, iktidarın aldatıldığına ve yanlış yönlendirildiğine inanarak, FETÖ denilen bir zamanlar iktidar ve devletin içinde onun yararına ve çıkarına çalışan bu örgüte düşman kesildiler.
O kadar acımasız ve o kadar zalimce davranıyorlar ki, bir zamanlar bir türlü anlatamadıkları masumiyetlerini bu gün onlara anlatma fırsatı bile veremiyorlar…
Daha dün FETÖ üyeliği nedeniyle, yardım ve yataklıktan müebbet hapis cezası yiyen Ilıcak ve Altanlar davasında, bu kesimin gösterdiği tepkiler…
Yarın, yani kısa süre sonra bunların bir çoğunun aklanarak, dışarı çıkıp, sistemin yanında yer almayacaklarına kim garanti verebilir?
Bu gün bu tavırların erken, yersiz ve haksız olduğuna inanıyorum, sistem, yetiştirir, büyütür, güçlendirir, işi bitince de düşman ilan edere ve o gücü başka bir güç ile yok etmeye çalışır…
Bu sistemin doğasında, yapısında ve özünde vardır, buna alet olanlar bu hesabı yapmalılar, bu sistem, daha düne kadar tüm terör örgütleri ile çok güzel yaşama ve uyumlu hareket etme konusunda örneklerle dolu değil mi?
Bunları ne çabuk unuttuk, bu sistem yüzünden bir birimize düşman veya dost olabiliyoruz, yani dünün düşmanı bu günün dostu olabiliyor!
Dikkatli olalım, acele etmeyelim sıkıntı yaratmayalım, dost ve düşmanlıkta sınırları fazla zorlamayalım, yarının neler getireceğini bilemeyiz.
İşte Cumhuriyet yazarı Ahmet Tatarın bir yazısı, bence erken kaleme alınmış ve iyi ölçülmemiş bir yazı:  “Altan’ların ve Ilıcak’ın bir süredir izlediğim arsızlıkları karşısında aklıma büyük bilim ve edebiyat insanı Goethe’nin “İnsanların ne kadar kötü olduklarını görmek beni hiç şaşırtmıyor, fakat bu yüzden hiç utanmadıklarını görünce çok şaşırıyorum” sözü geliyor. İnsandaki karanlık yanı zaten yaşayıp öğrendik de, utanmanın çok önemli bir insani ayrıcalık olduğunu bir kez daha hatırlamak gerektiğini düşünüyorum. 
Ne yaptıklarını en iyi kendileri biliyor. Ne kadar ağır ve affedilmesi güç bir vebal ile yüklendiklerinin farkındalar ki, yakıp yıktıklarına sırtlarını dönüp, arsızlığı ve tepelerden himmet dilenmeyi tercih ediyorlar. Bütün yalanları ayan beyan olmuşken utanmazca yaptıklarını savunabiliyorlar.”
Yarın bu cümleler için pişman olma söz konusu olabilir, bunlarında kumpasa gelmedikleri ne malum

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?