USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

İŞSİZ SAYISININ ARTMASI DEMEK…

10-02-2020

TÜİK son istatistiklerle yayınladığı Kasım ayı işsizlik oranlarını, yüzde 1.1 lik artış ile toplam işsiz sayısını ise 4 milyon 308 bin olarak açıkladı.

Bu rakamlar tüm şüphe ve tüm makyajlamalar göz önüne alınmadan kabul edeceğimiz açıklamalar, birde bu istatistiklerin reel durumu var ki…

TÜİK iktidar tarafından bastırılmış ve saptırılmış istatistiklerle, ancak bu kadar makyajladığı işsizliğin maalesef içler acısı olduğu ortada…

Batman gibi genç nüfusu ortada olan bir ilde bile nüfusun yüzde 60 ına yakını işsiz olarak, ailelerinin sofrasından ellerini çekemiyor…

İşsizliğin yükselmesi demek yalnız başına genç nüfusun işsizliği olarak izah edilemez, bunun birçok etki alanı ve çeşitli parametreleri vardır…

İşsizlik demek iş alanlarının giderek azaldığı, yatırımların yapılamadığı, finans kaynaklarının kısıtlı olduğu ve borç ödemelerinin yapılamadığı bir dönemi…

Sosyal olarak, insanların huzursuz ve geleceklerinden umutsuz olduğu, intihar ve aile içi şiddetin boşanmaların, karı koca kavgalarının çok arttığı bir dönem….

Piyasada durgunluğun olduğu, büyümenin gerilediği, güven endeksinin düştüğü bu tür işsizlik ortamında, devletten bir umudu kalmayan insanların, çalma, çırpma, yağma ve soygun işlerinin arttığı bir dönem…

Bakın bazı yorumlarda, özellikle iktidara muhalif kesimlerden, gelen yorumlar şöyle:

"Türkiye ve genelinde işsizlik geçen yıl Kasım ayına göre 327 bin kişi arttı ve işsiz sayımız 4 milyon 308 bin kişi oldu. Yani daha açık söylememiz gerekirse neredeyse İzmir nüfusu kadar işsizimiz olmuş durumda. Ülkemiz de işsizler ordusu azalmamakta her geçen gün artmaktadır. Ve artık işsizlik içinden çıkılamayan sosyal bir sorun haline düşmüştür"

“Türkiye ve genelinde işsizlik geçen yıl Kasım ayına göre 327 bin kişi arttı ve işsiz sayımız 4 milyon 308 bin kişi oldu. Yani daha açık söylememiz gerekirse neredeyse İzmir nüfusu kadar işsizimiz olmuş durumda. Ülkemiz de işsizler ordusu azalmamakta her geçen gün artmaktadır. Ve artık işsizlik içinden çıkılamayan sosyal bir sorun haline düşmüştür.

Dar tanımlı işsiz sayısına; iş aramayıp çalışmaya hazır olanlar, iş bulma ümidi olmayanlar, zaman bağlı eksik istihdam edilenler, mevsimlik çalışanlar ve diğer sebepleri de dâhil ettiğimizde bu oran 7,7 milyon civarına denk gelmektedir. Bu durumda geniş tanımlı işsiz sayımız komşumuz Bulgaristan’ın nüfusundan daha büyüktür.”

“Ayrıca TÜİK verilerine göre 1 yıldan daha az süreli işsizlerin sayısı 3 milyon 149 bin kişi olması nasıl bir krizin içerisinde olduğumuzun ayrı bir göstergesidir.

İşsizlik AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında 2 milyon 700 bin idi. AKP 18 yılda ülkeyi işsizliğin kol gezdiği ve insanların işsizlikten kaynaklı canına kıydığı bir noktaya getirmiştir.

TÜİK geçtiğimiz hafta enflasyon hesabında gıda ürünlerinin ağırlığını düşürmüştü. Şimdi de TÜİK verilerine baktığımızda ise ayrı bir paradoksla daha karşı karşıyayız. TÜİK verilerine göre çalışabilecek çağda nüfus artışı bir yılda 944 bin kişi artarken,  iş gücüne katılanların sayısı ise bu 1 yılda sadece 182 bin kişi olmuş durumda. Yani TÜİK verilerine göre çalışma nüfusunda olan 7 yüz binden fazla vatandaş çalışma gereği duymamıştır.”

Maalesef tüm açıklamalarda gerçeklerin saptırıldığı ve ört pas edildiği gerçeğinden dolayı ve havuz medyasının değinmediği bu sosyal vakaları muhalif medya kuruluşları aracılığı ile duymakta ve anlamaktayız...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?