USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Patatesin başına gelenler

20-06-2018

Patates bir çok fakirin bile yemediği ve uzak durduğu bir besin kaynağıydı, çok ucuz ve çok bol olması nedeniyle, pek ilgi görmezdi…
Ne zaman ki, tarlalarımız boş kaldı çiftçilerimiz, tembel ve aylak oldu, tarım arazilerimiz boş kaldı ve yaylalarımızda sürü ile Domuz türedi…
Önce et sonra bakliyat daha sonra ise sebze ve meyve aldı başını gidiyor, her ne kadar enflasyon yüzde 10 ların altında olduğunu iddia ediyorsa, devletin istatistik kurumu!...
Buna rağmen sınırlı ve belirli bütçeye talim eden, memur, emekli ve özellikle işsiz ve yoksul kesim, piyasada enflasyonun yüzde yüzün üstünde olduğunu biliyordu.
Çünki önceleri Mercimek patlak verdi, ardından Nohut ve tüm bakliyatta yüz kat fazla artan fiyatlar ve daha sonra Et krizi…
Bu yazın başında ise Domates, Biber, Patlıcan ı kilosu 5 liradan aşağı bulamayan dar bütçeli tüketici, artık Et in zamlanmasına ses çıkaramaz oldu.
Özellikle Tarım ve Hayvancılık bakanının saygıdeğer eşi et kilosunu 35 liradan bulduğunu iddia ettikten sonra kimse et in fiyatının 60 lira olduğunu dile getirmesi bile yanlış olurdu!
Bakın dün itibari ile çok saygın TV ve genel gazetelerin ekonomi haberlerinin başında, maalesef Patates yer alıyordu, tanesi bir liraya yükselen ve bir yıl içinde yüzde 220 zamlanan, yoksulun besi kaynağı olan Patates…
Bundan sonra acaba hükümet ve onun ekonomistleri, bu zamma karşı nasıl bir savunma yapacaklar ve bunu hangi dış mihraklara ve düşman ülkelerin komplolarına bağlayacaklar!
Doğrusu şaşıyorum bu iktidar bu kadar olumsuz ve bu kadar kötü giden bir ekonomik tablonun üzerinden şimdi nasıl bir seçim sonucu bekleyecek!
Bu vatandaşlar gerçekten onların tahmin ettiği gibi, sürü psikoloji si ile mi olayları değerlendiriyorlar yoksa reel ve ortak akıl ile hareket edecekler…
Şayet B şıkkı ile hareket etseler, bu iktidarında bu siyasilerinde sonu olmaz mı? Bunu hiç hesaba kattılar mı?
Aslında ülkenin en büyük sorunu olan üretim ve büyüyemem olduğunu hala bu hükümet göremiyor, büyüdüm dediği alanlarda, sadece dış borç ile ve döviz ve yüksek faiz ile borçlanarak büyüdü…
Bu büyümeyi ise üretime değil hizmet sektörüne harcadı, örneğin devasa köprüler, devasa Hava alanları devasa şehir hastaneleri ve devasa tüneller oto yollar…
Peki bunların üretime ne tür katkıları olabilir bunun büyümesi tabana nasıl yayılır, bunun açıklamasını istiyorum, iktidar yetkililerinin…
Bu da olmadı şimdi bu kadar sebze, meyve ve et fiyatlarının tavan yapmasının nedenini neye bağlayacaklar merak ediyorum…
Biz üretim yok derken, işte bu noktaya değinmek istiyorduk, bu gün köylü, çiftçi ve besici üretimi tamamen durdurmuş ve üretemiyor…
Yaylalarımız terör bahanesi ile girilmez oldu, dağlarımıza kuşlar bile konamaz oldu, bağımız bostanımız, kurudu, bahçelerimiz verimsiz kaldı…
Köylü ürettiği mahsulün karşılığını alamayınca, şehir pazarlarından yumurtasını, etini ve ekmeğini almaya başladı.
Artık şehirli onun ayağına giderek ona dışardan aldığı tarım ürünlerini satmaya başladı, bu yüzden köylerimiz de boşaldı…
Bu yüzden Patates bile bize karşı gazaba kalktı ve biz yüksek fiyata kendini kabul ettirmeye başladı. 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?