USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Kayıp yakınları: Aydınlığımız yakındır!

Kayıp yakınları: Aydınlığımız yakındır!

Kayıp yakınları: Aydınlığımız yakındır!
03-01-2016 19:17
Google News

İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Kayıp Yakınları tarafından her hafta Cumartesi günü Gülistan Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde yapılan ‘Kayıplar Bulunsun, Failler Yargılansın’ eyleminin 360’ıncısı karlı ve soğuk havada yapıldı. İnsan Hakları aktivisti Av. Devran Yıldız tarafından okunan basın açıklamasında, “Biz kayıp yakınları, insan hakları savunucuları olarak 360 haftadır mücadelemize olan inancımızı ve umudumuzu yitirmeden alanlarda toplanmaya devam ediyoruz. Bizleri karanlığa mahkum etmeyi bir kader olarak görerek bu zulmü bize yaşatanlar bilsinler ki, aydınlığımız yakındır çünkü zalimler her zaman kaybetmiştir.” dedi. 
“ÇÖZÜMSÜZLÜK ORTAMINA SON VERİLMELİ”
İHD Batman Şubesi adına açıklamayı okuyan Av. Devran Yıldız: “28 Aralık 2011 tarihinde 17’si çocuk olmak üzere 34 kişinin hayatını kaybettiği Roboski katliamının acısını halen ilk günkü gibi yüreğimizde hissediyoruz. Bu katliam, devletin kendi vatandaşını nasıl hedef aldığının ve insansız hava araçlarıyla yargısız infazlarına nasıl karar verdiğinin kanıtıdır. Aradan dört yıl geçmesine rağmen katliamın faillerinin yargılanması için atılan en ufak bir adım yoktur. Bir devlet geleneği haline getirilen cezasızlık politikası yine gözler önünde. Mevcut iktidar, bu yanlış politikasından vazgeçip, Roboski katliamının faillerini bulup, yargılanmalarını sağlamalıdır. Maraş, Roboski, Ankara katliamlarının hesabını halklarına vermeyen devlet, şimdiyse sistematik bir şekilde Kürdistan’da katliamlarına tekrar başlamıştır. Devlet, sözde kanunlarıyla garanti altına aldığı insan haklarını, uluslararası hukuku dahi yok sayarak, sokağa çıkma yasaklarıyla, silahlı çatışmalarıyla, anayasal bir hak olan toplanma ve gösteri yürüyüşlerine tahammülsüzlüğüyle, gözaltında uyguladığı kötü muameleler ile ihlal etmektedir. Sivilleri hedef almaktan bile çekinmeyecek şekilde polisini, askerini, özel harekatçısını yetkilendiren devlet, yaratılan bu çatışma ve çözümsüzlük ortamına, biran önce son verilmelidir. Sur’da, Cizre de, Silopi de, Nusaybin’deki uygulamalar son bulmalıdır. 12 yaşında ufacık bedenlerine 13 kurşun sıkılan çocuklarımıza ve çocuğunun cesedini derin dondurucu da saklamak zorunda kalan annelere, Roboski’de çocuklarının, yakınlarının cesetlerinin katır sırtlarında taşımak zorunda kalanlara sözümüz olsun, zalimin zulmü ne kadar ağır olursa olsun, her hafta bu meydanda Uğurların,  Ceylanların, Cemilelerin, Tahir Elçilerin sesi olmaya devam edeceğiz.” dedi.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?