USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Ramazan: ibadetten, çılgınlığa…

17-05-2018

Ramazan ayı ile başlayan Oruç ibadeti, anlam ve önem olarak, nefis, ruh ve beden terbiyesi olarak değerlendirilmektedir.
İslam da her ibadetin bir anlam ve önemi, bir hikmeti vardır. Bu yüzden İnsan a yararlı olmayan topluma zarar veren, doğayı kirleten her türlü hareket ve ibadet İslami ve Dini değildir. 
Oruç toplumun sosyo, ekonomik yapısını bozmadan, genel faaliyetleri durdurmadan, yaşam biçimini değiştirmeden, doğal yapısı içinde insanların, Müslümanların yapacağı bir ibadettir.
Gel gör ki bu ibadet tüm dünyada ve İslam aleminde algılandığının dışında, maalesef Batman da farklı algılanmaktadır.
Tamamen riyakar ve gösterişe önem veren toplumumuzun büyük çoğunluğu, her ibadette olduğu gibi bu ibadeti de gösteriş ve başkasına ispat amacıyla yapılmaktadır.
Bir çoğu oruç tutmamasına rağmen, bir çoğu bu inanç ve düşünce de olmamasına rağmen bu ay girdiği an başka bir insan profiline bürünerek, karşıdakinin gözüne sokarcasına Oruç tuttuğunu adeta haykırıyor…
Lokantacısı, oruçlu olmadığı halde lokantasını kapatır, kafeleri ve çayhaneleri bu ay münasebeti ile kapalı olur, pastane ve fırınları, Ramazan dolayısı ile kapalıyız diye kepenklerini açmazlar…
İşin enteresan tarafı ise, diğer iş yerleri de, akşama kadar neredeyse kepenklerini açmaz ve evlerinden dışarı çıkmazlar…
Yaz aylarının sıcak havasında, 55 derece sıcaklıkta dışarı çıkmamalarını anlıyorum, ama bu güzel bahar aylarına rastlayan bu Ramazan 2018 de Batman halkının sergilediği bu davranış…
Ne İslami, ne İnsani, ne de geleneklerle bağdaşmaktadır. Çarşısında, sokaklarında, caddelerinde, cinlerin top oynadığı, saat 12 ye kadar kimsenin iş yerini açmadığı ve yollara çıkmadığı, bu şehirde Ramazan ayı ve ibadeti değil,  sanki sokağa çıkma yasağı uygulanıyor…
Bu ay içinde yolu Batman a düşen bir misafirin, ne oturacağı bir kahve ve pastane, ne yemek yiyeceği bir lokanta, ne de ekmek alacağı bir fırın bulamaması, hangi ibadet anlayışına sığar?
Bu memlekette, iş, aş geçim derdi yok mu? Bu memlekette bir ay boyunca insanlar evlerinden çıkmayarak, iş güç ve geçimi nasıl sağlıyorlar?
Bu soruların hepsi aklılara gelmiyor değil, bu sorulara cevap ise nasıl ne şekilde verileceğini merak ediyorum…
Benim tahminime göre, tamamen daha çok büyük kesimin kara para ve asalaklıkla, din ve inanç istismarcılığı ile geçimini yaptığı için, bu ayın gelmesini fırsat bilerek, on iki ayın yorgunluğunu üzerinden atmak ve istismarı köküne kadar kullanmak için bu şekilde ihya ediyorlar Ramazan ayının Oruç ibadetini…  
Uyku da ve tamamen televizyon karşısında tutulan oruç ve sözde yapılan ibadetin bence bir anlam ve önemi yoktur…
Ama toplumu aldatmaya yönelik ise ve istismara yönelik ise bundan daha iyi bir fırsat yoktur, kullana bilene ve felsefe haline getirene…
Hayırlı Ramazanlar….

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?