AÇ, KAPAT DEMOKRASİSİ!...

Sistemsel bazı sorunlarımızın olduğu bir gerçek, sistem insanına, halkına güvensizlik üzerine kurulmuş, herkesi düşman yaparak ayakta kalmayı planlamış bir sistem…
Alevi, komünisti, Kürt ü, Çerkez i, Laz ı, Arap ı, düşüneni, düşünmeyeni, bölücüsü, birleştiricisi, hak arayanı, hak aramayanı…
Yani bizim sistemimiz, bu gün dost bilim kucaklaştığı bir kesime, yarın sen düşmansın deyip onu öldürmeye başlayabilir…
Hiç kimse bu sistemde ben devletin sempatik çocuğuyum, ben bu sisteme uyarak, onunla dost olacağım demesin…
İşte yaklaşık yüz yıllık devlet politikasının izlediği strateji, önce batıya yüzünü çeviren bu sistem, tüm batılı çocukları bağrına basmadı mı?
Bu gün bu batılı çocuklara düşman değil mi? Dün Alevi sine, Komünistine savaş açarak onları yine halk içinde çatışmalara sürüklemedi mi?  
Dün Fethullah Gülen e Hoca efendi diyen bu gün ise FETÖ diyen yine bu sistem değil mi? Yine düne kadar Kürt kardeşlerini bağrına basarak, onlara öncülük eden…
Onlarla yeni bir sayfa açarak, barış ve çözüm süreci ile onları sistemle entegre etmeye çalışan ve bir gecede onlara terörist muamelesi yaparak onları hendeklerde, dağlarda, öldürerek, cezaevlerine koyan…
Yine sistemsel bazı çelişkileri dile getirmek isterim, sistem kendi yapısında şiddet olduğu için, her kesime şiddetle yaklaşım göstermektedir…
Bir de yakın tarihte Ergenekoncu denilen, derin devleti oluşturduğu iddia edilen, karanlık ve acımasız bir devlet yapılanmasından söz ediliyordu…
Bu gün ise hepsi aklandı ve hepsi suçsuz bulundu, hatta devlet ile sistem ile entegre edilerek, sistemin birer uzuvları haline getirildiler!  
Bakın devletin sistemin çok güzel bir çelişkisine, halkından korkan ve ona güvenmeyen bu sistem, kendini korumak için, kurum ve kuruluşlarını beton bariyerlerle koruyor…
Ama belediye istediği zaman bu bariyerleri kaldırarak, şeffaf ve özgür belediyeciliği ve halkı için iç içe yaşama bilincini çok güzel yaşatabiliyor! 
Neden acaba? Sorusuna biraz daha irdeleyerek cevap vermek istiyorum, özellikle demokrasi konusunda, sistem nasıl aç kapa demokrasisi uyguladığını açıklamak istiyorum…
Hafta sonu yani Cumartesi günü İnsan hakları derneği nin Kayıplarla ilgili, Cumartesi eylemleri Özgürlük anıtı önünde yapıldığını biliyoruz…
20 Hafta önce güvenlik açısından yasaklanan bu eylemler dört duvar arasında yapılmaktaydı, ama son hafta her ne olduysa, birden sistemin aklına demokratiklik ve özgürlükler gelmeye başladı!
Onların yeniden Gülistan caddesinde, meydanda eylem yapmalarına izin verildi, bu zavallı ve masum halk çocukları, bu özürlüğün tadını çıkarmak için, coşku ile ve heyecan ile meydana koştular…
Çok büyük bir nimetmiş gibi ve sistem onlara minnet ederek onları bu özgür eylemlerine kavuşturdu.
Hiç kimse sorgulamadı, dün ne oldu da bu eylem yasaklandı, bu gün ne değişti de bu eylem serbest bırakıldı?
İşte derler ya Allah kulunu sevindirmek isteyince, önce eşeğini kaybettirir sonra buldurarak, sevindirir…  
Bizim demokrasi de böyle işte, Belediye de bariyerler kaldırılır, orda terörist saldırı tehlikesi kalkar, Valilikte ve emniyette ise bariyerler durur orda, tehlike sürer… Aç Kapa Demokrasisi ve suni terör saldırısı her zaman sistemsel bir yapı olarak sürer gider…