Yeni yıla girerken yeni alışkanlıklara başlamamız lazım, daha doğrusu alışamadığımız ve alışamayacağımız yeni yoksulluk alışkanlıkları!
Bu güne kadar, yükseltmeye çalıştığımız hayat standardımızı maalesef değiştirmek zorunda kalacağız, 2021 den 2022 ye devreden, zam ve enflasyonların bu kadar yüksek olması ve alınan ücretlerin hemen bir ay içinde erimesi, alınmadan maaşların düşmesi…
İşte bu ekonomik yapılanma ve bib4iu dikiş tutmayan devlet bütçesi ile her gün gelen zamlarla, yediğimiz, içtiğimiz, gezdiğimiz ve bindiğimiz binek araçlara kadar, her türlü alışkanlığımızı değiştirmemiz gerekir!
Bu bizim tercihimize ve isteğimize bağlı değil, tamamen zorunluluk haline getirildi, yani mecbur bırakıldığımız bir yaşam tarzı haline geldi.
Elektrik fiyatlarına yapılan korkunç zamlarla, yeni yılda yeterince aydınlatılamayacağımız bir gerçek, bu güne kadar yakmak zorunda kaldığımız ampuller ve çalıştırmak zorunda kaldığımız elektrikli araçlarda tasarrufa gitmemize neden olacak!
Tost makinasından, bulaşık makinasına, buzdolabından televizyona kadar her cihazımızı biraz daha az kullanmak zorunda kalacağız.
Akaryakıt fiyatlarına, yani benzin ve motorine gelen zamlarla, bundan böyle binek araçlarımızı da eskiye göre kullanamayacağız, yani evden işe, işten eve araçla gidip gelme alışkanlıklarımızı ve keyfi araç gezilerimizi askıya lamamız, zorunluluk halinde araç kullanmak gibi alışkanlıklar!...
Doğal gaza gelen son zamlar ile bu kış donmaktan kurtulacak kadar, yalnız üşümemek için kaloriferleri yakmak zorunda kalacağız, tüm odalar yerine bir oda ve tüm saatler yerine uyku saatlerinde…
İçki ve Sigara; bu iki kötü alışkanlıklarımızı ise maalesef tamamen bırakmak zorunda kalacağız, sigarasız ve dumansız, alkolsüz ve içkisiz bir kafe ve kahve alemi ile yeni alışkanlıklar!
Bunlarla bitmiyor, Ekmek ve tekstil gibi diğer temek ihtiyaçlara da piyasa zamları ile yeni bir alışkanlık dönemine giriyoruz…
Belli bir süre ekmek yememe ye, hatta tamamen kesmeye zorlanacağız, obez olanlar için bu iyi bir fırsat olabilir ancak, tek besi kaynağı ekmek olan yoksullar için bu zamlarla, karın sancıları ve mide zillerinin çalması kaçınılmaz olacak!
Tekstil gibi temel giyim malzemelerine gelen zamlar ise bundan sonra giyim kuşam ve ısınmak için kullandığımız, süs ve şıklık için ısrarla aradığımız markaları bırakarak, gardırobumuzun, içine bakarak, sıkışık ortamını değerlendirip, bir yıl kullanıp attığımız elbiselerimize sahip çıkmamız şart.
Bunları birkaç yıl daha giymek ve birkaç yıl daha marka konfeksiyonlar önünden geçmemek lazım, modayı ise hiç takip etmemek, şıklık için değil, örtünmek için giyinmeye çalışmamız şart.
Bir başka sorunumuz ise geçen yıldan devreden ve bu yıl daha da şiddetlenecek olan işsizlik ve yoksulluk, bu kesimin temel ihtiyaçları, bunların görülüp gözetlenmesi ve sosyal dayanışma ruhunun daha fazla geliştirilmesi…
Yüksek olan asgari ücretten olmazsa da, bir personel daha istihdam etmeye çalışmak, yoksullarımızın temel ihtiyaçlarını aramızda gidermeye çalışmak, giyim ve mutfak ihtiyaçlarını elimizden geldiğince gidermek.
