Dün Kadınlar meydanlarda, caddelerde ve sokaklarda, topluma karşı, cinsel eşitsizliğe karşı avazları çıkana kadar bağırdılar, duyan oldu mu?
Bence bu duyarsız bu eğitimsiz ve bu umarsız toplum, her zaman olduğu gibi bu çığlığı ve bu sesi duymadı, duymazlıktan geldi!
Sıradan bir gün sıradan bir eylem ve sıradan bir tepki olarak, günün anlam ve önemi üzerine hiçbir farkındalık yaratmadan geçti gitti!
Neden? Nedeni belli değil mi? Eğitimsiz, kültürsüz ve kolu kanadı kırık bir toplum olduğumuzdan değil mi, bunun başka anlamı var mı?
Bu geri bırakılmış, bu tepkisiz hale getirilmiş ve bu sallantıda olan yapısı ve çökmek üzere olan sistemi ile yalnız Kadın değil, Erkek te bu sahipsizlikten nasibini alıyor!
Adalet yapımız, hak arama ve hukuka dayalı olmadığı için, her alanda, halkın temel ihtiyaçlarını karşılamaktan uzak bir sistem.
Eğitim sistemimiz, duyarlı ve bilinçli toplum bireyleri yetiştirmekten uzak, yetişenleri ise içinde boğmaya müsait.
Siyasi yapımız tamamen cehalet ve tamamen aldatma üzerinde toplumu sürü haline getiren politikaları ile işlemektedir.
Böyle bir toplum yapısında, Kadın ın çığlığının duyulması sesinin anlaşılması, feryat figanının anlam bulması mümkün değil.
Kadın siyasetin oyuncağı, sermayenin kölesi, kendi cinsinin ise düşmanı haline gelmiş, bakın Kadınların çoğu Erkek hakim sisteme bir birini kaydırmaya ve ikna etmeye çalışıyor.
Hiçbir yapılaşmada Kadın kendisi için çalışmıyor, sonuçta Erkek hakim sınıfın değirmenine su taşıyor, hem cinslerini şöyle veya böyle ikna ederek, onu erkeğin hakimiyetine koymaya çalışıyor!
Bu gün hangi siyasi partide , Kadınlar kadınların çıkarı doğrultusunda çalışıyor? Bu gün hangi dernekte, Kadınlar yine Kadınlar için mücadele ediyor?
Bakın Kadınlar gününde bile Kadınların emeğine ve gücüne hiçbir saygı gösterilmedi, aynı gün Kadın cinayetleri, Kadın tacizleri ve Kadının Erkeğe alet olduğu haberler!
Kadın ne kadar dışarıya çıkmaya çalışıyorsa, dışardaki tehlikeler içerdekinden bin kat fazla ve bu toplum onları dışarıda da rahat bırakmıyor…
İçerde Koca, Baba, Kardeş… Gibi baskılar, dışarda ise sermaye, lider sultası, iş ortamındaki hakimiyet onları daha fazla baskı altında tutmaktadır.
Bu gün bu çağda bile, bu kadar ileri seviyeye geldiğimizi iddia ettiğimiz, Kadın-Erkek eşitliğinde bile, toplumun yüzde doksanı, Kız çocuğu olduğunda, Kadın olsun Erkek olsun, önce bir burukluk yaşamaktadır, işte bu bizim dana bu eşitliğin çok uzağında olduğumuzu göstermektedir.
Ne zamanki Kız çocuğu olduğu zaman toplum bunu Davul Zurna ile karşılarsa, ne zaman Kadınların hakimiyeti ve liderliğini içimize sindirebilirsek, işte o zaman, ileri çağdaş ve Kadın haklarına saygılı bir toplum olmuş oluruz.
