USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

“BİR KEDİM BİLE YOK!”

17-02-2019


Dünya da hiçbir şeyin sahibi olmadığını ifade eden en büyük söz, dünyada bir Kedim bile yok vey dikili bir ağacım bile yok…
17 Şubat dünya Kediler günü olduğunu öğrenince merak ettim bu Kedi sevgisi, dünya da neden bu kadar yaygınlaşmış ve ona özel bir gün kutlama gereği duyulmuş…
Kedi sevgisi tüm insanlarda duygusal olarak mevcuttur, yumuşak tüyleri, duygusal sesi, ve insanlara çok yavaş ve ince dokunuşları ile sevgi kazanan bir hayvan.
Bu sevgi aslında tüm hayvanlara yönelik olmalı ve sevgiye, ilgiye, yardıma, desteğe muhtaç olan tüm hayvanların insanlar tarafından sevilmesi gerekir.
Kedi yalnız başına bu kadar fazla ilgiyi görmesini modern dünya şöyle tarif ediyor ve bu özel günün nedenlerini açıklıyor.
“Uluslararası Kediler Günü, sosyal medyanın en çok konuştuğu konulardan biri oldu. Son yıllarda Facebook, Twitter, Instagram gibi sosyal mecralarda adından hayli söz ettiren kediler için bugün Twitter’da da #internationalcatday etiketiyle mesajlar paylaşılıyor. Peki, Uluslararası Kediler Günü nasıl ortaya çıktı?
Bugün, sosyal medyanın hızlı yükselişiyle adeta bir fenomen haline gelen kedilerin günü. İnsan psikolojisine iyi gelen bu sevimli hayvanların fotoğrafları, Uluslararası Kediler Günü nedeniyle her zamankinden çok daha fazla paylaşılıyor. Peki, Uluslararası Kediler Günü ne zaman ve nasıl ortaya çıktı? 

Uluslararası Kediler Günü, isminden de anlaşıldığı gibi dünya çapında kutlanmaktadır. Kediseverleri bir araya getiren tek gün 8 Ağustos değil, 17 Şubat'ta Dünya Kedi Günü kutlanıyor. Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) 29 Ekim'de, Rusya'da 1 Mart'ta, Polonya'da ise 17 Şubat'ta kutlanıyor. Dünya Kedi Günü ile karıştırılan Uluslararası Kedi Günü, 2002 yılında Uluslararası Hayvan Refahı Fonu tarafından oluşturuldu.

Kediler sahibinin duygularını hissediyor
2015 yılında yapılan bir araştırma, kedilerin insanın duygusal ifadelerine karşı hassas olduğunu gösteren güçlü veriler içeriyor. ABD’nin Michigan eyaletindeki Oakland Üniversitesi’nden Moriah Galvan ile Jennifer Vonk 12 kedi ve sahipleri üzerinde bir araştırma yaptı. Sahipleri gülümsediğinde ve kaş çattığında kedilerin farklı davrandığı görüldü.”
Modern çağın gündemini belirleyen kalkınmış ve modern ülkeler, dünya Kediler gününü 17 Şubat olarak belirlerken, bundan 1500 yıl önce, İslam peygamberinin bu hayvana olan özel ilgisinden herhalde haberleri olmamıştır.
İslam a göre tüm canlıları korumak ve onları sevmek, insani bir görev ve dini bir vecibedir, ancak çağımız inançlı kesimi bu görevinin bilincinden değildir.
Çağımız inançlı kesimi bırakın bir hayvanı veya Kediyi, bir insanı bile nasıl seveceğini bilemiyor maalesef, böyle bir profile sahip birinin Kediyi sevmesi ve ona özel ilgi göstermesi mümkün değildir.
Hatta bir çok dindar ev kadını tüyleri sağa sola bulaşır diye Kediyi asla evde kabul etmez ve ondan tiksinir.
İşte İslam Peygamberinin Kediye ve onu sevmeye yönelik birkaç örneği:
“İslam'da özel bir hayvan: Kedi
İslamiyet'te kediler "temizlik" ile simgelenmiştir ve saygın bir yer edinmişlerdir. Hz. Muhammed'in bir kedi dostu olması Müslümanlar için bir övünç kaynağıdır. İşte kedilerin Müslümanlar'ın hayatındaki yerine dair bilgiler.
Kedi beslemek sünnettir. Hz. Muhammed, Uhud seferinde, ordunun önüne yavrularını emziren bir kedi çıkınca, kedinin başına ezilmemesi için bir nöbetçi dikip koca bir orduyu o kedinin etrafından dolaştırmış. Ve seferden döndüğünde o nöbetçiden kediyi istemiş ve sahiplenerek adını Müezza koymuş. Siyah beyaz bir Habeş kedisiymiş Müezza. Ağzının içinde üst damağında lekeleri varmış. Bu sık rastlanmayan damağında leke olan kedilerin Müezza'nın soyundan geldiği kabul edilir. Müezza, muhtemelen bir sokak kedisiydi ve Mekke'nin sıcak kavurucu çöl sokaklarından Hz. Muhammed'in ilgisi ile kurtulmuştu.
Hz. Muhammed, kedisi Müezza'yı o kadar çok severmiş ki, Müezza bir gün sedirde oturan Hz. Muhammed'in giysisinin ucunda uyuya kalmış. Her kedi dostu gibi uyuyan bu güzelliğe kıyamayan Hz. Muhammed, Müezza'yı uyandırmaktansa giysisinin ucunu usulca keserek kalkmayı tercih etmiş. Hz. Muhammed, kedisi Müezza içtikten sonra kapta kalan su ile abdest alacakken Sahabe-i Kiram Ebu Nuaym "Ya Resul o sudan kedi içti" deyince, Resulullah "Onlar en temiz ağıza sahiptirler" buyurmuş ve abdest almıştır (Hadisi Nakleden Peygamberimizin eşi Hz. Aişe).”
Bizlerde Sünnet olduğu için ve dünya Kediler günü olduğu için bu gün bir Kedi evimize alarak, modern çağın gereğini ve İslam a göre ise bir Sünneti yerine getirmenin, sevabını kazanalım…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?