Bu gün elli yıl öncesine Batman ve Batmanlılara baktığımızda pek büyük bir fark göremiyoruz, büyük farklar büyük değişimlerle olur!
Devasa binalarımız ve devasa sitelerimiz bile yok oturmak ve yaşamak için, birkaç blok yeni yapı ve tarım arazilerine yönelik büyük katliamın dışında!
Bakacak oluşanız birçok aile kendi içinde, doktor, mühendis, hukukçu ve iktisatçı adı altında diplomalı aile fertleri oluşturmuş.
Bu diplomalı genç nesil maalesef kendinden başka kimseye yaramak gibi bir düşünceleri yok, aileleri onları kendi kafasında, fikir ve düşüncesinde yetiştirmiş!
Bu diplomaların bu belgelerin sadece bir meslek edinmek için değil, ailelerini memnun etmek için alındığını kendileri bile fark edemiyor!
Bir nesil değişmiş, ama kafadakiler ve düşünceler, inanç ve tabular maalesef değişmemiş, her kes ailesinin feodal yapısı üzerinde kalmaya devam etmiş.
Daha önce, yani yaklaşık yüz yıl önce kim nasıl bir gelenek, inanç ve düşünce yapısına göre yaşıyorsa, bu gün çocuk ve torunları aynı görüş ve düşüncede…
Daha önce bu şehre gelip yerleşenler, şehrin bu gün varoş denilen semtlerine, yani Karşıyaka, Hürriyet… Bunun gibi mahallerde, yani şehir Güneye doğru akıyordu…
Bu alınan göçler ve doğum oranlarına göre şehrin yeni mimari ile yapılan bölgeleri maalesef Kuzey kesimi, yani demiryolunun Kuzeyi oluyor.
Eskiden her yıl yağan şiddetli yağmurlar sonucu, İluh deresi taşar ve etrafındaki evler zarar görürdü, o tarihlerde doğal olarak akarsu yolları belli ve taşkına uğrayacak yerler tespitli idi.
Bu gün o semtlerde oturanların yüzde yüzü bu günkü yeni mimari ile yapılan sözde modern evlerde ve binalarda oturmaktadırlar!
İluh deresi ve Karşıyaka dediğimiz Güney cephesine ise maalesef yeni şehre yerleşen göçebe ve yoksul insanlardan oluşan bir kitle mevcut.
Birkaç saatlik şiddetli yağış sonrası andıktı hala o semtlerdeki altyapı sorunu giderilmemiş, hala eski tas eski hamam, bu sonuca bakarak, geriye doğru bu zamanı karşılaştıracak olursak!
Her gün bir çok şikayet ve sorunlar gazetecilere gelmektedir, bunları bir çok kısma dikkate bile alınmamaktadır!
Parklardaki sahipsizlik, saldırgan gençler ve ona kimsenin müdahale etmemesi, özellikle yollara çıkıp karı kız peşinde pislik için aileleri rahatsız edenler!
Eski den bir cadde veya bir sokakta yer alan bu tür başıboş insanlarımız maalesef oku yazar olmalarına rağmen, Batman’ın birçok yerini mesken tutmuşlar!
Örneğin sanat sokakları, örneğin Kafeler sokağı, örneğin yoların kenarındaki kaldırımlar ve maalesef kendini bilmez sonradan görme çakma gençler!
Bakın sokaklarda sadece insan pisliği değil, çevresel pislik ve çöplerden de bir çok şikayetler gelmektedir.
Kimisi yoluyor, parkını, sokağını, caddesini, çöplerin nasıl günlerce toplanmadığını, sokaklarına nasıl belediye ekiplerinin girmediğini…
Yani kısacası, zaman ne kadar uzun oluşa olsun, mekan ne kadar değişirse değişsin, insanlar değişmedikçe, kafalar ve beyinler değişmedikçe işimiz çok zor!
