Batman son yılların en ilginç dönemini yaşıyor, yaz tatili, işsizlik, ekonomik kriz, yönetim ve idari boşluk, kısacası her alanda başıboşluk…
Devletin en büyük mülki amiri artık ne devleti temsil ediyor, ne de halkın arasında halk ile birlikte dert ve sorun dinleyebiliyor….
Tıpkı siyasiler gibi, yalaka ve dalkavuklar ile saray soytarılarını temsilen, valilik soytarıları ile zaman geçiriyor, onları dinliyor onların çıkarlarına çalışıyor…
Kendi etrafındaki müdürler ise fırsat bu fırsat karşıtlarından ve muhaliflerinden makamı kullanarak intikam almaya çalışıyorlar…
Corona ile mücadele de maalesef Batman da devlet tok gibi, iktidar kayıp gibi ve siyasiler ölmüş gibi…
Bakın devlet hastanelerine kapılarında corona testi yaptırmak için kuyruklara, bu kuyruklarda ayakta duramayan hastalara verilen bir haftalık test sonuçları ile testin sonucu çıkmadan önce corona lı hasta ya ölüyor veya kendi çabaları ile salgından kurtuluyor…
Kimsenin bu hastalıkla ilgili beklentisi kalmadı valilik ve belediye denilen kurumlardan, hatta sağlık müdürlüğü ve onun ekibinden…
Özel hastaneleri denetleyen yok gibi, tamamen kontrolsüz kaldıkları biliniyor, bir hastanın yatış ve kalkış masrafının 2 000 TL’yi asgari olarak bulduğu bir dönemde…
Bir test ücreti ise 100 TL ve bu testi yaptırmak sonuç almak en az iki gününüzü alıyor, bu hastanelerde günde 1500 test yapıldığı ve yatak kapasitelerinin de tam dolu olduğu haberlerini alıyoruz…
Batmanlı bu süreçten sonra yaptığı tek iş virüs belirtileri olur olmaz, hemen kendini izole ederek, normal beslenme ve normal bakım süreci ile kendi imkanları ile bu hastalıkla başa çıkmak…
Halk arasında yaygınlaşmıştır, her Batmanlı bu Corona virüsünü tadacaktır! Er veya geç her kesin bu virüs ile karşılaşması, hatta ne kadar erken karşılaşırsa kendini şanslı his etmesi gibi bir kanı oluşmuştur.
Bu hastalık güçlü ve kuvvetli bünyelerde en fazla on günlük bir sürede tutunabilmektedir, yatağa düşmemek ve gıdasına dikkat etmek şartı ile…
Bu virüsün girdiği bedende, her gün bir kase yoğurt ve her gün bir dilim karpuz ile ciğerleri korumak, iştah olmazsa da, en güçlü yemekleri yemek gerekir…
Günlük hafif egzersizleri ve yürüyüşleri ihmal etmeden, iyice dinlenmek ve moral bozmadan, bu hatalığın geçmesi için iki hafta sabretmek…
Batmanlılar bu süreci birkaç hap ve birkaç ilaç ile çok kısa sürede atlatmaya çalışırken, yetkililer ise yine ceza peşinde ve yine boş lakırdı ile boşa zaman geçirme peşinde…
Biz Türkiye de en önde bu virüsü kapan ve bu virüsten en önce kurtulan bir il olma yolundayız, ancak tek bir sorunumuz var…
Corona dan daha tehlikeli, daha etkili ve daha acımasız olan, mülki amirler ve devletin idarecileri, bunlar hem bedenimize, hem ruhumuza, hem geleceğimize hem sosyal ve psikolojik hayatımıza kalıcı tahribatlar oluşturacak, yaralar açmaktadırlar…
Virüse Batmanlının gücü yeter ama idarecilere yetmiyor, virüs gidici ama bu idari virüsler kalıcı, bunlar olduğu sürece, daha çok tehlikeli virüslere karşı korumasız kalacağız!
