USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

DOĞAL AFETLERDE, İNSAN UNSURU…

11-11-2019

Doğal afetlere karşı eğitim günü olarak belirlenen 12 Kasım günü bu alanda farkındalık oluşturmak için çeşitli, eğitim ve tedbirler görüşülmektedir.
günün anlam ve önemi üzerinde şöyle bir tanım var: 
“EĞİTİM VE TOPLUM BİLİNCİ
Eğitim, uygarlıkların vazgeçilmez gereksinimidir. Eğitimin amacı, insan ve toplum yaşamını kolaylaştırmak, güzelleştirmek, zenginleştirmek, iyileştirmek, kişiyi ve toplumu mutlu kılmaktır. Eğitim bilgi, akıl, zekâ, kültür, zevk, etik gibi değerlere dayanan ve kişinin doğuşundan başlayıp hayatının sonuna kadar devam eden bir süreçtir. 
Eğitimde atılan her bir adım, toplumun duyarlılık bilincini, yaratıcılığını, akılcı düşünme gücünü, doğal yeteneklerini ve becerilerini geliştirmek için gereken gücü artırmaktadır.”
Doğal afetler ise şu başlıklar altında oluşturulmaktadır…
 “Avrupa Atlantik Afet Müdahale Merkezi Yönergesi” ekinde ise afet türleri aşağıdaki şekilde tasnif edilmiştir.
a. Doğal Afetler: Bu kapsamda deprem, dev dalgalar, volkanik patlamalar, toprak kaymaları, tropikal siklonlar, sel, kuraklık, çevre kirlenmesi, ormanların yok edilmesi, çölleşme, veba salgını gibi afetler bulunmaktadır.
b. Teknolojik Afetler: Nükleer santral kazaları, kimyasal ve endüstriyel kazalar, uçak kazaları, demiryolu afetleri, gemi kazaları, terörizm ile ilgili eylemler bu sınıf içinde yer almaktadır. Teknolojik afetler kendi başına tetiklenebileceği gibi tabii bir afet tarafından da tetiklenebilir.”
Bu afet tanımı ve türlerinde, İnsanoğlunu en fazla etkileyen kısmı, can ve mal kaybının olması ve özellikle büyük oranda can kaybına yol açtığı için bunlara afet adı verilmektedir.
Bu doğa olaylarında meydana gelmesini önlemek mümkün olmadığı, ancak bu afetlerde can ve mal kaybının en asgariye indirilmesi, insanların kendi iradesi dahilindedir.
Örneğin bir sel felaketinde mal ve can kaybının fazla olmasının nedeni, eski nehir, çay veya akarsular debisinde yapımına müsaade edilen yapılar ve plansız köprüler ile yollar neden olmaktadır…
Deprem afetinde de ise aynı gerekçeleri sıralayabiliriz, heyelan bölgelerinde yapılaşmaya izin verilmesi, yapıların sağlam ve kaliteli malzeme kullanılmadan yapılması, yapıların fazla katlara izin verilmesi sonucu bir depremle birlikte, hem yapılar, hem de içindeki canlılara afete maruz kalmaktadır.
Volkanik patlamalarda, bile bile yerleşim alanlarının yapılarak yerleşime açılması, dev dalgaların olduğu bölgelerde şehirleşmenin oluşması ve doğaya meydan okunması nedeniyle bu felaketler yaşanmaktadır.
Biz İnsanoğlunu doğal afetlere karşı değil, doğal afetler öncesi ahlaken, ekonomik men ve vicdanen eğitmeli ve onu bu afetlere karşı uyarmalıyız…
İş adamının ve müteahhit in, açgözlülüğü ve imar izni veren memurun, vurdumduymazlığını, vatandaşların ise aceleciliğini önleyecek tedbirler almalıyız…
Tüm doğal afet ve felaketlerde, en büyük unsurun İnsanoğlunun ihmal ve aç gözlülüğü olduğunu aklımızdan çıkarmayalım, bu eğitimleri şehircilik, mimar ve mühendis mesleklerini yapanları daha iyi eğiterek, yapmamız halinde daha etkili olacağımıza inanıyorum.
Doğal afetlerde, olmadan önce, olası bir afeti öngörerek, planlı ve programlı bir şehirleşme için yeniden vicdanları eğitmemiz gerekiyor…

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?