Dün dünya çocuk hakları günü olarak kutlanıyordu, dikkat ettim bu alanda faaliyet gösteren pek bir kurum ve kuruluş olmadı, birkaç sivil toplum örgütü dışında kimse oralı bile olmadı…
Yani çocukların hakları çocuk hakları gününde de maalesef yenilmeye çalışıldı ve yenildi. Şimdi bu hakları kimler nasıl yedi bunlara bakalım…
Öncelikle bu haklarına sahip çıkmayan aileler, kendi çocuklarının eti ni yer gibi haklarını açıkça yemektedirler…
Çünkü aile içinde çocuğa şiddet, aile içinde çocuğu yok sayma, aile içinde çocuğun temel haklarına sahip çıkmama ilk yıllardan itibaren başlıyor…
Özellikle sağlıklı ortamda yetişmesine önem verilmeyen çocuk, anne ve babasından ve onun sıcaklığı ile eğitiminden uzak kalıyor…
Özellikle çalışan anneler doğurdukları çocuklarının haklarını en çok onlar ihlal ediyor ve çocukları adeta bir süs köpeği gibi yetiştiriyorlar…
Ona gülmesini ona komiklikler yapmasını ve onunla yatmasını istedikleri çocuklarını bir oyun ve eğlence aleti olarak gören, buna rağmen hiçbir eğitim, bakım ve terbiyesine zaman bulamayan anneler…
İkincisi toplum; Toplum çocukların sokakta ve dışarda yaşamasına ve topluma katılmasına gereken özeni göstermediği gibi, yanlışlarına dur, doğrularına geç diyecek sorumluluğu maalesef üstlenemiyor…
Üçüncüsü ve en önemlisi ise devlet ve yasalar, bunlar maalesef ya yeterli değildir veya ihmal edilerek, çocukların her türlü tehlikeye karşı savunmasız ve güçsüz kalmasına adeta göz yumulmaktadır…
Siyasi ve toplumsal projelerin tamamını çocukların üzerinden gerçekleştiren sistem toplumun kör ve sağır, sarhoş ve mantıksız yetişmesine neden olan en büyük etkendir…
Ona yani çocuğa yeterli eğitimi vermeyen, sokakta onu zararlı alışkanlıklardan koruyamayan, sosyal hayatta onun sağlıklı bir yuva kurmasına altyapı hazırlayamayan devlet…
Birde kendi akıl ve mantığına göre çocuğu yönlendirmeye çalışırken büyük hatalar yapmaktadır, toplumun geleneğine ve inanç yapısına tamamen ters veya sağlıksız kullanan siyasi irade …
Çocuğu ya farklı kültürlerle deliye çevirmekte, veya inancı ile oynayarak onu tam bir sapkınlık içine koymaktadır…
Özellikle 20 Kasım dünya çocuk hakları gününde gözüme ilişen bir haber çocuk haklarının devlet tarafından inançları tersyüz ederek nasıl çarpıttığına en büyük kanıt, diğer kötü alışkanlık ve diğer bağımlılıklar için yaptıklarına burada değinmeyeceğim.
“Resmi verilere göre 18 ayda 21.957 çocuk gebe hastanelerde kayıt altına alınmış. Yani her gün 40’dan fazla çocuğumuz, daha kendileri çocukken anne olmaya zorlanmış” dedi.
Geçtiğimiz Ocak ayında İstanbul Küçükçekmece’de bulunan Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile İstanbul Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 18 yaş altı gebeliklerin adli makamlara bildirilmemesi skandalının ortaya çıkması üzerine konuyu çeşitli soru ve meclis araştırma önergeleri ile meclis gündemine taşıyan Şeker, “Çocuk gelinleri saklamak istismara göz yummak, bu istismara ortak olmaktır” diyerek bu istismarların ve hak ihlallerinin peşini bırakmayacağını söylemişti.
Araştırma önergesi reddedilen, soru önergesine cevap verilmeyen Dr. Ali Şeker’in bilgi edinme başvurusuna Cimer’den verilen yanıta göre, 2017 yılı genelinde ve 2018 yılının ilk 6 ayı içerisinde, yani toplamda 18 aylık bir süre zarfında 21.957 çocuk gebe sayısının kayıtlara geçirilmiş olduğu görülüyor.”
Bu resmi devlet açıklamasının sorumlusu kim ve kim bu algı operasyonu oluşturarak, çocukların evlenmesine cevaz veriyor?
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
