USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

HEY GİDİ YILLAR 5…

05-03-2024

Yemek faslından sonra tekrar kampta temizlik işlerine devam ettik. Birkaç günlük çalışmadan sonra işler bitmişti. Kenan ile vedalaşarak ayrıldık. Kütahya'dan dağıtım yapılırken Ali İrkin hava polisi olarak Adana' ya, Behçet Vurulmaz Diyarbakır'da bulunan İkinci Taktik hava kuvvet komutanlığına, Emin Taş Yeşil köy askeri hava alanına, Ahmet Karatay Batman askeri hava alanına, Muzaffer Çelik Merzifon hava radarına gitmişti.

Karargâh çalışanı olduğumuz halde nöbetten muaf değildik. Sadece bizim bölükte bu sistem uygulanıyordu. Bölüğümüzde kıdem uygulaması yapılıyordu. Birliğin etrafındaki nöbet kulübelerde iki saat süre ile bekledikten sonra nöbet değişimi yapıyorduk.

Başka bir nöbet şekli ikili devriye nöbetiydi. Onlar filonun bütününü gezerek nöbet süresini tamamlandıktan sonra nöbet bir sonraki devriyeye vukuatsız olarak teslim ederlerdi. Yeni dağıtım olan asker sayısı azdı. Bu nedenle mutfakta çalışma sıralarımız çok çabuk geliyordu.

Mutfakta çalışmalar 12 de bitmesi gerekirken aşçı keyfi olarak saat 3'e kadar bizi çalıştırmaktan zevk alıyordu. Bir defasında bu süre saat 5'e kadar uzatılmak istendi.

Aşçıya,

- 5-7 nöbetim var. Gitmem gerekiyor.

- İş bitsin ondan sonra yollayacağım.

- Nöbete olan arkadaşa haksızlık olacak.

- Bana ne

Mutfaktan dışarı çıkmak istediğim zaman aşçı beni tutmak istedi. Cılız ve kısa boylu olduğu için onu iterek dışarı çıktım. Arkamdan dışarı çıkarak bana saldırınca; onu iterek yere düşürdüm. Yakasından tutup,

- Kendine gel. Seni vurmak istemiyorum. Sakin ol ve bırak gideyim.

Aşçı sesiz kalmıştı ayağa kalktım bölük koğuşuna doğru yürüdüm.

Silah ve tesisatları giyerek, nöbet kulübesine gittim. 7 civarında nöbet bitmişti. Yemekhanede kahvaltı yaptıktan sonra dinlenmeden karargâha gittim. Her günkü monoton işlerden sonra, Havzalı Halil adlı arkadaşım ile sohbete başladık.

- Sen burada neden bir şeyler ile meşgul olmuyorsun?

- Nasıl bir meşgaleden bahsediyorsun?

- Muhasebe öğrenmek, on parmak seri daktilo, ehliyet almak gibi.

- Bunlar için zamana ihtiyaç var.

- Zamandan bol ne var?

- Sana bazı cümleler vereceğim. Daktilolar boş iken sen bunları kâğıt sayfalara sürekli yazacaksın. Bir süre sonra klavyeye bakmadan yazmaya çalış. Daktilolar boş olduğu zaman sen bu cümleleri kâğıt sayfalara sürekli yazacaksın. Bir süre sonra klavyeye bakmadan yazmaya çalış. Hangi harflerin hangi parmakların ile dokunduğunu hafızana kaydet.

Zamanla o cümleyi klavyeye bakmadan yazabildiğini göreceksin. Başını yukarıda şaryo hizasında tut. Yazdıklarının doğru olup olmadığını oradan izle. Yanlış kelimeye bastığın an geri dön ve doğrusunu yazarak devam et.

Karargâhta olduğumuz zamanlarda daktilolar sürekli dolu oluyordu. Bu nedenle on parmağıma klavyede hangi harfler geliyorsa tükenmez kalem ile yazarak nöbette esnasında parmaklarıma bakmadan defalarca tekrar ediyordu. Bu yöntem seri yazmama katkı sunmaya başlamıştı.

Ehliyet konusunda dosyamı hazırladım. Hafta sonu çarşı iznine çıktığım zaman vaktimin el verdiği kadarı ile işlemleri tamamlamakla geçiriyordum.

Son olarak dosyanın onayı için filo komutanın imzası gerekiyordu. Durumu Yakar başçavuşa aktardım. Dosyamı alarak filo komutanına götürüp imzalatmıştı. Bir sonraki hafta dosyamı teslim ettim. O tarihlerde iki imtihan vardı. İlki yazılı imtihan. İkincisi ise direksiyon imtihanı.

Boş kaldığım zamanlarda matbu kitaptaki soruları ezberleyerek hafızama işliyordum.

İlk imtihan 5 veya altı ay sonra yapılacaktı. İmtihana hazırlanmam için vakit yeterliydi.

Devam edecek…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?