USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

İnsan sayısı ve araç sayısı…

08-10-2018

Ekonomik kriz sokağı ne kadar vurdu? Ne kadar etkiledi? Yaya ve araç trafiğinde gözle görülür bir değişim var mı? Yok mu?
Ben her gece oturduğum Diyarbakır caddesinde en kalabalık kaldırımlarında, her zaman ki kalabalık ve İnsan sirkülasyonuna rastlamadığımı iddia edebilirim…
Özellikle Batman Üniversitesi merkez kampüsünde yer alan yüksekokullarda okuyan öğrencilerin dağılma saatin de bile eski, canlılığa rastlanamıyor.
Bu cadde üzerindeki kafe ve çayhanelerde hatta lokantalarda eski canlılık ve hareketlilik maalesef yok.
Birçok kafe ve çayhane de ise çayların çok yüksek fiyatlardan satılması, vatandaşın ayağını bu tür yerlerden kesmesine neden olmaktadır.
Özellikle frenciyse kafelerde 5 liraya kadar satılan çayların artık vatandaşın bütçesine çok ağır geldiği ve bu kafelerin boşaldığına şahit oluyoruz…
Bir an önce tıpkı ekmek fiyatında olduğu gibi, bu tür mekanlarda da fiyat kontrolüne gidilmesi gerekir, maliyet, 50 kuruştan bile aşağı olan bir çay ın 5 tl ye satılması tam bir vicdansızlık…,
Bu yüzden vatandaşlar artık işten eve, evden işe giderek, eski kahve alışkanlıklarını bırakmak zorunda kaldıkları görülüyor…
Batman için araç sayısında da bir hayli azalma olduğunu ifade edebiliriz, daha önce park yeri bulamadığımı Diyarbakır caddesinde son bir ay için rahatlıkla park yeri bulabilmekteyim…
Bu gevşeme ve bu maddi sıkıntı yüzünden değişen alışkanlıklar yalnız Batman için değil Türkiye genelinde bir etkileşim olduğu ifade ediliyor…
İşte yapılan araştırmalara göre ekonomik kriz sonucu Türkiye’nin tablosu:
“Parasız yurttaş eve kapandı
Yurttaş, bu dönemde kirasını ve faturalarını ödemek için sosyal aktivitelerini rafa kaldırdı. İşini ve borcunu ödeyememekten korkuyor, ek iş bakıyor.
Türkiye’de ekonomik refah beklentisi 2015’ten bu yana düşüyor. Benzer eğilim umut ve mutluluk beklentileri için de geçerli. Bugünkü ekonomik koşullar göz önüne aldığımızda refah, mutluluk ve umut beklentilerinde düşüş gözlenecek.
Eylülde, ağustos ayıyla karşılaştırıldığında, ekonomiden, borçlarını ödeyememekten ve işsiz kalmaktan endişe önemli oranlarda arttı. Yurttaş krizle başa çıkmak için zorunlu ihtiyaçlarını kısmaya başladı. Kirasını ve faturalarını ödemek için başta eğlence, tatil olmak üzere birçok sosyal aktiviteyi rafa kaldırdı. “ Kriz dönemlerinde bahis oyunlarına yönelme artıyor. Kahvehaneye gitmek bile maliyetli hale geldiği için yurttaş eve kapanıyor ve ücretsiz online oyunlara yöneliyor.” 
Bu tür Kriz dönemlerinde özellikle trafikteki araç sayısı ve yollarda koşuşturan İnsan sayısı kadar önemli olan bir diğer gösterge ise AVM’lerdeki insan hareketliliği…
Bu bazen yanıltıcı olabildiği gibi, bazen iyi bir gösterge olabilir, Batman ın en büyük AVM sine baktığımızda, sadece dolaşmak için girip çıkanlar hariç, alışveriş yapmak ve yemek katında oturmaya gelenlerin sayısında da bir hayli düşüş olduğunu gözlemleyebiliyoruz…
Düzelme için umut var mı? İşte bunun cevabını uzmanlardan dinleyelim. 
“Türkiye’de refah beklentisinin 2015 yılından itibaren düştüğünü gösteriyor. 2017’de gelecek yılın ülkesi için ekonomik olarak daha iyi olacağını yani refah beklentisi Türkiye’de eksi 40 puana kadar inerken dünya ortalaması eksi 2’ler seviyesinde gerçekleşti. Benzer eğilim umut ve mutluluk için de geçerli. 
Bugünkü duruma göre daha iyiye gideceğini tahmin etmek mümkün değil. 2018’in kalanında çok pozitif şeyler olursa bunlar yukarıya çıkabilir. Ama bunu sağlayabilecek hem global hem içsel şeylerin olması gerekiyor. Refah mutluluk beklentisi negatif trendle devam edecek. Firmaların ve kişilerin ona göre aksiyon alması gerekiyor.”

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?