USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

KIZIL ELMA, KIZIL ULUS…

30-08-2020

Son günlerde özellikle Malazgirt zaferinin kutlanmasının ardından kamuoyuna düşen yeni bir tartışma, Kızıl Elmacılar…

Türk milliyetçiliğinin ana fikrini son dönemde yazan Ziya Gökalp Kızıl Elma düşünce ve inanç yapısının mimarı sayılır, milliyetçiliğin evrenselleşme fikri…

Türk milliyetçiliğinin ve Türk yayılmacılığının önemli sembollerinden birisi olan Kızıl Elma imgesi, Türk devletleri için bir hedefi ve amacı simgeler. Ulaşılması gereken bir yeri, fethedilmesi gereken bir beldeyi ifade ettiği gibi kimi zaman bir devlet kurma idealini, kimi zaman cihan hakimiyeti idealini, kimi zaman da Türk birliği idealini ifade etmiştir.”

Bu düşünce akımı ta Ziya Gökalp tan beri milliyetçiler arasında inanç ve düşünce sembolü olmuştur, bunu herkes bilmektedir.

Aynı zamanda, Atatürk milliyetçiliği ile Atatürk ün çizdiği misak i milli sınırlarını kabul ederek, bu gün ki coğrafya da ulusal birlik ve bütünlüğü savunan Ulusalcı olarak bilinen sol kesim milliyetçilere ise ben Kızıl Ulusalcı ismini takıyorum.

Bunların da hedefi şimdiki sınırlar içinde, sol ve komünizm ile yönetilen bir ulusal birlik ve bütünlük içinde Atatürk ilke ve inkılaplarını yaşatmak…

Ak parti bu iki milliyetçi düşünce dışında, milliyetçiliği ve ulusalcılığı, hatta Atatürkçülüğü ve solculuğu ayakları altına alarak, İslam ümmeti düşüncesi ve inancı ile siyaset yapan bir parti idi.

İlginç olan nokta ise Ak partinin lideri ve kurucusu, kendisinin kurduğu bu ülkü ve inanç doğrultusundaki İslami inanç ve felsefesinden tamamen uzaklaşan Kızıl Elma hareketini ve inancını savunması…

Malazgirt zaferi yıl dönümünde bunu dile getirmesi, milliyetçiler tarafından pek yadırganmasa da, ulusalcılar tarafından, yani sol, yani Kızıl ulusalcılar tarafından çok eleştirildi…

Benim bu konuda merak ettiğim ise Ak parti etrafında birlik ve beraberliği sağlayan ve İslam ümmet anlayışı ile bu partiye hizmet eden İslamcı, dindar ve inançlı kesimin ne düşündüğü ve ne yapacağıdır.

Hiçbir dindar ve inançlı sivil toplum örgütü, yazarlar ve düşünce sahipleri ile İslam akademisyeninden bu konuda hiçbir yorum, eleştiri ve makalenin yayınlanmamış olması…

Bundan sonra partilerinin çizgisinin Kızıl Elma ve Turancılığa doğru, yani milliyetçiliğe doğru evirilmesi ile ilgili nasıl bir tavır sergileyecekleri?

Bu İslam siyaseti güden kitle ya Oportünist bir tavır takınarak, çıkarları için bu milliyetçilik dönüşümünü kabul edecek veya göz yumacaktır veya fırsatını bulduğu ilk harekette kopmaya başlayacaktır!

Bu felsefe ile bir Müslümanın hareket etmesi ve bu düşünceyi kabul etmesi onun iman ve ilkelerine ters düşeceğinden, bu çizgide uzun süre kalması beklenemez…

Ancak imanın en zayıf noktası olan kalbinden bu işi tasvip etmeyerek, sultanın sarayında hak sözü söyleme gibi bir eylem sergilerlerse bir şey diyemem…

Çoğu Erbakan Hocanın mektebinden mezun olan AKPli siyasetçilerin bir milliyetçilik siyaseti ile Ulusalcılar yani Kızıl ulus ile Kızıl Elma arasında sıkışmaları onların bu inancına nasıl uyum sağlayacak merak konusu…

Ulusalcılar, yani Kızıl Ulus hareketi Atatürk ün zaferlerini kapsayan 30 Ağustos zafer bayramını kutlarken, Kızıl Elma hareketi ise 15 Temmuz ve 26 Ağustos u ulusal zafer bayramı olarak kutlamaktadır…

Hatta 30 Ağustos zafer bayramına ve kutlamalara yasak getiren, Kızıl Elma hareketi, 26 Ağustos ta ize zaferlerini görkemli törenlerle kutladılar, peki İslamcılar ve Müslüman topluluk bu zaferlerin neresinde ve hangisini kabul edecek?

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?