8 Mart Dünya Kadınlar gününde, Kadınlar en çok iş istediği ile ilgili yoğun bir talebin olduğu ortaya çıktı, bunun nedeni ise yine boşanmaların her gün biraz daha arttığı…
Kadın ayakları üzerinde durmak ve kimseye, muhtaç olmadan, ona buna alet olmadan, hiç kimse tarafından kullanmadan hayatını idame etmesi için bir işinin olması şart.
Bu yüzden Kadınlarımızın Erkeklerden daha fazla eğitime ve meslek öğrenmeye ihtiyacı vardır. Kadınlar eski donanımlı hallerine geri döndükçe ve her alanda yeterli eğitimi aldıkça…
Daha özgür ve daha güçlü olabilecekler, bu yüzden kendilerine uygun meslek edinmeleri ve iş alanı açmaları için, bir farkındalık oluşturmaları şarttır.
Kadınlar çocuk bakımı, ev bakımı ve düzenlenmesi, aile kurma ve aileyi yönetmesi, ekonomik planlama ve gelecekle ilgili stratejiler belirlemede…
Çok önemli alanlarda yetenekli olduğuna inanıyorum, bu yeteneğini ortaya çıkarma ve hayatta uygulayabilmesi için, önce yeterli eğitim sonra da öz güvene ihtiyacı vardır…
Kadınlar mademki iş istiyorlar ve mademki ciddi şekilde işe ihtiyaçları vardır, öncelikle ne iş isteyeceklerini bilmeleri gerekir…
Kadın kendi becerisinin yanında birde kolektif çalışma ruhunu kazanmalıdır, aksi takdirde, iş alanında yeterli güce kavuşması imkansız olur.
Kadın kendi dünyasında, kendi alemindeki Kadınlar ile anlaşıp çalışmasını bilmelidir, Erkeklerin hakim olduğu ve güçlü olduğu iş alanlarında, ortak çalışma gurupları ile başarılı olabilir…
Özellikle benim mesleğimde yani Mali Müşavirlikte, Kadınların pek başarılı olamamalarının altında yatan yegane sorun, iki veya üç Kadının bir araya gelerek bir ofis açamamalarından kaynaklanmaktadır.
Güçlerini birleştiremeyen, maddi imkanlarını ve sosyal çevrelerini bir araya getirtemeyen kadınlar bu meslek alanında başarılı olamıyorlar…
İkinci ve en önemli meslekleri olan ve doğal olarak Allah tarafından verilen bu mesleğe ise yeterince sahip çıkamamalarından kaynaklanan bir sorunları vardır…
Her biri potansiyel bir anne olan ve çocuk sevgisi ile bakımı doğuştan verilen Kadınlarımızın bu alanda yeterince kendilerini yetiştirememeleri ve kolektif çalışma ruhu oluşturamamalarından kaynaklanıyor…
Özellikle çalışan annelerin, sağlıklı bir şekilde yeterince çocuklarına bakamadıkları ve onları sağlıklı yetiştirecek bir ortam bulamamaları nedeniyle böyle bir mesleğe toplumda çok ihtiyaç vardır…
Bunun için de kaliteli ve tam donanımlı Kadınlara çok ihtiyaç var. Bu Kreş mesleği eski çağlardan beri olan ve yaygın bir meslek olarak bilinmektedir…
Her şey gibi onu da modern çağda dejenere ederek, aslından saptırdılar, oysa Peygamberimiz bile bebek iken Sütanneye verilerek, o çağda sağlıklı yetişmesi için bir kreşe verilmiştir.
Kreş illa da bakanlık ruhsatlı ve resmi müfredatlı olması gerekmiyor, halkın güvenini kazanan ve bu alanda yeterli olan Kadınlar bu işi kendi evlerinde bile yapabilirler!
İşte iş dünyasının bu alandaki raporu:
“TÜSİAD, AÇEV ve PwC tarafından hazırlanan "İş ve Özel Yaşam Dengesi Yolunda Çocuk Bakım ve Eğitim Hizmetlerinin (kreşlerin) Yaygınlaştırılması" raporu açıklandı. Rapor, Global Compact Türkiye, AÇEV, TÜSİAD, UNFPA, UN Women, YANINDAYIZ Derneği işbirliği ile 7 Mart tarihinde düzenlenen “İş Dünyasında Kadının Güçlenmesi için Çocuk Bakım ve Eğitim Hizmetlerinin Yaygınlaşması” başlıklı bir konferansta tanıtıldı.”
“Kapsayıcı ve sürdürülebilir bir büyüme süreci için nüfusun yarısını oluşturan kadınların başta çalışma hayatı olmak üzere toplumsal yaşamın her alanında güçlendirilmesi ve eşit temsili gereklidir. Eğitim düzeyinin yükselmesiyle kadınların iş gücüne katılma oranı artsa da kadın ile erkek iş gücüne katılma oranları arasındaki fark her eğitim seviyesinde kadınlar aleyhine devam etmektedir. Bu durum, kadınların çalışma hayatına girmesinin ve çalışma hayatında kalıcı olabilmesinin önünde eğitim dışında engeller olduğuna işaret etmektedir.
Çocuk bakımı, kadınların çalışma konusundaki tercihlerinde belirleyici nedenlerden biridir ve çocuk sahibi olduktan sonra kadınlar genelde geri dönmeyecek şekilde iş gücünden ayrılmaktadır. Kadınların iş gücü piyasasına katılımı ve istihdamda sürekliliği için, iş ve özel yaşam uyumunu destekleyici mekanizmaların varlığı vazgeçilmez önemdedir. Ülkemizde kurumsal çocuk bakım ve eğitim hizmetlerinin yaygınlaştırılması gereklidir. Gerek erken çocukluk eğitimi hizmetlerine erişimin gerekse kadın istihdamının desteklenmesi için kamu ve özel sektörün rol oynayabileceği pek çok alan bulunmaktadır.”
