Her ne kadar şimdi tam zamanı denilse de, siyasi kulisler hareketlense de, biraz erken olduğunu, bu işe hala bekle ve gör politikası ile yaklaşanlar var…
AK partinin küskünleri mi, yoksa partinin tavşanları mı demek lazım bilemem ama ürkek, korkak ve kaçamak oynayan birçok isimden söz ediliyor…
Ahmet Davutoğlu için, Erdoğan’ın ajanı yaftası yakıştıran bu yeni ekip Ali Babacan’ın etrafında toplananlar ise halk tabanı olmayan ve siyasette itibarını yitirenlerden olması dikkat çekici…
Daha şimdiden babacanın hareketine, Erdoğan’ın arka bahçesi veya can simidi, hatta sigortası gözü ile bakanlar var.
Hareketin başına bakıp dikkat edecek olursanız, önce bu irade duyulur duyulmaz hakkında hemen FETÖ soruşturması açılan babacan, bir günde ansızın, cumhuriyet savcısı tarafından açıklama yapılarak, soruşturmaya yer yok kararı verilmesi…
Daha sonra saraya çağrılarak, gizli görüşme sonucu, AK partiden istifasını açıklaması ve parti çalışmasına başladığını bildirmesi…
Bunların hepsi şüphe uyandırıcı hareketler, birde dün Bosna Hersek’ten dönen, cumhurbaşkanının, manşetleri süsleyen açıklaması, “Ümmeti bölmeye hakkınız yok” gibi yumuşak tepkisi…
Bunların hepsini geçelim ilk günlerde bu kurulması düşünülen partinin etrafında yer alanlar ve alacakların açıklamaları…
Hatta hemşerimiz olan eski maliye bakanı Mehmet Şimşek e bile sormuşlar yer alacak mısın? diye, oda cevap olarak “ Zamanı gelince konuşuruz” temkinli ve dikkatli yaklaşımı…
İktidar partisinden kopan ve yıllarca bu partide bakanlık yapanların, bu günkü kötü gidişattan ve olumsuzluklardan, sorumlu olmadıklarını kamuoyuna nasıl anlatacaklar…
Bu iddialarına ve bu savunmalarına halk bir daha inanacak mı? Bunun cevabı merak ediliyor ve bu hareketin bu çerçevede pek isteneni vermeyeceği iddia ediliyor…
Özellikle partide yeni ismiler ve yeni yüzlere yer verileceği iddia ediliyor ise de, bunun ne kadar doğru ve gerçekçi olacağını yapılan açıklamalar bakılarak karara verebiliriz.
“Ali Babacan’ın istifasından sonra yeni parti için düğmeye basıldı. Liberal, sosyal demokrat, muhafazakâr ve milliyetçi tabana oturtulması planlanan parti, Özal’ın ANAP’ının kulvarına yerleşmeyi hedefliyor. Partiye ‘Küskünler partisi’ görüntüsü verilmeyecek. AKP'li eski bakanlar Beşir Atalay, Sadullah Ergin, Hüseyin Çelik, Nihat Ergün'ün de aralarında bulunduğu bazı isimlerin Ali Babacan'ın hareketine destek verdiği ortaya çıktı.”
Bu açıklama bile kuşku, endişe ve tezatları içinde barındırıyor, bundan böyle milliyetçileri, iş dünyası ve çalışanların, işsiz ve öğrencileri, Kürtler ve Alevilerin, bu partinin kurucuları ve eski bakanlarının yer aldığı bir harekete nasıl güveneceklerini merak ediyorum…
Diğer taraftan hareketli başka bir siyasi gücü gözden kaçırmamamız lazım, gözlerden uzak ama derinden ve çok güçlü bir şekilde, tamamen muhalif ve tamamen yenilikçi bir güç olan, sol cephenin içinden gelen sosyal demokratik yapılanma…
CHP den ayrılan, Ardahan Milletvekili Öztürk Yılmaz’ın başını çektiği yeni oluşumu burada kamuoyuna açıklamak isterim.
Kısa bir süre önce başlayan ve her kesimden siyasetçi, akademisyen ve diplomatla başlatılan bu hareketin yakında çok ses çıkaracağına inanıyorum.
Benim umudum daha çok sosyal demokrat kesimde, hem AK parti hem de onun eski askerlerinin reformist söylemlerinin yenilikçi ve çözüm odaklı olacaklarını sanmıyorum.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
