Bizim kuşak eski Batmanlılar bilirdi, bu sloganı, Batman’ın ilk ve tek kebapçısı ve âlemcisi olan, şimdiki gülistan caddesi, eskiden Tekel caddesi olan caddede hizmet veren, Keko Hasan kebapçısı ve Ocak başını iyi bilirler…
Keko Hasan Aslen Urfalı olmasına rağmen, uzun süre Batmanlılara ve Batmanlı âlemcilere hizmet etmiştir, sevilen ve sempatik kişiliği ile herkesin beğenisini kazanmıştı.
İşte o günlerden beri aklımdadır bu sloganı, iş yerine yani kebap ocak başına bunu yazmıştı “ Sen sahan pişir, sen sahan ye!” Müşterileri ile o kadar samimi ve içli dışlı olmuştu ki, müdavimlerine eti hazırlar ocağa bırakır ve pişirip servis etmeyi onlara bırakırdı…
Şimdi bu örneği neden verdim bu nostaljiyi neden yaptım? Biz siyasi ve sosyal alanda toplum olarak Keko Hasan’ın lokantasından farksız bir hale gelmişiz…
Dikkat ederseniz, hep biz bize hayran, biz bize kurban gidiyoruz, bizim dışındakileri ne düşünüyor, ne de hesaba katıyoruz, her şeyi kendi etrafımızdaki, kitleyi tatmin etmeye odaklamışız…
Her fikir ve düşünce, her inanç ve her görüş sahipleri gruplaştıkları kitlelerinin dışına çıkamıyorlar veya başkalarını saymıyorlar…
Biz bize okuyor, biz bize anlatıyoruz, biz bize konuşuyor, biz bize anlatıyoruz, yani, biz bize hayran, biz bize kurban!
Bu çağda fikir ve teknolojinin geliştiği ve çok ileri seviyelere çıktığı bu zamanda, bizler tamamen kapalı bir gurup, toplum ve kitle haline gelmişiz, yani içimize kapanmışız…
Bakın Batman tanıtım günlerine, bu günler ve bu masraflar yalnız, Batmanlılar eğlenip, yesin, içsin diye, gezip tozsun diye mi yapılmalıydı.
Bakın bir siyasi partinin miting veya kapalı seminer veya toplantısına, hep o partinin üye ve taraftarları çağrılır ve katılırlar, tek ses ve tek tepki almak için…
Oysa bizler ne siyasi görüş ve düşüncede olursak olalım, öncelikle taze kan ve yeni kitlelere ihtiyacımız vardır, biz zaten bizi biliyor ve inanıyoruz, mühim olan dışardakilerin, başkalarının bizi beğenip takdir etmeleri ve bize katılmaları değil mi?
Peki neden bunları yapamıyoruz, neden bu ayrılık ve bu ayrıştırma fikir ve düşünceleri, neden bu hasım ane düşünce ve görüşler?
Neden bir devlet yetkilisi, yani Vali veya Emniyet müdürü, Askeri yetkililer ve akademisyenler, vatan, bayrak, güvenlik ile ilgili, HDP kitlesini ve siyasilerini davet etmiyorlar?
Neden HDP’liler yapılacak bir miting veya gösteri ile bir etkinliğe AKP’lileri davet etmiyor ve onlara bu fikirlerini iletme, onlarla konuşma imkânı sağlayamıyor?
Bence bir yerlerde çok büyük yanlışlıklar var, bence birileri bu toplumsal diyalog ve birleşmeye karşı olduğu için bunun önünü kapatıyorlar!
Her fikir ve düşünce, her inanç için, gelişme ve başarının odağında, yeni kitleleri kazanmak olmalıdır, ama her nedense bu gerçekleşmiyor!
Bundan dolayı, düşünce ve görüşler, şehirler ve onların iç dinamikleri, toplum tarafından tam olarak anlaşılamıyor ve kaynaşma sağlanamıyor…
Batman tanıtım günlerinde, bizi hiç tanımayan veya bizi sosyal medya ile genel görsel ve yazılı medya da terörist olarak tanıyan, dışımızdaki insanlarla bir araya gelme ve tanışma ortamına neden dönüştüremedik?
Bu kadar emek ve bu kadar kaynak boşa gitmedi mi? Bu tür etkinlikler bizi, bizim dışımızdakilere anlatma fırsatına dönüştürmemiz geremiyor mu?
Diyalog, iletişim ve kaynaşma olmadıkça, hep biz bize kalacağız ve biz bizi yemeye devam edeceğiz, bizi bizim değil, başkasının dünyasına dokunmamız gerekiyor ki, başka dünyalarla kaynaşalım
