USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Sorguluyorsak, yaşıyor ve yaşatıyoruz…

18-11-2018

Yarın dünya felsefe günü, dünya ca kabul edilen bu günde, insanların bu savaş ve kan gölüne dönüşen, gözyaşı ve ıstırap dolu dünyanın gidişatı üzerine kafa yormak…
Bizler gerçekten çok bilginin olduğu ve her bilgiye kolay ulaşılır olduğu, ama bilgiyi hiç kullanmadığımız bir çağda yaşamaktayız.
İnançlar ve düşünceler tamamen taklit ve tamamen çıkarcı bir temelde, anlam ve önemi dışında kullanılmaktadır… 
Kimin ne düşündüğü ve ne verdiği, insanlığa ne kadar faydalı olduğu değil, ne kadar verdiği ve kişisel çıkarlara ne kadar cevap verdiği ile ilgilenilmektedir.
Bu yüzden çağımızın felsefe çok ihtiyacı var ve düşünmek için çok çaba sarf etmemiz lazım, hakim güçler, iktidarlarını sürdürmek ve saltanatlarını güçlendirmek için, her gün önümüze çok farklı senaryolar sunmaktalar…
Bizlerde bize çok cazip ve çok çekici olan ama insanlık için zararlı olan bu projelere düşünmeden, alet olmaktayız, bu senaryoları düşünen ve onların içini görmek isteyenler ise maalesef komplo teorisyenleri olarak, dışlanmaktalar!
İşte felsefe bu gibi durumlarda, insanlığı kurtaran yegane kaynaktır, çünkü tarihe bakacak olursak, insanlığın çöktüğü, felaketlerin yaygınlaştığı bir banda, çağı değiştirmek için, Filozoflar yeni fikirler ve düşünceler ile insanlığın yolunu felsefe ile aydınlatmışlar…
Bu gün kokuşan bu toplumsal yapıya ve dünyanın içinde olduğu bu kriz, göç ve savaşlara tek çare insanlık adına ortaya atılacak yeni felsefelere ihtiyaç vardır…
“Felsefe, etimolojik olarak Yunanca “seviyorum", “ardından gidiyorum", “arıyorum” gibi anlamlara gelen “phileo” sözcüğü ve “bilgi", “bilgelik” anlamlarına gelen “sophia” sözcüğünün birleşiminden oluşan bir sözcüktür ve felsefenin sözcük anlamı, “bilgelik sevgisi”ya da “bilgi sevgisi"dir. Yani felsefe kelime olarak bilgeliğe ve bilgiye değer vermek, onları önemsemek ve hatta en değerli şeyler olarak görmek; bilgiyi aramak, bilgeliğe erişebilme çabası sarf etmek, bilginin sürekli olarak peşinden koşmak anlamlarını taşımaktadır.
Doğrudan  “felsefe nedir?”  sorusuna kısa bir yanıt verilmesi oldukça güçtür; çünkü felsefenin tek bir tanımı yoktur. Felsefenin ne olup ne olmadığı konusunda elbet pek çok şey söyleyebiliriz; fakat bazı düşünürlere göre felsefenin tanımı yapılamazdır; çünkü felsefe, bir üst dildir (Sönmez, 2006, s.66). Felsefenin tanımının yapılmasının zorluğunun diğer nedenleri ise şu biçimde özetlenebilir: Birincil neden, farklı felsefe disiplinlerinin varlığıdır. Örneğin metafizik, ahlak felsefesi ve bilgi felsefesi gibi birçok değişik felsefe disiplini ve alanı bulunmaktadır. Dolayısıyla da bu kadar geniş bir ağa sahip olan felsefenin tek bir yönlü tanımını yapmak da güçleşmektedir. İkincil neden, her felsefe kolunda değişik eğilim, kuram ve öğretilerin var oluşudur. Örneğin realizm, idealizm,pragmatizm ve rasyonalizm gibi değişik felsefi yaklaşımlar bulunmaktadır. Bu yaklaşımların her birisi için felsefe, ayrı bir işleve ve anlama sahiptir. Bu durum da felsefenin belli bir tanımının yapılmasını zorlaştırmaktadır. Felsefenin tanımlanmasını zorlaştıran üçüncül ve temel neden ise, tarihsel süreçte gelişen felsefi öğretilerin birbiriyle olan karşıtlığı ve bu öğretilerin çalışma alanının karmaşık soyutluğudur (Yıldırım, 1991, s.10). Her bir felsefe anlayışın, teorinin ve yaklaşımın farklı tanımlamalarının bulunması felsefeyi tanımlamayı güçleştirmektedir. 
Bu arayış içerisinde bilgeliği seven bilgiyi arayan ve ona ulaşmak isteyen kişilere filozof (philosophos) denir. İnsan yaşamını ilgilendiren her şey hakkında akıl yürütüp bunları felsefi problem konusu yapabilen filozof, doğru olduğunu bildiğimiz ya da böyle olduğuna inandığımız her şeyi sorgulayabilir; insanın,Tanrı'nın, dinin, dış dünyanın varoluşuyla, bilginin kaynağı ve sınırlarıyla, bilimle, sanatla ve daha birçok konuyla ilgili sorular sorabilir. Filozof sadece soru sormakla yetinmez; yaratıcı bir düşünüş, eleştirici ve sorgulayıcı bir tavır ve bakış açısıyla bu sorulara yanıtlar arar. Felsefe ile uğraşan ve fikirlerini tutarlı, temelli, mantıklı bir biçimde ortaya koyabilen ve bunları yaparken de her türlü eleştiriyi ve yargılamayı göze alabilen, bunun yanında fikirlerine karşı oluşabilecek muhalefetleri de mantık çerçevesinde yumuşatabilecek insanlara “filozof” adı verilmiştir. Filozoflar, büyük sorumluluklarla yaşamaya uygun insanlardır; çünkü onlar, hissetmeden önce düşünürler.”
Yukarıda bilimsel açıklamasını verdiğimiz felsefe, yani düşünme ve düşüncelerini cesurca savunma, bu düşünceleri ile topluma yön verme sanatıdır…
Bu gün her şeyi sorgulayan ve bunlara karşı fikir yürüten insanlara yani filozoflara ihtiyaç vardır, bunlar toplumun liderleri ve kahramanları olacakları bir çağdayız… 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?