TABANDAN GELEN SESE KULAK VERİLMİYOR…

Dün itibari ile hemen hemen her şey netleşti gibi, 31 Mart yerel seçimleri için, hem AKP nin adayı daha önce olduğu gibi belirlendi…
Hem de Pazar günü yapılan yerel oylama ile HDP nin adayı belirlendi sayılır, bu tabloya göre Şu anda kamuoyunda açıklanan bu adaylar yerel seçimde belediye başkanlığı için yarışacak.
Her iki partinin tabanında memnun olduğu söylenmez, çünkü daha güçlü ve daha etkili adayları bekliyordu, her iki güçlü parti, yeni yüzler ve yeni adayları bekliyordu.
Bundan sonrası sandık başına gidecek seçmenlerin kullanacağı oyları akıl, mantık ve özelliklere göre değil, partilerinin dayattığı adaylara kerhen oy vermekten başka yapacakları iş yok!
Seçmen daha çok yerelde hizmete ve şehrin geleceğine yönelik proje üreten adayları bekler, onların öne çıkmasını ister…
Hatta başvuran adaylar arasından değil, halkın arasından hiç aday olmayanlar arasından liyakatli, dürüst, samimi ve çalışkan kişilerin çıkarılmasını beklerdi…
Bu şehir çok sıkıntılar yaşadı ve çok hizmetsiz ilgisiz kaldı, bu şehir bu gün hak etmediği yerde ise bunun nedeni siyasilerin yanlış tercihleri ve belediye ye başkan olanların ileriyi görmemelerinden kaynaklı.
Bu şehir bu gün imar sorunu yaşıyor, önceki başkanların hatalarının sıkıntıları yüzünden, bu şehir idari açıdan çok boşluk içinden nedeni yine eskilerin, eksik ve hatalarından kaynaklı…
Bu şehir bu gün yönünü belirlemeye çalışıyor, bir türlü yönünü belirleyemiyor, sanayi şehri mi, eğitim şehri mi, yoksa tarım şehri mi?
Bu şehir her ne kadar sokakları caddeleri, betonlanıp, asfaltlansa da, bu şehrin altyapısı ve üst yapısı sağlıksız bir şekilde bırakılıyor…
Bu şehrin havasını ve suyunu temizleyecek, bu şehrin ulaşımına ve trafiğine yön verecek sağlam ve sağlıklı bir iradeye ihtiyacı vardır…
Bu şehir artık siyasilerin dayatması, partilerin ve örgütlerin kumandası ile, yönetilecek bir şehir değildir, bu şehir halkı tarafından yönetilmelidir.
Bu şehre uzaktan yabancıların kumanda ile yöneteceği bir şehir değil, bu şehrin asil şehirlileri hiçbir etki altında kalmadan, yönetecekleri bir şehirdir.
Bu şehir tüm kazanımlarını kaybettiği gibi, insanlarını da kaybetmek üzere olduğunu görmemiz gerekir, bir zamanların en yoğun göç alan şehri bu günlerde göç veren şehri haline geldi…
Bunun nedenlerini, sebep ve sonuçlarını iyi tahlil edecek bu şehre halkı içinde özgür iradeye sahip kişilerin içinden çıkacak eğitimli ve basiretli kişilerin yönetimi çare olacak.
Partilerin sallabaşları, emir kulları ve çıkar şebekelerine alet olacak adayların veya başkanların bu şehre sahip çıkarak, çözüm üretmeleri imkansızdır.
Bunu bir kez daha vurgulamak ve her geçen günün bu şehrin aleyhine olacağını bilmek lazım, bu şehrin gerçek sahiplerinin bu olup bitenlere el atması gerekir.
Siyasetin içindeki anti demokratik adayların yine anti halkçı duruşları icraatları ne de yansıyacağı bir gerçek, bu şehri feodal yapıdan ve belli başlı aşiret ile tarikatlardan uzaklaştırmak gerçek bir demokratik yönetim şekline dönüştürmek lazım.
Biri gelir öbürü gider, bu gün tamamen hükümetin ve iktidarın yönetiminde olan bir atama şeklindeki yönetimde bile iktidar istediğini yapamadı!
Demek ki bir yerde bir yanlış var, dün HDP yönetiminin şehri yönetme sıkıntıları, iktidar atamasında bile giderilmediğine göre, çare farklı çözümlerde aranmalıdır.