Konu Üniversite ve öğrencileri olunca, aslında bu konuya bir makale değil, tam bir bilimsel araştırma tezi gerekiyor inancındayım…
Yakın geleceğimizi şekillendirerek yönlendirecek beyinlerin ve yüreklerin çıkacağı, üniversite gençliği, birkaç zaman ve birkaç kategoride değerlendirilmeli ve karşılaştırmalı gözlem yapılmalıdır.
Birkaç yıl öncesini göz önüne alacak olursak, bu kitlenin düşüncelerinde farklı bir sonuca varabilirdik, ama bu gün bu çağda bu kitleyi gözlemlersek…
Düşüncelerini Üniversiteye ilk başlayan öğrenci ile mezun olan öğrenci olarak iki başlıkta ele almamız gerekiyor…
Bakın il üniversiteye başlayan bir genç, enerjik dinamik ve geleceğini düşünen, planlayan mezuniyetten sonra çalışacağı alanları düşünen beyinler…
Öncelikle öğrenciler artık eskisi gibi, ben hangi sınıfa katılayım, hangi etkinlikte bulunayım, hangi arkadaş gurubuna katılayım, düşüncesini taşımıyor…
Kulağında kulaklığı, elinde cep telefonu, tamamen iletişimini çevresi ile kesmiş ve sanal alemde ne yapacağını düşünüyor.
Yani üniversite gençliği tam bir tele gençlik olmuş ve sanal alemde düşünmeden yaşayan, ilginç bir genlik oldukları için, her gün kim ne yapmış, kim nereye gitmiş, kim ne söylemiş, düşünceleri ile dışarıya kapalı kendi aleminden başka bir şey düşünmüyor…
Bu düşüncelerini maalesef kimseyle tartışmayan ve kimse ile paylaşmayan bir üniversite gençliği, bu sınavı nasıl geçerim, bu gün nerede nasıl sabahlarım, yarın ne yiyebilirim, bu mevsim giyecek bir elbisem olur mu düşüncesine sahip…
Bu gençliğin diğer bir kısmı ise mezun olacak olan gençliğin ise bir dört yıl boyunca boş bir zaman ve boş bir ortamda, boş bir gelecek hayali ile boşa geçen yıllarının, sonrasının ne kadar boş kalan bir menzile doğru gidişini görebilmektedir!
Bir çoğu temelsiz ve birikimsiz, bir diplomaya sahip olmaktan başka hiçbir varlıklarının olmadığının farkına bu yıllarda varabiliyorlar…
Çağımızda bu sistemde, üniversite gençliğini maalesef mezun olmayı düşünmediklerini gözlemleyebiliyoruz, bu gençlik bu süreden sonra işsiz ve niteliksiz kaldığını düşünüyor, hocalarına karşı öfkeli ailelerine karşı suçlu olduklarını düşünüyor ve hatta düşünemeden, hayat denilen bu boşluğa atlamaya cesaret bile edemiyorlar…
Çünkü dışarıda onları avlayıp hemen yutacak çok vahşi bir doğa hayatının olduğunu düşünüyorlar, bu yüzden mezun olmayı bir çoğu düşünmüyor!
Üniversite yaşamı boyunca ekmek elden, su gölden ve kafaları boş, yürekleri katı olarak yetiştikleri için, gerçek hayata tutunamayacaklarını düşünmeye başlıyorlar…
Yani üniversite öğrencisi tabiri caiz ise kara kara düşünüyor ve kara bir tablo gördüğü için, maalesef bu aleme katılmayı düşünmüyor…
Üniversite öğrencilerinin düşüncelerine göre, sistem düşman, hocalar düşman, dış dünya düşman, aileleri düşman ve tüm hayat onlara karşı düşmanca davranış sergiliyor…
Bence bu gençlik hiçbir zaman düşünemeden, telef olacak bir hayatının olduğuna inanmış ve düşüncesiz de yaşamaya çalışıyor!
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
