“Kayıplar Bulunsun, Failler Yargılansın” şiarı ile her hafta Cumartesi günü İHD aktivistleri ve Kayıp Yakınlarının katılımı ile düzenlenen eylemin 343’üncüsü Gülistan Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde yapıldı. Eylemde yaklaşık 22 sene önce faili meçhul cinayete kurban giden merhum Habip Kılıç, Hikmet Kılıç ve eski DEP Milletvekili Mehmet Sincar’ın katledilişlerinin yıldönümünde anıldılar. Yapılan basın açıklamasını okuyan İHD Batman Şube Yöneticisi Nail Çiçeklidal: “Suruç katliamından sonra ülkemiz ve bölgemizde başlayan şiddet dalgası mevcut haliyle içinden çıkılmaz bir hal almıştır. Bizler insan hakları savunucuları olarak bir an önce içinde bulunduğumuz bu şiddet sarmalından ülkeyi ve insanlarımızı nasıl kurtarabiliriz düşüncesi içerisindeyken; maalesef her geçen gün biri diğerini gölgede bırakacak türden acı haberlerle sarsılıyoruz. Toplum olarak henüz 90’lı yılların gerçekleriyle bile yüzleşememişken bir kez daha o yılların acı tablolarıyla yüz yüze kalmış bulunmaktayız. Bulunduğumuz coğrafyada insan haklarını hiçe sayan, hukuku ayaklar altına alan, kutsal olan yaşam hakkını insanların elinden almakta hiçbir sakınca görmeyen son derece tehlikeli bir savaş senaryosunun sahneye konulduğunu hep birlikte görmekteyiz.” dedi.
“BU KİRLİ SAVAŞI DURDURALIM”
Her hafta cumartesi günü kayıp yakınları ve insan hakları aktivistleri tarafından Gülistan Caddesi İnsan Hakları Anıtı önünde yapılan basın açıklamasında yaşanan hak ihlallerinin biz insan hakları aktivistlerini derinden etkilemektedir diyen İHD Batman Şube Yöneticisi Nail Çiceklidal: “İnsan hakları savunucuları, kayıp yakınları, sivil toplum örgütü temsilcileri ve en önemlisi barışın savunucusu ve takipçileri olarak sön dönemde Cizre, Silopi, Batman, Dersim, Nusaybin ve bölgenin birçok yerinde yaşanan derin insan hakları ihlallerinden, sivil, asker, polis ve gerilla kayıplarından duyduğumuz derin endişeyi ve üzüntüyü bir kez daha kamuoyuyla paylaşıyor; insan yaşamına kasteden bütün girişimleri şiddetle kınıyoruz.” dedi. Açıklamasının devamında Çiçeklidal: “Buradan bir kez daha tüm kamuoyuna seslenmeyi vicdani bir sorumluluk olarak görüyoruz: Bu ülkede gönlü barıştan yana olanlar gelin hep birlikte bu kirli savaşı durduralım. Çocuklarımızın bu savaşın tarafı ve kurbanı olmasına daha fazla müsaade etmeyelim. Ayrıca içinde bulunduğumuz çatışmalı durumun daha da ağırlaşmadan tarafları bir kez daha sağduyuya davet ediyoruz. Hiç bir şey insan yaşamından daha kutsal değildir. Ve hiçbir gerekçe kutsal olan yaşam hakkını ihlal etmemelidir. Bu topraklarda yaşayan bütün halkların barıştan yana olduğuna olan inancımızla, ülkemizde bir daha çatışmaların ve ölümlerin yaşanmaması, kanla ıslanmayan bir karışı kalmayan bu toprakların bir an önce barışa kavuşmasını diliyoruz.” diye konuştu.
