Gündem

“Katliamlara karşı isyandayız”

Ankara’da meydana gelen bombalı saldırıda hayatını kaybedenler için aralarında Mezopotamya Hukukçular Derneği’nin de bulunduğu 14 hukuk derneği yazılı bir basın açıklaması yaptı.

“Katliamlara karşı isyandayız”
12-10-2015 18:20

Ankara’da meydana gelen bombalı saldırıda hayatını kaybedenler için aralarında Mezopotamya Hukukçular Derneği’nin de bulunduğu 14 hukuk derneği yazılı bir basın açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada: “10 Ekim'de Ankara'da bu ülkenin katliamlar tarihinin en büyüğü, en kanlısıyla derinden sarsıldık. Diyarbakır ve Suruç'un ardından bir kez daha katliam yaparak savaşa inat barış isteyenlerin Ankara’da katıldığı Emek, Barış ve Demokrasi mitingini kana buladılar. Bu katliamla halklarımızın ortak ve birlikte yaşama iradesini parçalamak isteyenler barış, emek, demokrasi ve özgürlük güçlerinin birlikte yürüyüşünü, birleşik mücadelesini yok etmek istedi. Şu ana kadar elimize ulaşan bilgilere göre 128 insanımız yaşamını yitirdi. 50 insanımıza ulaşılamıyor 500'ün üzerinde yaralımız var. Dün Diyarbakır ve Suruç katliamı ardından yaşanan görüntüler bugün Ankara katliamının ardından yaşandı. Olay yerine ambulanstan önce polis gazı ve TOMA’sı geldi. Yaralılara ve yaralılara yardım edenlere polisin plastik mermi ve göz yaşartıcı gazla saldırısı gecikmedi. Gün içinde katliamla ilgili yayın yasağı getirildi, sosyal medya hesaplarına erişim fiilen engellendi. Yaşanan bu katliamı protesto etmek isteyen Batman halkına yönelik polisin orantısız güç kullanımı da yine bu senaryonun devamıydı. Batman HDP binası önünden Atatürk Parkı’na kadar yürümek isteyen sivil halka, STK temsilcilerine, Milletvekilleri Ayşe Acar Başaran ve Saadet Becerikli, HDP Batman Milletvekili Adayları Kadir TUNÇ ve M. Ali Aslan’a devletin kolluk güçlerince izin verilmedi. Demokratik ve anayasal hakkını kullanmak isteyen yurttaşların üzerine TOMA’lardan tazyikli su sıkıldı. 10 yakın yurttaş gözaltına alındı ve bir yurttaş tutuklandı. Yine bir yurttaş yakalanma işlemi sırasında polisin yasal şiddetine maruz kaldı. Yakalanma işlemi bittikten sonra kolu kırıldı ve gözaltı aracının içerisinde gözlerine defalarca biber gazı sıkıldı. Biz hukukçular; Emek, Barış ve Demokrasi mitingini düzenleyen konfederasyonların almış oldukları iki günlük grev kararını destekliyor ve biz de 12 ve 13 Ekim tarihlerinde iki gün duruşmalara girmeyeceğimizi, duruşmaları boykot edeceğimizi duyuruyoruz. Tüm meslektaşlarımızı barışa ve insanlığa sahip çıkmak için duruşmaları boykota çağırıyoruz.” ifadelerine yer verildi. Açılım Hukuk Bürosu, Birleşik Haziran Hareketi Hukukçuları, Çağdaş Avukatlar Grubu, Çağdaş Hukukçular Derneği, Demokrasi İçin Hukukçular, Ezilenlerin Hukuk Bürosu, Halkevleri Hukuk Dairesi, Hukukta Sol Tavır Derneği,  Kartal Hukukçular Derneği, Katılımcı Avukatlar Grubu, Mezopotamya Hukukçular Derneği, Özgürlükçü Demokrat Avukatlar, Özgürlükçü Hukukçular Derneği, Sosyal Haklar Derneği’nin imzası ile açıklama yapıldı.
 

Hüda Par Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Ankara’da Cumartesi günü gerçekleşen ve 95 kişinin ölümüne sebep olan bombalı saldırıyla ilgili bir açıklama yaparak, saldırıyı lanetlediğini belirtti.
Ankara’da Cumartesi günü gerçekleşen ve 95 kişinin ölümüne sebep olan bombalı saldırıyla ilgili bir açıklama yapan Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu; saldırıyı gerçekleştiren tetikçileri, azmettiricilerini ve bundan medet uman alçalmış zihniyetleri lanetlediğini söyledi. “Gerekçesi ne olursa olsun, kimden gelirse gelsin bu saldırıyı gerçekleştiren tetikçileri, azmettiricilerini ve bundan medet uman alçalmış zihniyetleri lanetliyorum.” diyen Yapıcıoğlu yaptığı açıklamada: “Toplumda kaos ve karışıklık çıkararak bunun üzerinden siyaseti dizayn etmeyi amaçladığı anlaşılan bu menfur saldırıda hayatını kaybeden vatandaşların ailelerine başsağlığı diliyor, acılarını paylaşıyor ve yaralılara da acil şifalar diliyorum.” ifadelerini kullandı. Saldırıda yaşanan güvenlik zafiyetine dikkat çeken Yapıcıoğlu, şunları ifade etti: “Ankara'nın göbeğinde böylesine büyük çapta bir bombalama eyleminin gerçekleştirilmiş olması, çok ciddi anlamda bir istihbarat ve güvenlik zafiyetinin olduğunu da ortaya çıkarmış durumdadır. 7 Haziran seçimleri öncesi Diyarbakır'da, 20 Temmuz’da ise Suruç'ta patlayan bombalı saldırılarla benzerlik taşıyan bu saldırının önlenememiş ve aydınlatılmamış olması bahse konu güvenlik zafiyetinin boyutlarını ortaya koyması bakımından dikkat çekicidir.

“TOPLUMSAL BARIŞ İÇİN İNİSİYATİF ALALIM”

Silahı ve şiddeti bir yol ve yöntem gören zihniyeti reddettiklerini vurgulayan Yapıcıoğlu: “Referansını İslam'dan alan ve haksız yere bir insanın öldürülmesini bütün insanlığın öldürülmesi şeklinde değerlendiren bir anlayışın mensupları olarak silahı ve şiddeti bir yol ve yöntem gören zihniyeti reddettiğimizi bu vesile ile bir kez daha hatırlatmak isterim. Başta siyaset kurumu olmak üzere herkesi ülkemizin kaos ve çatışma ortamının içine çekilmeye çalışıldığının farkına varmaya, toplumsal barış ve kardeşliğimizin daha fazla zarar görmemesi için sorumluluk ve inisiyatif almaya davet ediyorum.” dedi. Yapıcıoğlu, olayın aydınlatılması, faillerinin ve destekçilerinin ortaya çıkarılması için hükümetin bir an önce bütün mekanizmalarını harekete geçirmesi ve kamuoyunu tatmin edecek bir açıklamayı ivedilikle yapması gerektiğini belirtti. 

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER