Dünya da Polis denilince akla öncelikle Güven, Huzur, İstikrar, hak, hukuk, adalet gelmektedir, bu yüzden modern ve çağdaş ülkelerde Polis e ve eğitimine özel önem verilmekte…
Öncelikle toplum ve toplumu yapısı ile ilgili, İnsan ve İnsan odaklı bakış açısı, görev ve görevinin sınırlarını belirleyen yasalar açısından…
İnsan ve doğa sevgisi, İnsan hakları ve İnsanlara saygı, düşünce özgürlüğü ve her düşünceye saygı, adalet ve adaletin her kes için uygulanması, hukuk ve hukukun kurallarını gözetlemesi…
Ben şahsen Polis ve Polis teşkilatına çok önem verir ve onlara çok saygı duyarım, toplumun dirlik ve düzeni, Polis in etkin ve kararlı çalışmasına bağlıdır.
Bizler gündüz iş yerimizde güvenle ve huzur içinde çalışabiliyorsak, sokağa ve trafiğe korkmadan çıkabiliyorsak, akşamları gezip tozarak, huzur içinde ve çekinmeden yastığa başımızı koyup uyuyabiliyorsak, bu güveni veren bir güvenlik birimi olan Polis in varlığından kaynaklanıyor…
Polis sokakta ve iş yerinde işimizin güvencesi, yolda ve trafikte, sağlıklı seyahat etmemizin teminatıdır, Polis ailenin ve yuvanın koruyucusu, suçlunun ise ensesinde büyük bir güç…
Biz bu yüzden yani toplumun güveni ve toplumun sağlıklı birlikteliği için işini bilen, işinde donanımlı ve eğitimli, peşin hükümlü olmayan, ön yargılardan uzak, güler yüzlü ve düşüncelerinde yalnız halk ve huzur odaklı olan Polislere ihtiyaç vardır…
Bizler iş yerimizde çalışıp, evlerimizde huzur içinde oturup rahat bir şekilde güven içinde yaşamaya çalışıyorken Polis her dakika görevinin başında ve bu huzurun devamı için gayret göstermektedir…
Bizler bunu biliyoruz ki, bir yerde bir olumsuz gelişme varsa, örneğin güvenlik zaafı, veya huzurun bozulmasına yönelik, mutlaka burada Polis ve güvenlik güçlerinin bir ihmali veya boşluğu vardır…
Toplum da dil, din, ırk ve düşüncesine bakılmaksızın Polis in herkese eşit yaklaşımı ve eşit muamelesi şarttır, bu onun doğasından gelen bir görevidir…
Bu yüzden biz Polisimize güvenmeli ve onlara inanmalıyız, onlarında, birer İnsan ve beşer olduklarını bilerek onların da zaman, zaman hata yapabileceklerini hesaba katarak, hoş görülü davranmamız gerektiğini bilmeliyiz…
Özellikle son zamanlarda, siyasi bazı olaylar ve yönetim içindeki bazı örgütlenmeler sonucu toplumun bir kesiminin zarar gördüğü bu teşkilatın, daha heterojen bir hale getirilerek, tüm siyasi ve dini, düşüncelerin baskısından kurtularak, şehirlerdeki halkın tamamına, eşit ve adil hizmet götürmeleri için, onların tüm siyasi yapılandırmalardan uzaklaştırılarak, yetiştirilmeleri en büyük temennimiz…
Ben Polisimiz seviyorum, Polisim, kültürlü, eğitimli, İnsan odaklı oldukça, ben Polisimi seviyorum, bana hizmeti ve bana güvenliği eksiksiz ve tarafsız sunuyorsa, ben Polisimi seviyorum, hukuk devleti ilkeleri gereği, kanunların çizgisinden çıkmıyorsa, ben Polisimi seviyorum, güler yüzlü ve yumuşak kalpli oluyorsa…
Kısacası ben Polisimi herkesten çok seviyorum ve ben ona güveniyorum, bu güven sarsıldığı zaman bu güven ortadan kalktığı zaman benim için yaşam bir cehenneme döner…
Dün 10 Nisan Polis teşkilatının kuruluş yıldönümü idi, Halk ile Polis kaynaşması maalesef tam olarak sağlanamadığı kanaatindeyim, çünkü Ne Halk Polis teşkilatının tam anlamını bilmektedir, ne de Polis tam olarak kendi görevini yapma özgürlüğü içindedir…
Biz biran önce Halk ile Polis arasında etkili ve sağlam bağların kurulmasını, bir birini anlayan ve bir birine saygılı olmalarını istiyor, bu nedenle biran önce Polis- Halk kaynaşmasının sağlanması için çaba harcanmasını bekliyoruz…
Polis toplumun tamamının <huzur ve Güveni için çalışmaktadır, yalnız bir kesimin değil, bunu tam bir görüş birliği içinde kabul ettirmeliyiz…
Huzur ve Güvenimizin teminatı olan Polis Teşkilatının yıl dönümünü kutlar tüm Polislere sağlık ve başarı dilerim.
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
