Geçen gün sosyal medyadaki şöyle bir paylaşım ile karşılaştım.Paylaşım ;Türkiye’deki insanların televizyonlarda daha çok hangi programları izlediğine dair bir anket sonucuydu.Halkın ,% 37 si dizileri,% 76,1 i evlilik programlarını,% 32 si haber programlarını ve % 1 ise de belgesel programlarını izlediğini belirtiliyordu.
Aslında hepsinden çok ,evlilik programlarının izlenmesi çok iyimi ,yoksa kötü mü oluyor konusunda farklı görüşlerin olduğunu düşünerekten şunu açıklamak istiyorum.Toplumları var eden,sürdürülebilirliklerini sağlayan ana kurum evlilik müessesidir.Devletler, insanların varlığı temelinde kurulu olduklarına göre ,bu temelleri sağlam toplumsal değerler üzerinde inşa etmek ve bu değerlerin zedelenmesine mahal vermemek gerektiğini düşünüyorum.Zaman zaman kendim de birkaç sefer izleme olanağı bulduğum bu evlilik programlarında, çok enteresan olayların olduğuna şahit oldum.Ve, kendi kendime nasıl olurda ,insanlar bu tür çirkeflikleri izliyor,yada Radyo televizyon kurumu bu tür programlara nasıl izin veriyor diye düşündüm.Kurulun amaçlarından bir tanesinin de toplumsal ve manevi değerleri zedelendiği durumlarda gerekli tedbirleri alması vardır her halde….
Halkın büyük çoğunluğu bu tür programları izlediğine göre ,gerekli teveccühü gösteriyordur herhalde…Özellikle program yapıcılarının bir tanesinin aylık bir milyon üç yüz bin ,diğerinin ise program başına yüz bin alıyor olması inanılmaz bir şey.Birde aklıma şu da gelmedi değil…Her konuda görüş belirten,ahkam kesen o cübbeli,fesli adamların bu programları eleştirdiklerini ,programlarda yaşanan hadiselerin kabul edilemez olduğunu söylediklerine şahit olmuş değilim…
Neler mi oluyor derseniz?Mesela ,erkeğin biri bir bayana talipli olarak gelir.Anlaşır veya anlaşmazlar ..İçlerinden bazıları da bir birlerini beğenir ve belli bir süre birlikte flört ederler.Hatta bazen de evlilik aşamasına kadar gelir ve daha sonra ,hayda, bir bakıyorsun bir sebep ortaya çıkmış ve flaş flaş filan ile filan neden ayrılıyor diye arada bir görüntüler verilmeye başlanıyor.Ayrıldıktan sonra her ikisi yine faklı taliplerini beklemeye başlarlar.Daha önce flört edenlere başka talipliler çıkar ve bir başkası ile ….ne bu yahu !ALLAH aşkına…Bu tür olaylar ne zamandan beri evlilik müessesinin içinde yaşanır olmuşta haberimiz yok…Ve hiç kimse ,ALLAH için bir tek ses ettiği yok..Ondan sonra, bir birleri ile yaşadıkları olayları ifşa etme,birbirlerini kötüleme,oradaki katılımcıların eleştirileri,bağırmalar,çağırmalar…Birde bazıları var ki ,mübarekler aylar,yıllar geçiyor hala da orada olduklarını görüyorsunuz….Bu nasıl bir iştah ki bu tür kepazelikleri kaldırabiliyorlar.Tabiri caiz ise af buyurun ,sanki kurbanlıklar dönemindeki gibi hayvan mazatında kurban beğeniyormuş gibi , olmadı şu olsun der gibi.
Hatta ,geçende yine bu programları izleyen bir devlet büyüğünün de olduğu yazıldı çizildi.Bu devlet büyüğünün evlilik programlarını hiç kaçırmadığı ayrıca belirtiliyordu.Toplumun ana temeli olan evlilik birliği üzerindeki projelerini bir sonraki seçimde nasıl hayatta geçireceği konusunda fikir almak içindir, herhalde diyelim.
Evlenme kadar güzel ve kutsal bir şey olduğunu düşünmüyorum.Evlenme insanların bir nevi arınması ,insanların manevi korumasını sağlayan bir bariyer olduğu görüşündeyim.Bunu yaparken de, toplumsal değer yargıları ve dini değerlere helal gelmeyecek şekilde yapmak gerekir.Örneğin,şu an toplumda özellikle herhangi bir sebep ile dul kalmış insanların tekrardan evlenme noktasında çok istekli olmadıkları görülmektedir.Bu isteksizliğin bayanlarda daha çok olduğu ,hele bir de eski eşinden emekli maşı ve diğer devlet yardımları alıyor ise evliliğe daha çok uzak durduklarını anlatır ismini vermek istemediğim değerli abimiz….Bana, hep boş şeyler yazıyorsun ,bu konuya da temas eden bir yazı yazsana der…Kendisi de dul kalmış ve kısmet arayanlar kervanındadır.AL sana yazdım BR abi kısmetin açılacak mı göreceğiz.Keramet yazmakta değil abi ,sende iş sende…
Devlet dul olup evleneceklerin aldıkları maaş ve ya diğer destekleri ,evlilikten sonrada belli bir süre sürdüreceğini ilan etse de bu insanlarda evlenme istek ve cesareti bulsunlar bence…Yatırımcıya teşvik varda dullara da bir ufak teşvik verilse ne olur ki?
Alimlerimiz hep şunu derler.Toplumdaki bir kötülüğü görüp buna engel olmayan kişi, sahip olduğu güç ve kudret ölçüsünde sorumludur.SELAM DUA İLE…
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
