Hemen hemen herkesin az çok tahmin ettiği üzere dershaneler, özellikle cemaate darbe vurmak maksadı ile alel acele kapatılması için yasa çıkarıldı. Hükümet yasayı ve yapmış olduğu uygulamayı o kadar önemsedi ki, anayasa mahkemesine müracaat edilmesine rağmen ve yeni eğitim dönemi kayıtları başlamak üzere iken, konu ile ilgili olarak herhangi bir olumlu ya da olumsuz gelişme yaşanmadı.
İlk olarak dershanelerin neden kapatılması gerektiği savunulur iken; öğrencilerin adeta bir motor haline geldikleri, tüm sosyal ve kültürel aktivitelerden uzak kaldıklarını, okul sonrası zamanlarını bu yönde kullanmaları için bunun daha faydalı olacağı argümanı sıklıkla dile getirildi.
Daha sonra sınav sisteminin olduğu bir yerde rekabetin de olacağını herhalde sonradan hatırlamış oldular ki, bu sefer dershanelerin yerine halk eğitim merkezlerinde ücretsiz olarak derslerin verileceği yazıldı çizildi. Öğrencilerin okumuş oldukları okullarında hafta sonlarında okul öğretmenleri tarafından kursların düzenlenmesine yönelik çalışmalar yapılmaya başlandı. Şimdi, madem öğrenciler dershaneler yüzünden çocukluklarını, gençlikleri yaşayamıyorlar, o zaman bu yapılanlar neyin nesi…
Konu ile ilgili diğer işveren örgütleri de herhangi bir olumlu ya da olumsuz anlamda destek açıklamasında bulunmadılar. Oysaki dershanelerin kapatılması sonucu binlerce insan işsiz kalacaktı. Hükümet bunun önüne geçmek için dershanelerin okula dönüşmeleri kaydı ile teşvik vereceklerini, bu şekilde buradaki öğretmenleri mağdur etmeyeceklerini ve dershane öğretmenlerini milli eğitim sistemine aktaracaklarını beyan etmişti.
Yasanın iptali için her ne kadar anayasa mahkemesine müracaat edilmiş ise de, konu ile ilgili olarak herhangi bir olumlu ya da olumsuz anlamda bir gelişme yaşanmadı. TEOG sonuçlarının açıklanıp yeni kayıtların başladığı şu gönlerde hala binlerce dershanenin okula dönüşme müracaatları eften püften sebepler ile sonuçlanmadığı yönünde basında bir sürü yazı çıktı.
Özellikle ruhsat vermek istemedikleri kurumlar için oyalama taktiklerinin uygulandığı, ufak gereksiz bahaneler ileri sürülerek dosyaların geri istendiği yönünde bilgiler gelmekte.
Sınav sisteminin olduğu bir süreçte, dershanelerin kapatılması sonucu özellikle özel okullar eğitim sistemlerini sınava ve dershanecilik sistemine uyarladıkları hatta geçen senelerde dershanelerine gitmiş olan öğrenci velilerini arayıp ikna etme metotlarından ve argümanlarından biri olarak ileri sürmektedirler. Bakınız dershaneler kapandı, ancak bizim okul daha çok bu sisteme yönelik eğitim verecek türünden ifadeler kullanılmaktadır.
Evet, geçim koşullarının çok zor olduğu bir ülkede eğitim için ayrıca masraf etmek hiçte mantıklı değildir. Ancak sınavın ve yarışın olduğu bir ortamda çocukların eksik kalan yanlarını tamamlamak ve öğrencilerin süreçten kopmamaları adına az da olsa bir katkılarının olduğunu söyleyebiliriz. Şimdi ekonomik gücü yerinde olanlar çocuklarına özel dersler aldırtırken orta halli ve fakir diyebileceğimiz insanlar, çocuklarının eğitim açıklarını nasıl kapatacaklardır. Burada tamamen zengin çocuklarının elini rahatlatan bir gelişmeye sebebiyet verildiğini görüyoruz.
Özellikle bazı velilerin bu sebeplerden dolayı çocuklarını devlet okullarından alarak, dershane sistemini uygulayacak okullara yönlendirdiklerine dair haberler almaktayız. Yani dershaneler kapatılsın derken, sonuçta okulların dershaneleştiklerini görüyoruz.
Bir öfke uğruna, özellikle eğitim sistemi ile bu kadar uğraşmak bunun için emek sarf etmek ülkeye ne kazadır dı? Ya sizce….
