“Devlet Kurumlarına Kayyum Atansın!...”

Yukarıda atmış olduğum başlık, bana ait değil ve benim fikrim değil, Batmanlılar belediye ye Kayyum atandıktan sonra gördükleri büyük değişim karşısında, bu karar vardılar…
Aslında uzun yıllardan beri yönetilemeyen Batman belediyesindeki bu büyük değişikliği sadece kayyum a bağlayan Batmanlılar, işin tılsımının Kayyumdan olduğuna olan inançlarından kaynaklanıyor…
Tüm devlet kurumlarında olduğu gibi, uzun süreden beri siyasi ve sosyal nedenlerden beri, sürdürülemeyen bir yönetişim ile belediye tamamen durmuş durumdaydı…
 HDP li belediye, fazlası ile siyasileşmesi ve sürekli duyduğu oy kaygısı ile kaybetmekten korktuğu siyasi kitlesini memnun etmek düşüncesi ile belediyedeki halk hizmeti ilkesini kitle hizmetine dönüştürmüştü…
Belli bir gurup ve kesim tarafından adeta işgal edilmiş olan Batman belediyesinde, tam bir keşmekeş hakimdi. 
Her bir encümen, her bir parti yetkilisi ve nerden geldiği belli olmayan her bir Kandil veya İmrali temsilcileri, çalışan idareci ve memurları, en üst tepedeki ile en alt kademedeki personeli kendi kontrollerine alarak, kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirmekteydiler!
İşte bu nedenlerden dolayı, belediye Batmanlıların ve var olan sistemin doğrultusunda değil, siyasilerin doğrultusunda hizmet ediyordu…
Belediye çalışanları aslı görevlerini bırakmış, halka hizmet yerine, iç sistemi ve kuralları uygulayacaklarına, kişileri memnun ederek, formaliteleri yerine getirerek, gün geçiriyorlardı…
Kayyum un atanması işle, hiçbir ekstra iş ve eylem, güç ve kuvvet ile baskıya gerek kalmadan her şey otomatik olarak çalışmaya başladı…
Sadece bir tek korku tüm çalışanları sistemin içine çekerek, hiyerarşinin ve önceden belirlenmiş kuralların işlemesine neden oldu!
İşinden olma ve işten atılma korkusu! Bu korku yalnız Belediye çalışanlarının, sisteme girmesine ve belediye de işlerin tıkır, tıkır yürümesine yetti…
Hiç kimseden emir ve talimat almalarına gerek kalmadı, sadece başlarındaki siyasi baskı ve çok başlılık kalktıktan sonra, çalışmaya başlayan eko sistem ile her şey yoluna girdi, memur memurluğunu, işçi işçiliğini, amir amirliğini yapmaya başladı…
Sistem çok kolay ve basitti, işini yap, mesaine zamanında gel ve git, halkın sorunlarına sahip çık, halkın belediyesinde halka hizmet et…
Bu başarı var olan iç sistem ve iç hiyerarşinin özgür ve bağımsız çalışmasından kaynaklanıyor. Kayyum bile bu sisteme müdahale etmeye başlasa, siyasi veya insan kaynaklarında oynamaya çalışsa bu sistem kısa sürede yeniden bozulur ve laçkalaşır…
Bu yüzden şimdilik Kayyum un yaptığı müdahalesiz ve siyasetsiz yönetim şekli çok iyi işleyen otomatik bir işletme sistemidir, arz ve talep dengelenmesi ile çalışan bir sistem.
İşte bu sonuçlarından dolayı Batmanlılar, belediye atanan Kayyumdan menün oldukları gibi, çalışanlar ve hatta HDP li birçok kişi, eski bir HDP li belediye başkanı bile bu memnuniyetini basın yolu ile açıklamıştır…
Şimdi Batmanlı diğer devlet kuruluşları ve kamu dairelerinin başına da Kayyum atanmasını talep etmektedir…
Örneğin sağlıklı çalışmayan, Milli eğitim, Adliye, Emniyet, Sağlık kuruluşları, Valilik, Tarım…  Halk bu kurumlarında özelleştirilmesini, iç denetimin otomatik olarak, iç kontrol mekanizmalarına bırakılmasını istiyor…
Adliye ve Emniyetten her gün birkaç kişinin FETÖ, suçlaması ile görevden alınıp göz altına alındığı kurumlardan sağlıklı çalışma olması beklenir mi?
Geciken adaletin, mahkemelerde olan yığılmanın, emniyette aksayan güvenliğin ve bir türlü sağlanamayan, iç huzur ve barışın sağlanması için, bu kurumlara Kayyum atanmasını talep etmektedirler!
Devlet bu tür sistem tıkanmalarında ve kurum kuruluşların sağlıklı çalışmaları için, kurduğu Kamu Gözetim kurumu nun gözetim ve denetiminde yetişen, bağımsız denetçi ve bağımsız iç denetçilerle bu boşluk doldurabilir…