USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

HUZURSUZ ZIHIM

11-10-2022

Gün içerisinde zihnimizden çok sayıda düşünce geçmektedir. Zihnimiz adeta yargılayıcı bir iç ses gibi konuşur; "başaramayacaksın, yetersizsin, geçen sefer olduğu gibi bu işi de eline yüzüne bulaştıracaksın...vb." Hepimiz evrimsel olarak bu düşünceler ile mücadele etmeye programlanmışızdır. Zihnimiz içten gelen sıkıntıları tıpkı dışarıdaki somut bir problem gibi görür ve çözüm üretmeye çabalar. Tıpkı yolda giderken aniden arabanın arızalanmasına bir çözüm üretmek gibi içeriden gelen kaygı, yetersizlik ve üzüntü gibi his ve düşünceler ile mücadele eder. Bu mücadele yolları; düşünceyi bastırmak, düşüncenin aksini üretmek, zorlayıcı hisleri ortadan kaldırmak için alkol ya da madde kullanmaktır. Oysa zihnin işlevi düşünce türetmek, geçmiş ve gelecek ile ilintili yorumlar yapmaktır. En başta zihnin işleyiş mekanizmasını kabul etmeliyiz. Sonrasında her insanda böyle olduğunu anlamamız ve bizim "anormal" olmadığımızı içselleştirmemiz mühimdir.

Duygu ve düşüncelerden kaçmayalım. Rahatsız edici duygu, düşünce ve anılardan kaçmaya çalıştıkça onlar ayaklarımıza daha çok dolanır. Tüm duygu ve düşünceleri yanımıza alarak bizim için değerli olan davranışları gerçekleştirmeye çaba harcamamız çok kıymetlidir. Örneğin, bir genç üniversiteye ilk başladığı zaman kendisini kaygılı hissedebilir, zihni ona başaramayacağına yönelik birtakım sözler fısıldayabilir. Bunun altında gencin başarma isteği yatar. Zihninin ona söylediği tüm sözleri yanına alarak kaygısı ile beraber okuluna başlaması değeri yönünde attığı kocaman bir adımdır. Bu adımı atarken yolda tökezleyebilir, sendeleyebilir ve zaman zaman düşebilir. Ama başarma ve ileride başkalarına faydalı olma niyeti ona her zaman rehberlik edecektir. Duygularımızı ve düşüncelerimizi iyi ya da kötü olarak yargılamadan, konuşan zihnimizle birlikte değerlerimize doğru yürüdüğümüz nice adanmış günlere, 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?