Pazar günü CNN Türk kanalında, hafta sonu programına yorumcu olarak çıkan iki çınar, Türkiye nin iç ve dış politikasını, deneyimli pencerelerinde değerlendiriyorlardı.
Bu değerlendirmeyi herkesin oturup izlemesinden yana olduğumu ve Türk tv kanallarında ilk defa bu kadar ciddi ve gerçekçi bir değerlendirmeye şahit olduğumu söylemek isterim…
Bire bir fikir ve düşüncelerine katıldığım bu deneyimli ve yılların verdiği bilgi birikimine sahip kişi ulu çınar, tüm ezberleri bozacak yorumlara imza attılar.
Bir tanesi Sami Kohen Milliyet gazetesinde 64 yıldan beri köşe yazarlığı yapan, yaşı nerdeyse 80 lerin üzerinde deneyimli bir yazar…
Bir diğeri ise emekli büyükelçi Yalım Eralp yine onunda yaşı nerdeyse 90 lara dayanmış, fikri ile düşüncesi ile ve konuşması ile aynı zamanda şık giyimi ile tam bir uyum içinde olan biri…
Suriye ye karşı uygulanan yanlış dış politikadan tutun, Irak, İran, Rusya, Yunanistan ve Bulgaristan a kadar uzanan yanlış ve yersiz Misak ı Milli sınırları yorumuna kadar…
Başbakan Binali Yıldırım in ilk günlerde çok önemli ve dikkatli olarak izlenen sözleri, yani komşuları ile sıfır sorun politikası çok ciddiye alınması gereken bir politika idi ama bu gün o sözlerden eser yok!
Bizler neden sıfır sorun yerine komşularımız ile sıfır komşu haline geldik? Neden sınırlarımızın ötesinde, meydana gelen çatışmalardan bir hesap peşine düştük? Neden çatışmaların içine ülkeyi sürükledik?
Neden sınırlarımızı dışında kurulması tahmin edilen, bir Kürt devleti veya eyaletinin oluşmasından tedirginiz?...
İşte bu soruların cevabını sayın Yalım Eralp bunu tamamen yanlış ve iyi okunamayan bir dış politikaya bağlandığını ve içerde iç barışı sağlayamamanın, dışa vurumu olduğunu söylüyordu…
Musul operasyonu ile ilgili Eralp: Misak i Milli tek taraflı bir belgedir, Lozan ise uluslararası bir sözleşmenin imzalanmış ve uluslararasında geçerliliği olan bir belge…
Siz bunu yeniden masaya getirirseniz, Araplar ve diğer uluslarda, bunun karşısında sizinle masaya yeniden oturabilir…
Suriye ile ilgili ise yine çarpıcı bir açıklamada bulunan, eski ve deneyimli yazarlar, bu sınır ötesi hareketin anlam ve hedefi belli olmayan bir hareket olarak dışarda algılandığını ve tüm ülkeler tarafından endişe ile karşılandığını iddia etmekteydiler…
Hatta son zamanlarda, dost ve müttefik olarak görünen ve operasyona destek veren Rusya nın bile endişelerini dile getirdiğine şahit oluyoruz, yorumunda bulundular…
Birde yine dile getirilen bir önemli konuya daha parmak basan bu deneyimli yazarlar, Türkiye nin AB dışında başka alternatiflerinin olduğunu dile getirmeler ve hatta İdam yasası ile geri kalmış Asya ülkelerinin yasalarına dönme özlemi, dünya tarafından şaşkınlıkla karşılandığı…
Bu konuda Türkiye nin tam bir çıkmaza doğru sürüklendiği, uluslararasında yalnızlaştırıldığı ve yanlış anlaşmalara yol açan açıklamalarla, farklı algılara neden olduğu ifade edildi.
Tüm bu olumsuz tabloyu dile getiren, konuşmacılardan biri ise, tam bir acemi terzi elinden çıkan bir elbisenin yine aynı terziye hatalarını kusurlarını düzeltmek için götürmeye benzediğini ifade ederek, bunun çözümünün, terzi değiştirmekte olduğunu açıkça ifade etti!
Bunun üzerine program sunucusu devreye girerek, kanalı kurtarma adına bir açıklama yaparak, bunun demokratik seçimlerden ve halkın iradesinden geçtiğini açıklayarak, kendisini v köşe yazarlarının işini kurtarmış oldu!
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
