USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Milliyetçiliğin gölgesinde referandum…

13-03-2017

16 Nisan Referandumunda sıcak gelişmeler ve ilginç olaylara şahit oluyoruz… Çatışma, küskünlük ve düşmanlıklar sınır komşularından, kıtalar arsına yayılmaya başladı…
Sıcak savaş ve çatışmalar yerine, soğuk savaş ve politik oyunlar ortamında, Avrupa kıtasında bir engelleme ve tepkiler zinciri başladı…
Daha önce Almanya da baş gösteren bu hareketler, seçim öncesinde ki Hollanda ya birden sıçradı, hem de daha şiddetli ve daha yaygın bir şekilde…
Avrupa da yaygınlaşan Milliyetçilik ve Irkçılık politikaları sonucu bunların yapıldığını iddia eden siyasilerimizin, tavrı, bana ilginç geliyor.
Bu günlerde bizde de milliyetçiliğe doğru bir eğilim ve milli duyguların öne çıkartıldığı bir siyasi politika yaygınlaşmaya başlamıyor mu?
Bunun korkunç sonuçlarının yarın çok büyük boyutta bir ayrışmaya ve toplumsal tahammülsüzlüğe doğru gitme ihtimali yok mu?
Bu günlerde Referandum nedeniyle her söz ve slogan kin ve nefret duyguları ve toplumsal ayırımcılığa vurgu yapmıyor mu?
Örneğin Referandum oylamasında, Hayır oyu verenlerin bölücülüğe ve teröre destek olacakları gibi tehlikeli vurguların yapılması…
Tıpkı Avrupa da uygulanan milliyetçiliğin ve kamplaşmaların örneğinden farkı yok, bu tür tehlikeli siyasetlerden uzak durmalı ve dikkatli olmalıyız…
Bence bu tür söylem ve bu tür tehlikeli kamplaşmalar yerine, suçlama ve ötemeler yerine, daha yapıcı ve daha birleştirici, politikalar geliştirmeli siyasiler…
Evet kampanyalarında, duygulardan çok, akıl, mantık ve düşünceler hitap edilmesinin toplumsal birlik için daha yararlı olacağına inanıyorum.
Bu tür olağanüstü hallerde ve durumlarda, seçim sonuçlarını tahmin etmek oylamaların yönünü kestirmek çok zor olabilir…
Çoğu zaman baskı ve olağanüstü hallerin uygulandığı dönemlerde anketler ve meydanların kalabalığı, siyasileri yanıltabilir…
Özellikle son aylarda KHK lerle yönetilen ülkemizde, her gün yüzlerce kişinin tutuklandığı ve bir o kadar kişinin işinden olduğu bir süreçte, baskı, korku ve tehlikenin hakim olduğu sokaklarda, kim nasıl  ne şekilde oy kullanacağı belli olmaz…
Hiç kimse bu süreçte ve bu baskılar altında oyunun rengini ve yönünü açıkça belirteceğine inanmıyorum…

Yakınları, eş ve çocukları, anne ve babası ya göz altında, veya tutuklu olan ailelerin durumunu, işinden açığa alınmış veya atılmış olan aile reisinin, ailesinin içinde olduğu maddi sıkıntısı ve bunalımının etkisi ile ne kadar açık ve ne kadar dürüst davranacağını siz tahmin edin…
Bu oylamada, bu referandumda, çok büyük sürprizlerin yaşanacağına inanıyorum! Özellikle bu oylamada, iktidarın ve sarayın yeni bir strateji uygulaması gerekiyor…
Yeni bir mağduriyet politikası, yeni bir inanç ve milliyet odaklı çıkışlar veya toplumsal bir mahalle baskısı oluşturması gerekiyor…
Önümüzdeki günlerde, yeni politika ve stratejilerin uygulanmasına şahit olabiliriz, çünkü bu tablo ve bu manzara, bize çok farklı olayların habercisi gibi görünüyor!

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?