USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

SİYASİ DEHA VE BAŞKANLIK

01-11-2016

Hakikaten iyice bakıldığında  dünyadaki gelişmiş bazı ülkelerde ,başkanlık  sisteminin uygulandığını görmekteyiz.Neticede başkanlık,yarı başkanlık ve parlamenter sistem, her biri kendine özgü bazı  yönetme sistemlerine sahiptirler.
Bu sistemleri, halklar kendi sosyo politik,kültürel ve demografik özelliklerini de, göz ününde bulundurarak karar verirler.Zaman zaman tıkanılan durumlarda da bazı değişikliklere gidilir ve yeni düzenlemeler ile yeni arayışlar içine girilir.Gönümüz Türkiye’sinde  bir dönem rahmetli ÖZAL ile dillendirilen başkanlık sistemi, şimdi  sayın ERDOĞAN tarafından tekrardan dile getirilmeye başlanmış ve yine her seferinde olduğu gibi o dönemin muhalefeti nasıl ki ÖZAL ‘a karşı gelmiş ise aynı tepkiyi şimdide REİS’E karşı vermeye başladıklarını görüyoruz.
Bir sistemin ne kadar iyi olup olmadığı konusu ,kişiden kişiye değiştiği gibi ,bunun değiştirilmesi konusunda yine toplum kendisi karar verecektir ve vermelidir.Cumhuriyetin kuruluşu ile birlikte gönümüze süre gelen ve zaman zaman darbeler ile değişik şekillere bürünmüş olan mevcut yapının ihtiyaçlara ne kadar cevap verip vermediği konusu tartışılır.Bu tartışmanın ilk baş gösterdiği dönemlerde, özellikle MHP başkanlık sistemi ile birlikte Türkiye’nin federasyonlara bölüneceği ve bunun altında bölünme projesinin olduğu görüşünü sık sık dillendiriyordu.Ancak gelen son aşamada bu ısrarından vaz geçtiği ve başkanlık sisteminin referanduma götürülmesi noktasında destek vereceğini belli etmiştir.Zaten en başta CHP buna karşı olduğu gibi halada karşı olduğunu beyan etmeye devam etmektedir.HDP ise, ilk başlarda olaya tüm anlamı ile karşı çıkmamış ve gelecek başkanlık sistemi nasıl bir model olacağı konusunda duruma bakarak değerlendireceklerini beyan etmişlerdir.Şu anki pozisyonları itibari ile bakıldığında ise, karşı durdukları gözlemlenmektedir.
Dünyada ve Türkiye’de siyasi yapının o kadar kırılgan ,değişken olduğu bir dönemde ,bu tür gel-gitlerin olması artık gayet makul karşılanabilir bence…Örneğin ,orta doğudaki gelişmelere ve bu gelişmeler ile ilgili ülkelerin bir birleri olan ilişkilerine baktığımızda kolayca anlaşılacağına eminim.Mesela, SURİYE politikaları bağlamında TÜRKİYE ile RUSYA’nın yaşadıkları fikir ayrılıkları ,uçaklarının düşürülmesi ,Türkmen dağının bombalanması sonrası gelinen durum itibari ile, şu an iki ülke ilişkilerinin gayet samimi hale gelmesi gibi…
Aslında bugün İslam coğrafyasında, dik duran ve kendince bağımsız hareket etmeye çalışan ülkenin TÜRKİYE olduğu ve belki de cumhuriyet tarihinin en açık ve hazır cevap lideri sayın ERDOĞAN olmuştur.Özellikle birleşmiş milletlerdeki sistemin kabul edilemez olduğu ve bunu ısrarla dile getirmesi ve politikalarını bildiği gibi bağımsız bir şekilde uygulaya koyması , tam anlamı ile bir liderlik ruhunun bir insanda nasıl, ne şekilde birleştiğinin somut bir örneği haline gelmiştir.Elbet teki bu yorumu fazla abartı olarak görenler olabilir.Bu yorum, kişiden kişiyede değişebilir.Yalnız ,Türkiye’nin son 15 yılda geldiği nokta ve halkın gösterdiği destek itibari ile bu yorumda bulunmak fazla abartı olmaz sanırım.Tam bir siyaset dehası olduğunu düşündüğüm sayın CUMRBAŞKANININ hayatta olduğu sürece  gireceği  her seçimde kendi istediği  arzuyu yerine getirme konusunda başarılı olacağını düşünüyorum.Bunu 7 haziran seçimleri ve sonrasında gördüğümüz gibi daha önceki seçimlerde nasıl ve ne şekilde hedefine ulaştığı tartışılmaz ortada olduğu açık ve net olarak görülmektedir.
Bazı insanların fikri ve ideolojik görüşlerine katılmama, onların başarılı oldukları konularda ,başarılarını dile getirmeye engel olmamalıdır.Siyaset sadece bunun için yapılamalıdır.Her şeye hayır yaklaşımı doğru değildir.Eminim ki ,bugün başkanlık sistemi referanduma götürülür ise en az yüzde 60 kadar bir destekle kabul edilecektir.Halkın nabzını ,tabiri caiz ise, halktan bile iyi kontrol edebilen bu siyasi deha bunu da başaracaktır.Mhp nin nerden nereye getirildiği ve diğer siyasi partileri nasıl ve ne hale soktuğu ortadadır.Bu siyasi bir başarı ve deha örneği değilse nedir?Deniz Baykal gibi uzunca bir siyasi geçmişi olan ve CHP için belki de ATATÜRK ’ten sonra parti politikalarında  en fazla belirleyici olmuş biri bile, sayın ERDOĞAN’nın bir işareti ile nasıl takla attığı görülmedi mi?Aynı şekilde meclis başkanlığı seçimlerinde iyi bir manevra ile MHP ve CHP yi şaşkına çevirmedi mi?CHP yi  uzunca bir süre ile, sorsan ,  halkın hayata bir kere kullanmadığı adına “iştişkafi “denilen görüşmeler  yapılmadı mı?Bugün CHP ye sorsan o görüşmelerden ne anladınız  denildiğinde ne diyeceklerdir acaba çok merak ediyorum…Bunu iyi bir siyasi deha yapmasa kim yapabildi ki…Şimdi CHP ye sorsan birde Türkiye’nin en köklü partisi olduklarını iddia ederler üstelik….
Kısacası bence bugün sayın REİS ne diyorsa o olacak ve istediğini her şekilde yerine getirecektir.Bugün TÜRKİYE siyasetinde aklı,becerisi ve siyasi projeleri ile bunu engelleyecek hiçbir güç ve kudretin olduğunu düşünmüyorum.Onun için herkes kendi yerinde rahat dursun ve yaygara çıkarmasın bence….ATALARIMIZ NE DEMİŞ?BÖKEMEDİĞİN ELİ ÖPECEKSİN…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?