“Her işin başı sağlık”

M. Şah Ayaz

5 yıl önce

Sağlık konusunda, çok dikkatsiz olduğumuz gibi, çok duyarsız davrandığımız bir gerçek, sağlıklı olmak için ne yapmamız gerektiğini bile bilmiyoruz… Sağlık her şeyin başında gelir lafı gerçekten çok önemsenecek ve değer verilecek bir ata sözü, sağlık yalnız beden sağlığı değildir, ruh ve yaşam sağlığı en önemli sağlıktır… Bizim gözümüzden kaçan ve hiç önemsemediğimiz en önemli nokta maalesef sosyal ve psikolojik sağlığın her geçen gün bedenimizi, nasıl kemirdiğidir. Siyasi olaylar, yönetim sıkıntıları, çevresel ve ailesel ilişkiler, arkadaş ve iş ilişkileri, ekonomik yapılanmalar ve diğer dış çevre ilişkilerinin, sağlığımız üzerindeki etkileri… Kötü bir laf işittiğimizde başımıza giren bir ağrı ile hemen etkisini his ederiz, aslında o anda bedenimizde bir organımız ve bir fonksiyonumuz çok ağır tahribat almıştır, ileride sağlığımızı derinden etkileyeceğinin farkında bile değiliz. Özellikle sanayi kentlerinde yaşıyorsak, ekonomik nedenlerle, yaşamak zorunda kaldığımız bu ortamdan, uzun süre karbon gazları ve fosil atıkların etkisinde kalarak, bünyemizi ve sağlığımızı nasıl etkilediğinin farkında olmadan, ömür geçiriyoruz… Yine tarım kesiminde, kullanılan, çeşitli zirai ilaçlar ve tarımsal gübrelerin etkisi ile tenimiz ve diğer dış organlarımızın etkisinde kaldığı bu kimyasallar vücut sağlığımızı olumsuz etkilemektedir. Sağlıksız ortamlarda, sağlıksız düşüncelerin etkisinde ise beyin sağlığımız ve ruhu, bedeni çok güçlü bir şekilde etkileyen bu sağlıksız düşünce ve fikirlerle, beden çok fazla zarar görmektedir. Hatta bu tür sağlıksız düşünceler yüzünden toplumun tamamını etkileyen, sağlıksız ve zararlı bulaşıcı ve yaygın hastalıklara neden olmaktadır. Örneğin teknolojinin ileri seviyesi sayılan bu ortamlarda bile çocukların bu teknoloji ile büyümeleri yüzünden, beyinsel, zihinsel ve fizyolojik birçok hastalığa maruz kalmaktadırlar… Bu gün yeryüzünde salgın hale gelen bir çok hastalığın kökeninde düşünce ve duyguların yanlış yönlendirilmesi ile vücudun maruz kaldığı zararlı tepkimeler sonucu, hastalıklar artmaktadır. Biz sağlığımız korumak istiyorsak ve sağlıklı bir nesil yetiştirmek istiyorsak, öncelikle sağlıklı düşünceler ve sağlıklı inanç yönünden iyi bir nesil yetiştirmeliyiz… Siyasette ve ekonomide, insanların maddeye ve çıkara dayalı değil, tamamen insan odaklı düşünmelerini sağlamalıyız, hırslı ve aç gözlü insanlar toplumunda, huzur ve güven ortamı olmadığı gibi, vücut sağlığının da korunması çok zor olur. Hırstan ve aç gözlülükten, kötü düşünce ve avanta kazanma fikirleri, başkasının emeğine göz dikme ve başkasının malını acımasızca yeme inancı, insanların vücut bağışıklığını zayıf düşürür… Direnci düşen vücut ise her türlü mikrobun saldırısına uğrar ve tüm saldırılara karşı savunmasız olur, virüsler ve mikroplar direnci düşük organlarda daha çabuk yerleşerek yaygınlaşır. Vücudumuz aklımızın ve beynimizin direktifleri ile hareket ettiği için, vücut sağlığı için sağlıklı bir beyni ve kafaya ihtiyaç vardır. Bizler sağlığımıza verdiğimiz önemi daha çok beynimize vermeli ve onu zararlı fikir ve düşüncelerden uzak tutmalıyız… Emek vererek kazanılan, zarar vermeden alınan ve endişe içinde olmadan sürdürülen bir hayatta, beynimiz rahat olur, vücudumuz sağlıklı olur. Bizler sağlıklı yaşam için beynimize ve çevremize dikkat etmeli ve onların yanlış yönlendirmelerine kapılmamalıyız… Vücut sağlığımız tehlikeye girdiği andan itibaren kullandığımız kimyasal ilaçlar bile yanlış düşünce ve eğitimin sonucu, yan etkileri ile verdiği tahribatı bugün bile düşünemiyoruz… Başımız ağrısa bile antibiyotiklere koşuyoruz, işte o zaman tüm vücudu, zararlı kimyasalların saldırısına bırakıyoruz… 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI